Başkan Özyiğit,’Ülkemiz Ve Kentimiz Mersin Yönetilemiyor’
CHP İl Başkanı Abdullah Özyiğit, CHP olarak birleşerek güçlendiklerini ve birlikte bu ülkeyi yeniden inşa ettiklerini ifade etti. İl Başkanı Özyiğit, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanına da seslenerek, " Bu kenti 3,5 yıldır yönetemiyorsun." dedi.
Tarih :
4 Ağustos 2017 Cuma 07:20
Okunma :
1789
CHP Mersin İl Başkanı Abdullah Özyiğit, Mersin ve Türkiye gündemini değerlendirdiği bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıya CHP milletvekili Hüseyin Çamak, CHP Kadın Kolları Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Nevin Zaimoğlu, ilçe başkanları , kadın ve gençlik kolları başkanları, il yönetim kurulu üyeleri ve meclis üyeleri katıldı.
Toplantı öncesi Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz'ın seçim döneminde söz verdiği gerçekleştiremediği projeleri içeren sinevizyon sunumu yapıldı. Başkan Özyiğit, toplantıda yaptığı açıklamada, Ülkemiz ve kentimize bakıldığında, iktidar ile Mersin Büyükşehir Belediyesi düşünce, anlayış, hizmet üretme ve uygulama noktasında aynı, adeta ruh ikizi gibiler.
Cumhuriyet döneminin en merkezi hükümetlerinden birisinin, tüm özerk kuruluşları, Cumhuriyetin değerlerini, kazanımlarını, demokrasinin temel ilkelerini, ekonomik, sosyal, bireysel yasam alanlarını itibarsızlaştırdığını aşındırdığını ve bunun için çok ama çok özel çalışmalar gayretler içinde olduğunu yaşıyoruz ve görüyoruz."dedi. Başarı; sadece keyfi sürülecek bir sonuç değil, daha fazla sorumluluk gerektiren bir yeni başlangıçtır. Başlangıç olmalıdır ne yazık ki başarı güçlü olmanın ve gücü kullanmanın amacı olarak kullanılıyor. Ve güçlü olan ‘’her istediğini yapar‘’ düşüncesi sınır tanımıyor. Eğitimde imam hatipleşme, dindar kindar ve muhafazakâr gençlik yetiştiriliyor. Medyada muazzam bir yayın kapasitesine ulaşılıyor yandaş, havuz ve kalemşorları aracılığıyla ‘’medya manipülasyonu ‘’ çok başarılı bir şekilde yapılıyor. Cemaatleşmenin getirdiği süreçte siyasi ve ekonomik çıkarlar alabildiğince artıyor. Oluşan bu çıkarcı, gerici yapı, dünyadan uzak, gelişmenin, büyümenin önündeki ‘’Devasa engel ve blok ‘’olarak karşımıza çıkıyor."dedi
Özyiğit, "Nasıl ki bir Kemal Samsun’a çıkıp halkıyla kucaklaşmışsa, ülkeyi karanlıklardan aydınlığa çıkarmış ve bu ülkeyi, vatanı bizlere emanet etmişse, işte bir Kemal daha çıktı bu ülkede. Görmeyenler, duymayanlar, kabul etmeyenler olsa da tüm dünya “En büyük sivil itaatsizlik” eylemi yaparak demokratik koşullarda mücadele etme örneğini kabul etti. Bu topraklarda -umut- tekrar yeşerdi. Hak, hukuk, adalet arayışının sözde değil, eylemle kazanılacağını gösterdi. Bu ülkede ikinci büyük değişimin, ulusun öncüsü oldu ve dünya Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu “Demokrasiye, Hukuka ve barışa sahip çıktığı için” NOBEL’e aday gösterdi. Bu onuru halkımızın, ulusumuzun katkısı, mücadelesi, azmi ve sabrıyla elde etti.
BİRLEŞEREK GÜÇLENİYORUZ, BİRLİKTE BU ÜLKEYİ YENİDEN İNŞA EDİYORUZ.
26-30 Ağustos tarihleri arasında emperyalistlere, işgalci devletlere, işbirlikçi vatan hainlerine karşı kazanılan, yazılan destanımızın şehri Çanakkale’de “ADALET KURULTAYI” toplanıyor. Partimizi, inancımızı, mezhebimizi, ego ve kaprislerimizi, kırgınlıklarımızı bir kenara bırakarak 16 Nisan’da ve 9 Temmuz’da olduğu gibi Hak, Hukuk, Adalet ve HAYIR mücadelemiz devam ediyor. " dedi
Özyiğit, Mersin gündemiyle ilgili konularda ise Mersin Büyükşehir Belediye Başkanına yüklendi ve Başkan Kocamaz'a" Bu kenti 3,5 yıldır yönetemiyorsun." dedi. Özyiğit,"Verdiğimiz sözlerin, attığımız imzanın arkasındayız.” “Mersin’i hak ettiği yere taşıyacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.” diyen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz’a buradan sesleniyorum… Evet şüphemiz var. Bu kenti 3,5 yıldır yönetemiyorsun.
