14 Haziran 2024 Cuma

15:37   TOROSLAR’DA YAYLA YOLLARı BAKıMDAN GEÇIYOR   15:28   CHP MEZITLI İLÇE BAŞKANı ULAŞ YıLMAZ’DAN BAYRAM MESAJı   15:22   TARSUSLU KURSIYERLER YAPTıKLARı ESERLERI SERGILEDI, BÜYÜK BEĞENI TOPLADı   14:36   ÇOCUKLARıN BAYRAMLıKLARı MERSIN BÜYÜKŞEHIR’DEN   14:32   YENIŞEHIR BELEDIYE BAŞKANı ÖZYIĞIT, KENT KONSEYI SEÇIMINE KATıLDı   14:22   CHP`LI PALA`DAN FAHRETTIN KOCA`YA HEMODIYALIZ SORUSU   12:23   ÖZGÜR ÖZEL`DEN DEVLET BAHÇELI`NIN İTTIFAK İSTEĞINE YANıT GELDI   11:40   GÜLCAN KıŞ: “ÇEŞMELI-TAŞUCU OTOYOLUNU ÇILE YOLU OLMAKTAN ÇıKARıN ARTıK ”   11:38   CHP’LI DINÇER: "BIZIM INSANLARıMıZ RUSLARDAN DAHA Mı DEĞERSIZ?"   11:36   CHP AKDENIZ İLÇE BAŞKANı SEMIH PALAMUT’TAN BAYRAM MESAJı   09:55   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYESI`NIN “SOSYAL POLITIKALAR ÇALıŞTAYı” TAMAMLANDı   09:40   CHP`DEN ORMAN YANGıNLARıNA KARŞı ÖNLEM PAKETI...   16:05   ALI BOZAN: “TARSUS’TA YURT RANTı IÇIN ÇABALıYORLAR. TEŞHIR EDECEĞIZ”   16:01   TOROSLAR’ıN ARTıK BIR BALıK PAZARı OLACAK   15:47   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYE BAŞKANı SEÇER, HALK TV’DE KÜÇÜKKAYA’NıN KONUĞU OLDU   14:42   DİSK, KESK, TMMOB VE TTB`DEN `TASARRUF` PROTESTOSU   13:14   ÇYDD: "ÇOCUKLARıMıZıN UCUZ IŞ GÜCÜ OLARAK GÖRÜLMESINE, BEDENLERININ VE EMEKLERININ SÖMÜRÜLMESINE KARŞıYıZ"   12:43   AYŞE ATEŞ CUMHURBAŞKANı ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMESINE İLIŞKIN AÇıKLAMA YAPTı   12:06   SILIFKE BELEDIYE BAŞKANı TURGUT SARıCALAR MESIRA ALANı`NDA İNCELEMELERDE BULUNDU    11:58   AKDENIZ BELEDIYESI EŞ BAŞKANLARıNDAN TEMIZLIK PERSONELINE BÜYÜK MORAL  
 
     
   

TAHİR ELÇİ, KATLEDİLDİĞİ DÖRT AYAKLI MİNARE ÖNÜNDE ANILDI… TÜRKAN ELÇİ: ACILARDA ÇOĞALAN BİR ÜLKEYE DÖNÜŞTÜRÜLDÜK…ÖZGÜR, HUZURLU, KARDEŞÇE, İNSAN ONURUNA YARAŞIR, ŞİDDETSİZ BİR DÜNYA HAYALİMİZ VAR”


Eski Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, 8 yıl önce katledildiği Dört Ayaklı Minare önünde anıldı. Tahir Elçi`nin eşi, CHP İstanbul Milletvekili Türkan Elçi, “Biz acılarda çoğalan, acılarda bir araya gelen bir ülkeye dönüştürüldük. Ve biz acıda buluşanların, yek vücut olanların gözyaşlarının renginin, etnik kökeninin, dilinin, milliyetinin, ırkının olmadığı da bilinmelidir. Bizi balık gibi susturmak isteyenler biliniz ki biz adalet arayanların, zulme uğrayanların, acı çekenlerin damla damla umutlarından mütevellit, gece gündüz demeden içinde yüzdüğümüz uçsuz bucaksız bir denizimiz var. Bu denizde özgür, huzurlu, kardeşçe, insan onuruna yaraşır, şiddetsiz bir dünya hayalimiz var” dedi.

