Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Dr. Hüseyin Çamak, klorpirifos adlı bir tarımsal zehrin piyasadan toplatılmasına rağmen, AB’ye gönderilen bazı tarım ürünlerinde klorpirifos kalıntısına rastlanmasını ve iç piyasaya sürülen tarım ürünlerinde de bu kalıntının olduğu endişelerini meclis gündemine taşıdı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Dr. Ahmet Eşref Fakıbaba tarafından yanıtlanması istemiyle soru önergesi veren Çamak, geçmiş yıllarda çiçek tripsi ve domates güvesi gibi zararlılar nedeniyle çok sayıda gıda ürününün sınır kapılarından geri gönderildiğini, bu yıl ise en çok klorpirifos zehri nedeniyle iadelerin yaşandığını söyledi.
Çamak, “Özellikle AB ülkelerine ihraç edilen tarım ürünlerinde 2013 ve 2014 yıllarında klorpirifos kalıntısı bulunmazken; 2017’de bu oranın üst seviyelere çıkması önemli bir ihmali ortaya koymaktadır. Ülkemizde en çok domates, biber ve asma yaprağında klorpirifos aktif maddesi görülmektedir. Zehir” olarak tabir edilen klorpirifosun AB’de 2015’te yasaklanmasının ardından Türkiye’de de piyasadan toplanıp, satışının yasaklanmasına karar verilmişti. Ancak çeşitli ürünlerde bu zehre rastlanması, mevcut stoklarla ilgili bir önlem alınmadığını ve kullanılmaya devam edildiğini göstermektedir” dedi.
Ziraat Mühendisleri Odası’nın bu zehrin tespit edildiği ürünlerin derhal imha edilmesi ve iç piyasada satışa sunulmasının engellenmesi gerektiğini vurguladığına işaret eden Çamak, “Bu zehrin kullanıldığı ürünlerin tüketilmesi durumunda anne karnındaki bebeğe bile zarar verdiğini belirtmektedir” ifadelerini kullandı.
Çamak, “İlaç kalıntısı ve klorpirifos içeren bitki koruma ürün kullanımını, en çok ihracatın yapıldığı AB ülkelerinde hızlı alarm sistemiyle fark edilip iade edilmekte, bu durum da hem ülkemizin itibarını hem de üretici ve ihracatçı firmalarımızı ciddi anlamda zora sokmaktadır. Ancak tüm bunlardan da önemli olan ihraç edilemeyip dönen ürünlerin akıbetinin ne olduğuyla ilgilidir. Daha önce de bununla ilgili sorunları içeren sorularımızı Bakanlığınıza iletmemize karşın maalesef bu durumun nedenleri, akıbeti ve sonuçlarına dair aydınlatıcı bir cevap alamadık. Bugün gelinen noktada; insan hayatı ile ilgili olan bu sorunun artarak devam ettiği ve bu sorunun çözülmesi için herhangi bir çabanın gösterilmediğine dair ciddi endişeler söz konusudur” dedi.
CHP Mersin Milletvekili Dr. Hüseyin Çamak, soru önergesinde şu sorulara yanıt istedi:
“Tarımsal ürünlere zarar veren Akdeniz meyve sineği ile mücadele kapsamında ülke çapında ne gibi çalışmalar yürütülmektedir? Bu çalışmalarda ne gibi ilerlemeler kaydedilmiştir? Bakanlık verilerine göre Akdeniz Meyve Sineği zararlısı ile mücadele yürütülmesine rağmen, ihracattaki önemli geri dönüş nedenlerinden biri olmaya devam etmesi konusunda görüşleriniz nelerdir? Bu nedenle meydana gelen geri dönüşler için ne gibi önlemler almayı düşünüyorsunuz? Üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın geri dönüşlerden kaynaklanan maddi kayıplarını karşılamak açısından ne gibi girişimler yapmayı düşünüyorsunuz? Zararlı kalıntısı veya klorpirifos aktif maddesi görülen ve insan sağlığını tehdit ettiği için ihracat edilemeyen ürünlerin akıbeti ne olmaktadır? Bakanlık bu ürünlerin iç piyasaya sürülmesini engellemek için ne gibi önlemler almaktadır? Bununla ilgili yaptırımlar nelerdir? Kontrolsüz ve bilinçsiz ilaç kullanımının önüne geçmek için ne gibi çalışmalar ve önlemler alınmaktadır? Avrupa Birliği ülkelerinde zehir kapsamında değerlendirilen klorpirifos kalıntısının 2017 yılında ihraç ürünlerinde sıklıkla görülmesinin nedenleri nelerdir? Üretim süreçlerinden ihraç süreçlerine kadar ne gibi izleme ve kontrol yöntemleri izlenmektedir?”