2014 yılında Mersin Büyükşehir Belediye Başkan adayı olduğunuzda vaatlerinizi, yapacaklarınızı, Mersin “Seninle” değişiyor… isimli, Kocamaz Ofset Matbaacılık tarafından basılan ve yayınladığınız kitap da yapacaklarınızı “çok güzel” anlatmıştınız. Ve kente yapacaklarınızı projelendirerek “Mersin’in geleceğini birlikte planlamaya talibiz” sloganıyla adaylık çalışması yaparak Büyükşehir Belediye başkanı seçildiniz.
5 yıl (60 ay)’lığına seçildiğiniz Belediye başkanlığının 3,5 yılı (40 ay) bitti. Geriye 1,5 yılınız (20 ay) kaldı. Kentimiz için kalan bu sürede ne yapacaksınız?
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığınız 3,5 yılda ;
- Hafif Raylı Sistem projeniz vardı, ne oldu?
- Mersin Deniz Otobüsü (MEDO) projeniz vardı, ne oldu?
- Deniz Uçağı (MEDU) projeniz vardı, ne oldu?
- Karboğazı Kayak Merkezi projeniz vardı, ne oldu?
- Liman ve lojistik alan düzenleme projesi ne aşamada?
- Mersin Kent Müzesi projesi ne oldu?
- Karaduvar Sahil düzenlemesi projesi ne oldu?
- Katlı Kavşak ve üstgeçit projeleriniz ne oldu?
- Kentsel altyapı projeniz ne oldu?
- Trafik sorunlarına sistemli yaklaşım projeniz ne oldu?
- Balık Pazarı yenileme projeniz ne oldu?
- Kasaplar çarşısı yenileme projeniz ne oldu?
- Çevre ve yeşil alanlar projeniz ne oldu?
- Milli Emlak’a ait olan ve belediye tarafından kullanılması yasal olarak belirlenen yerlerin 3. Şahıslara kiraya verildiğinden bilginiz var mı?
- Sağlıklı kentler ve herkes için sağlık projeniz ne oldu?
- Kente giriş kapıları projeniz ne oldu?
- Milletin Efendisi Köylü Pazarı projeniz ne oldu?
- Mersin’in geleceğini ilgilendiren 1/25.000 lik Çevre Düzen Planını revize ederek Çevre ve Şehircilik Bakanlığına göndermiştiniz. Planın son durumu nedir?
- Mersin idman Yurduna sahip çıkma projeniz ne oldu?
- Mersin İdman Yurdunun ikinciliğe, Tarsus İdman Yurdunun 3. Liğe, Erkek basketbol Takımının ise ikinciliğe düştüğünden haberiniz var mı?
- Kurumsallaşma ve şeffaf yönetim projeniz ne oldu?
- MİLLİYETÇİLİK İLKESİ; milletini sevmeyi ve milli çıkarları her şeyden üstün tutmayı öğreten bir ilkedir ve MİLLİYETÇİLİK BİR DUYGU İŞİDİR.
- Şırnak-Şenoba’da 13 şehidimiz varken kentimizde Mezitli belediyesi festival etkinliğini iptal ederken, siz Büyükşehir belediyesi olarak konserlerinizi iptal etmediniz. Kamu vicdanını sızlattınız, sizin vicdanınız sızlamadı mı?
Bu sorularımızın cevabını Mersin kamuoyuna açıklamanızı bekliyoruz. "dedi
Başkan Özyiğit, Mersin Büyükşehir Belediyesindeki kadrolaşma; liyakat ölçü alınmadan politik davranılarak, keyfi, dar, grupçu bir anlayışla ve belediye başkanının kişisel tercihleriyle oluştuğunu belirterek," Her 3-4 ayda bir bu kişiler değişik görevlere atanarak mesleki itibarları zedelenmiştir. Liyakate, tecrübeye, bilime dayalı kadrolar Mersin Büyükşehir Belediyesinde görev yapmış olsalardı, kamuoyuna açıklanmasını beklediğimiz projeler bugün Mersin’de yaşayan vatandaşlarımızın hizmetine sunulmuş olurdu. Doğru hizmet ve proje üretebilecek nitelikteki devlet memurlarına baskı, sürgün, tehdit, hakaret edilerek istifa etmeleri yönünde zorlamalar yapılmıştır. Emeği ile çalışan emekçi işçi kardeşlerimizin hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkartılması adeta işçi kıyımı yapmış olmanız hak, hukuk, adalet anlayışınıza sığıyor mu? Buradan sesleniyorum Sayın KOCAMAZ; çalışanın, emek verenin, üretenin, hizmet edenin bilgisini birikimini kentin gelişmesi ve kalkınması için gece gündüz demeden çalışanların dün olduğu gibi bugün de yanındayız. İnsanların işiyle, aşıyla, emeğiyle oynamayın. Bu anlayışla devam ettiğiniz müddetçe Mersin kamuoyunun vicdanı kanamaya devam edecektir. Kent hizmetten mahrum kalacaktır. " dedi
Kent yönetmek, kente hizmet etmek kitapçıklarda yazdığınız gibi değil, bilinç, akıl ve vizyon iş olduğunu belirten Özyiğit, "Kenti kaderine terk etmek değildir. Bugün Mersin kaderiyle baş başa çaresizlik içerisindedir. Bu kenti yönetemiyorsunuz. Bu kente hizmet üretemiyorsunuz. Bu kentin önceliklerini bilmiyorsunuz. Çünkü Mersin’in sorunlarına uzak ve mesafelisiniz. Siz değil miydiniz Sayın KOCAMAZ “Tünelin ucu göründü, Mersin şimdi değişim istiyor” diyen. “Her şeyin bir sonu vardır” ve “o gün geldi” diyerek “bu kenti birlikte yöneteceğiz” diyen. Bu kenti kiminle, kimlerle nasıl yönetiyorsunuz? Türkiye’nin mozaiği Mersin; çok çeşitli kültürlerin, inançların bir arada yaşadığı tarihinden beri bu iradeye sahip çıkan bir kenttir. Mersinlilerin %85’inin HAYIR dediği Akkuyu Nükleer Santralinin yapımına evet diyerek, tarım alanlarının çoraklaşmasına, turizm alanlarının kullanılmaz hale gelmesine, Kazanlı-Tarsus sahil bandı projesinin gündemden kalkmasına sebep olmadınız mı? Esnaf ve Sanatkârların sanayi sitesi taleplerini duymadınız, görmediniz, gerçekleştirmediniz. Çağdaş Yaşamın vazgeçilmezi olan yeşil alanları ve kentin iklim koşullarına uygun dinlenme alanlarını oluşturamadınız. Yeşil olan yerleri de betonlaştırdınız. Ağaç katliamlarına göz yumdunuz, uyguladınız. En az borçlu devraldığınız Mersin Büyükşehir Belediyesini bugün en çok borcu olan belediye konumuna getirdiniz. Ne kadar borçlandığınızı kamuoyuna açıklayın, şeffaf olun. Kaynakları verimli kullanmazsanız Büyükşehir Belediyesi kente hizmet üretemez hale gelecektir. Yapımı bitmiş halde, kullanıma hazır devraldığınız otogarı bile hizmete açamadığınız gibi bu kentte “HER YER OTOGAR” sloganını yaratarak bir başarısızlığa daha imza attınız. Yıllık kira 322bin TL’den 20 milyon TL’ye 62 kat artırarak gelir elde edeceğinizi billboardlarla, şatafatlı sunumlarla kamuoyuna açıkladınız. Bunu hangi oranda gerçekleştirdiniz?Ne yaptınız? Sayın Kocamaz yine beceremediniz? Mersin halkından özür dilemeyi ve özeleştiri yapmayı düşünüyor musunuz? "dedi
Başkan Özyiğit, Sabah gazetesi bölge temsilcisi Ersin Ramoğlu’nun 31 temmuz 2017 tarihinde gerçekle hiç ilgisi olmayan kurgulama, mesnetsiz iddialarla ilgili kamuoyuna açıklamada bulunduklarını belirterek," 2 Ağustos 2017 tarihinde tekzip yazımızı Ersin Ramoğlu’na mail ortamında gönderdik. Çok şükür bu güne kadar hiç kimsenin hakkına, hukukuna kast etmedim. Bu iddiada bulunacak tek bir insan dahi çıkamaz. Geçmişimi de hepiniz araştırabilirsiniz. O kadar mesnetsiz, o kadar ilgisiz bir olayla ilişkillendirilip ismimim Kullanılması birilerinin üzerimizde bir kumpas bir oyun içerisinde olduğunu bizlere göstermektedir. Orada belirtilen A.Ö isimli şahsın benimle uzaktan yakından ilişkisi yoktur.Kim olduğunu bilmiyorum. Kumpas süreci bu ülkede moda oldu. Bu durumu detaylı araştırıyoruz. Şunu da belirteyim; Ben göreve Macit Özcan bıraktıktan 6-7 ay sonra geldim. Olmayan bir şeyin üzerine de konuşacak değilim. "dedi