 

Tarih : 28 Kasım 2023 Salı 14:24   Okunma : 328

Eski Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, 8 yıl önce katledildiği Dört Ayaklı Minare önünde anıldı. Tahir Elçi`nin eşi, CHP İstanbul Milletvekili Türkan Elçi, “Biz acılarda çoğalan, acılarda bir araya gelen bir ülkeye dönüştürüldük. Ve biz acıda buluşanların, yek vücut olanların gözyaşlarının renginin, etnik kökeninin, dilinin, milliyetinin, ırkının olmadığı da bilinmelidir. Bizi balık gibi susturmak isteyenler biliniz ki biz adalet arayanların, zulme uğrayanların, acı çekenlerin damla damla umutlarından mütevellit, gece gündüz demeden içinde yüzdüğümüz uçsuz bucaksız bir denizimiz var. Bu denizde özgür, huzurlu, kardeşçe, insan onuruna yaraşır, şiddetsiz bir dünya hayalimiz var” dedi.

Eski Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, sekiz yıl önce katledildiği Dört Ayaklı Minare önünde anıldı. Avukatlar, önce Diyarbakır Adliyesi önünden Dört Ayaklı Minare`ye kadar yürüdü. Basın açıklamasına Tahir Elçi`nin eşi CHP İstanbul Milletvekili Türkan Elçi, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı, Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Ankara Milletvekili Okan Konuralp ve Muğla Milletvekili Cumhur Uzun; Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, HEDEP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve CHP 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu`nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile pek çok baro başkanı ve avukat katıldı.

DİYARBAKIR BARO BAŞKANI EREN: “ADALET YERİNİ BULMAMIŞTIR”

Dört Ayaklı Minare önündeki açıklamada, Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, şunları söyledi:

“Her 28 Kasım`da burada bir araya gelen bu kıymetli topluluk; savunduğu, mücadelesini verdiği yaşamına mal olan değerlerin ne denli kıymetli olduğunu göstermektedir. Bu birliktelik; her türlü saldırıya, tehdide ve yargı tacizine rağmen yaşamı savunma cesareti gösterenlerin kararlılığı ve eseridir. Üzgünüz. İnsan hakları rejiminin tesis edildiği, toplumsal kutuplaşma ve nefretin son bulduğu, Kürt meselesinin demokratik değerler ölçüsünde çözüldüğü bir ülke özlemini hala gerçekleştiremedik. Bölgemizde ve dünyanın birçok yerinde devam eden savaşlarda binlerce insan katlediliyor; kültürü, tarihi dokusuyla şehirler yok ediliyor. Bu yıkım ve vahşete karşı uluslararası toplumun sessizliği ise insanlık ve gelecek adına bizleri fazlasıyla kaygılandırmaktadır.

Tahir Elçi`nin dostları ve yol arkadaşları olarak öfkeliyiz. Bu tarihi mekanda başlayan çatışmalara ve yıkıma herkesin sessiz kaldığı günlerde susmayarak, toplumun bağrında derin yaralar açacak yıkımın ve zulmün pusuda olduğunu duyurmak ve uyarmak isteyen Tahir Elçi, ülkede en üst düzeyde güvenlik tedbirlerinin alındığı kentin şu an bulunduğumuz orta yerinde onlarca kameranın önünde katledildi. Ancak aradan geçen sekiz yıla rağmen failler cezalandırılmamış ve adalet yerini bulmamıştır.

Dönemin Başbakanı ve Adalet Bakanı`nın faillerin bulunacağı beyan ve taahhüdü her politik cinayette olduğu gibi tipik bir devlet refleksi olarak devreye girmiş ve tetiği tutan eli karanlıkta bırakmıştır.”

TÜRKAN ELÇİ: “KANIN İZİNİ SİLMEKLE MÜKELLEF MAKAMLAR, ADALETİ TESİS ETMEKLE ZORUNLU OLDUKLARINI BU SESLE İDRAK EDEBİLİYORLAR MI?”

Türkan Elçi ise şunları söyledi:

“Günde beş vakit bu minareden, Allah`a sığınmaya çağıran ezan yükselir. Kutsal sayılan bu avlunun bin yıllık kara taşına damlayan kanın izini silmekle mükellef makamlar, adaleti tesis etmekle zorunlu olduklarını bu sesle idrak edebiliyorlar mı? Ezanın bizleri; Allah`a sığınmak kadar fazilete, adalete ve kul hakkına riayete davet ettiğini duyabiliyorlar mı?

“YİNE BU ÇIKMAZDAYIZ”

Bizler her yılın tekrarı gibi bu hüzün vaktinde; bir mazlumun yüzündeki masumiyeti, kederi ve kaybımızın ardındaki özlemi ifade eden bu karanfilleri, yerde yatan bir bedenle yeniden buluşturmaya geldik.

Bugün yine bu çıkmazdayız. Zulme uğrayanların, derin bir uykuya daldıklarını, onların bir daha uyanmayacaklarını ve bir ülkenin karanlığında ışığı aramanın ne demek olduğunu ne yazık ki bizlere bu sokak öğretti. Katillerin korunduğunu, saklandığını, dehlizlerin karanlık ve muhkem olduğunu bizlere bu sokak öğretti. Çocukluğumuzun, gençliğimizin geçtiği şehrimize ait; kültürel, toplumsal, binlerce yıllık tarihsel hafızamızın savaşın acımasız eliyle nasıl yakılıp, yıkılıp, yok edildiğini bu sokak bize öğretti. Siz; avlumuza incir ağacı dikenler, penceremizi ışıksız bırakanlar bize yaşatılan zulmü unutturmak isteyenler, kötülüklerinden mahcubiyet hissetmeyenler biliniz ki aradan yıllar geçse de acımız hala ilk günkü kadar taze. Ve biliniz ki minarenin ayakları altında buluşmalar, bizi günden güne çoğaltacak. Çünkü biz acılarda çoğalan, acılarda bir araya gelen bir ülkeye dönüştürüldük. Ve biz acıda buluşanların, yek vücut olanların gözyaşlarının renginin, etnik kökeninin, dilinin, milliyetinin, ırkının olmadığı da bilinmelidir. Bizi balık gibi susturmak isteyenler biliniz ki biz adalet arayanların, zulme uğrayanların, acı çekenlerin damla damla umutlarından mütevellit, gece gündüz demeden içinde yüzdüğümüz uçsuz bucaksız bir denizimiz var. Bu denizde özgür, huzurlu, kardeşçe, insan onuruna yaraşır, şiddetsiz bir dünya hayalimiz var.

“‘YAŞAM HAKKI KUTSALDIR` DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Acıya, zulme, haksızlığa, hukuksuzluğa dur diyebilmek için her yıl bu vakitlerde burada bir araya geldiğimizde; uzaklardan bir ses bizi çağırır. Silah, çatışma istemiyoruz diyen bir ses. Zalimleri rahatsız eden, susturulmak istenen bir ses. Bizler, bu sese milyonlarca sesle; ‘kahrolsun savaş` diyerek karşılık veriyoruz. Hiç durmadan ve usanmadan, ‘yaşam hakkı kutsaldır` diyor ve demeye devam edeceğiz.”

ERİNÇ SAĞKAN: “BU VİCDAN AZABI, BEŞ YILDIR YARGILAMA YAPIYORMUŞ GİBİ TİYATRO SERGİLEYENLERİNDİR”

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan ise şunları söyledi:

“Sekiz yıldır buradayız. Tam sekiz senedir, kıymetli Baro Başkanımızın tarihi kültürel mirasına sahip çıkmak için can verdiği Dört Ayaklı Minare`nin ayaklarının dibindeyiz. Sekiz yıldır, buraya gelirken girdiğimiz sokağın başından itibaren, adımımı ilk attığım andan itibaren bir utanç, bütün benliğimi sarıyor. Ancak bu utanç, aslında bana ait olmamalı. Bu utanç; gözlerin önünde, kameraların önündeki bir cinayeti bilerek, isteyerek aydınlatmayanların utancıdır, benim utancım olmamalıdır bu utanç.

Sekiz senedir vicdan azabı çekiyorum: ‘Acaba yeterince mücadele ettim mi, acaba elimden gelen her şeyi yaptım mı? Bir baro başkanımız katledildi; kameraların, gözlerin önünde her şeyi yaptım mı acaba` diye. Bu vicdan azabı, bana ait olmamalı. Bu vicdan azabı, beş yıldır yargılama yapıyormuş gibi tiyatro sergileyenlerin vicdan azabıdır bu.

Biz sekiz senedir, başkanımızın yasını tutamıyoruz. Sekiz senedir öldürülen bir baro başkanımızın yasını tutamıyoruz. Biz buraya anmaya gelemiyoruz. Anmak için gereği yapılmış olmalıdır, maddi gerçek ortaya çıkartılmalıdır. Kişiler en ağır ceza ile cezalandırılmalıdır, kamu vicdanı tatmin olmalıdır. Biz ancak o zaman anmaya gelebiliriz. Biz buraya ne için geliyoruz? Vazgeçmeyeceğimizi bilsinler diye geliyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar… Yargılama görünümü altında süreci uzatmaya da çalışsalar vazgeçmeyeceğiz. Hiç umutlanmasınlar vazgeçmeyeceğiz. Biz buradayız; değil sekiz sene, seksen sene de geçse Tahir Elçi`nin katledilmesindeki sorumluların tamamı ortaya çıkartılıp cezalandırılmadığı müddetçe bu mücadeleyi devam ettireceğiz.”

Açıklamaların ardından Dört Ayaklı Minareye kırmızı karanfiller bırakıldı.

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2024 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA