Yozgat`ta Ekrem İmamoğlu için eylem yapan Kazankaya köyündeki çiftçiler: "Buraya CHP`nin adaleti gelmezse bu iş düzelmeyecek"


Tarih : 18 Nisan 2025 Cuma 18:46

Yozgat`ın Aydıncık ilçesinin Kazankaya köyünde Ekrem İmamoğlu`nun tutuklanmasına tepki için düzenlenen eyleme traktörleriyle destek veren çiftçilere, yarın trafik cezalarını üstlenen CHP Genel Başkanı Özgür Özel`i Yozgat kent girişinde traktörleriyle karşılayacak. ANKA Haber Ajansı`na konuşan çiftçiler CHP`nin adaleti gelmediği sürece bu işin düzelmeyeceği belirterek "Cumhurbaşkanı adayını hukuksuzca, adaletsizce içeri almaları Yozgat`ı çileden çıkarttı" tepkisini gösterdi.

Haber: Seyfi ÇELİKKAYA - Kamer: Recep Tunahan GÜLER

(YOZGAT) - Yozgat`ın Aydıncık ilçesinin Kazankaya köyünde Ekrem İmamoğlu`nun tutuklanmasına tepki için düzenlenen eyleme traktörleriyle destek veren çiftçilere, yarın trafik cezalarını üstlenen CHP Genel Başkanı Özgür Özel`i Yozgat kent girişinde traktörleriyle karşılayacak. ANKA Haber Ajansı`na konuşan çiftçiler CHP`nin adaleti gelmediği sürece bu işin düzelmeyeceği belirterek "Cumhurbaşkanı adayını hukuksuzca, adaletsizce içeri almaları Yozgat`ı çileden çıkarttı" tepkisini gösterdi.

Yozgat`ın Aydıncık ilçesinin Kazankaya köyünde 6 Nisan tarihinde, CHP örgütü tarafından Ekrem İmamoğlu`nun tutuklanmasına tepki için düzenlenen eyleme traktörleriyle destek veren çiftçilere, 993`er lira trafik cezası kesilmişti. Para cezası uygulanan çiftçilerin borçlarını CHP Genel Başkanı Özgür Özel üstlenmişti.

Özel, İmamoğlu`nun serbest bırakılması için her hafta sonu Türkiye`nin farklı bir ilinde düzenlenen “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingi için Yozgat`a gidecek. Yarın düzenlenecek mitingde borçlarını üstlendiği çiftçiler, Özel`i şehrin girişinde traktörlerle karşılayacak. Özel, miting alanına traktör kullanarak gelecek. ANKA Haber Ajansı, traktörleriyle eyleme katılan çiftçilerle konuştu.

Uzun: “Bize o şekilde bir eyleme katıldık diye bir ceza geldi”

Çiftçi Coşkun Uzun, birikimiyle aldığı traktörünü eylem sebebiyle yola park ettiği için 993 lira ceza yazıldığını söyleyerek "Elimde makbuz var. Sigortası muayenesi her şeyi var. Bize o şekilde bir eyleme katıldık diye bir ceza geldi" diye konuştu.

Kesilen cezayı tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel`in ödediğini belirten Uzun, “Bildirim geldi elimizde kağıt bildirim kağıdımız var” dedi. Yaz döneminde soğan patatesi satamadıklarını söyleyen Uzun, "35 dönüm civarında tarlamızda daha hala duruyor patates. Soğan da zaten çürüdü gitti, satamadık. Patatesi ben yeniden tekrardan ektim. 20 liraya Arizona cinsi tohum aldım. Dönüm başı 20 bin lira gider şu an patatese. Hiç satamadık otuz beş lira gösterdiğim gibi duruyor hala” diyerek tepki gösterdi.

Erkoç: “Böyle bir hükümet görmedik”

Çiftçi Ali Rıza Erkoç da eylemi İmamoğlu`nun ve çiftçinin hakkını savunmak için yaptıklarını belirterek “Ceza aldık. Cezamı da sağolsun büyüklerimiz ödediler” dedi.

İmamoğlu`nun diplomasının iptal edilmesi ve tutuklanmasına ilişkin Erkoç, şunları kaydetti:

“Sayın Cumhurbaşkanımız da içeri girdi. Onun da acaba diploması var mı yok mu bilmiyorum. Diploması var mı yok mu o da meçhul. Cumhurbaşkanımız bir şiir söyledi içeri girdi, Deniz Baykal`ın yüzünden Cumhurbaşkanı oldu. Şimdi bunu da içeri atıyorlar. Bu nasıl demokrasi, bu nasıl adalet? Biz adalet istiyoruz Türkiye Cumhuriyeti`nde. Bu kadar. Ben 64 yaşındayım, böyle bir hükümet görmedik. Önüne geleni içeri koyuyor. Biz korkuyoruz. Korkum da yok hiç, kula kulluk Allah`ın emri. Korkmuyoruz artık yeter. Mahpus, ceza mahpusu. Evet, ceza mahpusu. Traktörlerimizle işe girdik, bize ceza yazdılar. Yazsınlar, onlar da razıyım da demokrasi olsun. Hak, hukuk, adalet istiyoruz. Cezaya da razıyım ama yeter ki adalet olsun.”

Albayrak: "AKP döneminde, üç dönem belediye başkanımız burayı köye düşürüp gitti"

Doğma büyüme Kazankayalı olduğunu belirten Aras Albayrak, şunları söyledi:

"İşçi emeklisiyim. Emekli olduktan sonra, bir buçuk yıl oldu emekli olarak ben yaklaşık, buraya geldim baba tarlasıyla, çiftçilikle uğraşıyorum. Bir oğlum var, yurt dışına kaçtı. Eğitimi olduğu halde iş bulamadı. Buranın geçim kaynağı patates, soğan, pancar, buğday, her türlü mahsulümüz burada yetişmektedir. Burada kanyon, baraj buranın DNA`sını değiştirdi. Yosunlardan ve ilaçlamadan ötürü. Önceden burası cennetti, kasabaydı bura. AKP döneminde, üç dönem belediye başkanımız burayı köye düşürüp gitti. Yani şu an çok mağdur durulmayız. Mazot sıkıntı, gübre sıkıntı, ilaç sıkıntı. Hiçbir çiftçi, hiçbir çiftçi alacağını alamıyor, vereceğini de veremiyor.

İmamoğlu bizim sesimiz oldu, gözümüz oldu, gençlerin umudu oldu. Şimdi içeriye tıkmakla her şey hallolmuyor. Olmayacak. Bu gençlik durmayacak. Bu köylü, çiftçi, haksızlığı affetmeyecek. Ortada bir adalet varsa o adalet tecelli edecek. Bugün ya da yarın tecelli edecek. Burası 13 bin 14 bin nüfusa sahip bir kasabaydı. Siyasi olarak da kapasitemiz var. CHP`ye en çok oy çıkaran bölge burası. Bütün Aydıncık İlçesindeki köyleri hepsini birleştir, en çok oyu bura çıkarır. Yani en aydınlar burada, en sosyaller burada, en bilinçli, adaletli insanlar burada. Yani orada İmamoğlu kaldığı sürece ne olacak sanki? Bir İmamoğlu gider, bin İmamoğlu devam ediyor. Hala hakkını arıyoruz, devam edeceğiz, durmayacağız. Çiftçiler çok perişan. Şu HES`i getirdi mesela, bir sürü yolsuzluk yaptılar burada. AK Parti`nin döneminde bir sürü yolsuzluklar yapıldı. Hala da devam ediyor. Onların devamı, kolları, muhtarlar vesaire, il encümenleri, AKP`si, MHP`si ne kadar bürokrat varsa burada hala devam ediyor. Buraya CHP`nin adaleti gelmezse bu iş düzelmeyecek. İmamoğlu oradan çıkmaz ya da çıkar. Hiç fark etmez. İşaret ettiği her kim varsa direkt cumhurbaşkanı olacaktır. Direkt cumhurbaşkanı olacak. Söyleyeceklerim bu kadar."

Erdoğan: "Cumhurbaşkanı adayını hukuksuzca, adaletsizce içeri almaları Yozgat`ı çileden çıkarttı"

CHP Aydıncık İlçe Başkanı Sadık Erdoğan da şunları söyledi:

"İlçe başkanı olmakta hiçbir hevesim, niyetim yoktu. Bu köylülerimizin, çiftçilerimizin, işçilerimizin sıkıntılarının dile getirilmediğine kanaat getirdiğim için CHP`yi kurtuluş yolu olarak gördüğüm için kendimi feda ettim. Olağanüstü kongreye götürüp Aydıncık`ın İlçe Başkanı oldum.

Aydıncık`ta 119 üye vardı. Bizim köyümüzde Kazankaya köyünde 12 üye vardı. Toplamı 119`du. Ben bunu 590`a çıkarttım. Hepsi benim başarım değil. Ben 300`e çıkardıysam millet bıktı, sıkıldı, usandı, perişan halde olduğu için kendiliğinden gelen Ekrem Başkanımızın sürecinden sonra da 100-150 kendiliğinden gelen üyelerimiz oldu. Şimdi çiftçilerimizin çok büyük sıkıntıları var. Mazot fiyatları, gübre fiyatları, ilaç fiyatları, girdiler yüksek, çıktılar çok düşük. Bura normal bir çiftçi yeri değil. Kümbetova olarak geçiyor. Akarsuyumuz var. Tarım arazimiz kıymetli, değerli. Mesela kuru soğanın anavatanı burası. Eskiden İstanbul pazarında bile Kazankaya soğanı diyerek soğan satılıyordu, reklam yapılıyordu. Şimdi Kazankaya soğanının namı ünü de kalmadı. Irmağın düzeniyle, dümeniyle oynadılar. Çekerek`te bir yandaş firmaya biyogaz ürettirmek için izin verdiler. Bunlar arıtmadan pisliğini Yeşilırmak`a döktüler. Hayvanlarımız içtiği zaman yavruları ölüyor. Mahsullerimizi suladığımız zaman çürüyor. Verim alamıyoruz. Şikayet ediliyor. 100 milyon TL kazanan firmaya tutuyor 300 bin lira ceza kesiyor. Hiç önemli değil diyor. Devam ediyor. Sonuç alamıyoruz. Ama biz artık borcu, derdi olanlar, sıkışan, tarlansını satıyordu. Veya traktörünü küçültüyordu. Veya satıp veresiye alıyordu. İdame ettiriyordu. Seneye daha güzel olur diye bir ümitle gidiyorduk. Ama şu son dönemde olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu`nun gizli tanıklarla, yalan beyanlarla, iftiralarla CHP`nin Kurtuluş Savaşı`nın önderi, mavi gözlü dev Mustafa Kemal Atatürk`ün partisinin seçilmiş cumhurbaşkanı adayını hukuksuzca, adaletsizce içeri almaları Yozgat`ı çileden çıkarttı.

"993 milyon kesse ne olur bize? Neyi mi alacak? Kellemi mi alacak?"

Sus sus nereye kadar? Biz Kurtuluş Savaşı`nda çarıklarla kurduğumuz, ben kurmadım ama dedelerimiz atalarımız kurdu, Atatürkçüler kurdu, milliyetçiler kurdu, bunlar sarıklılarla sata sata, yandaşa peşkeş çeke çeke hiçbir şeyimiz kalmadı. Türkiye`nin o zor döneminde kurulan bütün kurum ve kuruluşları yandaşa peşkeş çekildi. Giresun kağıt fabrikasını tutuyorlar 10 milyon dolara satıyorlar. Adam içindeki hurdayı tutuyor. 15 milyon dolar gibi bir rakama satıyor. Kalan arsayı da tutuyor 50-60 milyon dolara satılıyor. Biz mesela çiftçiler olarak daralıp bunaldığımız zaman borçlanırız, mahsulümüz para etmez. Beş dönüm bir tarla satarız. Borçlarımızı öderiz. Ağzımızı sileriz. Seneye daha çok çalışır, önümüze bakarız. Ama tarlayı satmak zorunda kaldığımız zaman atıyorum 500 bin liralık tarlayı 50 bin liraya vermeyiz. Devlet de bizim gibi zor duruma düşebilir. Satman mı gerekiyor? Değerinde sat. Atıyorum Giresun fabrikası, atıyorum 70 milyon dolar mıydı? Sat ihtiyacını gider. Sonra çalış, çabala, 100 milyonluk bir iş kur. O da yok, sat sat nereye kadar? Adalet yok, hukuk yok. Biz çiftçiyiz. Sesimizi duyurmaya çalıştık. 993 lira ceza kestiler. Bununla bizi yıldıracaklarını sanıyorlar. 993 lira değil. Zaten bitmiş batmışız. Battı balık yan gider. 993 milyon kesse ne olur bize? Neyi mi alacak? Kellemi mi alacak? Tutuklayacak mı? Tutuklasın. Atsın hepimizi. En azından beslesin. Böyle olmaz. Artık bitti. Korkmuyoruz, yılmıyoruz, susmuyoruz."


Okunma : 234

Etiketler :



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


 



ANASAYFA
HABER ARŞİVİ


KÜNYE


İLETİŞİM
MASAÜSTÜ GÖRÜNÜM

mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden
yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA