Öncelikli olarak Hasan Hüseyin İpek, Mersin limanının özelleştirilmesi ile ilgili konudan sanayici iş adamları olarak çok hoşnut olmadıklarını ancak yakından takipçisi olduklarını belirtti. İpek şunları söyledi; "İş dünyası olarak oradaki değişimin yakından takipçisiyiz ve olumlu olarak gelişmesini temenni ediyoruz. Tabi ki orada olan özelleştirme adı altındaki değişiklik hoşumuza giden bir konu değil. Limanlar bir ülkenin stratejik yerleridir. Hava limanları, deniz limanları. Buraların özelleştirilmesi keşke önceden yapılmamış olsaydı. Bu değişimlerden sonra şu anda gelinen durumu yani artık %100 yabancı sermaye eline geçmesini zaten şaşırtıcı değil. İnşallah bu değişim olumlu olarak yansır. Şu anda özelleştirme yapıldıktan sonra yapacağınız bir şey yok. Bölgemizin en önemli dinamolarından bir tanesi Mersin Limanı. Limanı ne kadar zayıflatırsanız Mersin'de zayıflar, ne kadar güçlendirirseniz Mersin de güçlenir. Temennimiz ve beklentimiz yatırımların artması ve büyümesi yönünde. Olumlu düşünmek gerektiğini düşünüyorum."

Geçtiğimiz günlerde Mesiad ın düzenlemiş olduğu GES panelinin genel bir değerlendirmesini de yaptığımız Hasan Hüseyin İpek, panelin yansımalarının son derece olumlu olduğunu söyledi. Çok sayıda yatırımcının yoğun katılım sağladığı panel ulusal basında da geniş yer bulmuştu. İpek, panel ve GES hakkında özellikle STK'ların vermiş olduğu açık destek ve dayanışma için teşekkür etti.  Buna benzer toplantıların ve çalışmaların fazlalaşması gerektiğini söyleyen İpek; "Mesiad olarak GES projelerine odaklanmış durumdayız, yatırımlarımızda kendi yatırımlarımızda bu yönde. Bölgede de bu yatırımların çoğalması için kamuoyu yaratarak bilinçlendirme yönünde bir fikir olarak genişletmek istiyoruz Mesiad olarak. Bu konuda sivil toplum örgütleri özellikle sağ olsun Makine Mühendisleri Odası Başkanlığı  Elektrik Mühendisleri Odası Başkanlığı katkı sunuyorlar. Biz de onlara katkı sunmaya çalışıyoruz. Geçen ki toplantımızda bu iki sivil toplum örgütümüzün yanında Halk Bankası Koordinatörü ve Enerjisa Mersin Bölge müdürü vardı. Onlarla geniş katılımlı bir toplantı yaptık biliyorsunuz. Bu toplantı çok güzel bir havada geçti. Yansımaları çok güzel oldu. Yerel basında ve ulusal basında yer aldı." dedi.

Mesiad YİK Bşk. İpek; GES yatırımlarında karşılaşılan sıkıntılardan bahsederken  yatırımcıların önünün açılması gerektiğini vurguladı, konu ile ilgili yoğun çalışmaların devam ettiğini ve önümüzdeki süreçte Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan ile görüşme gerçekleştirmek istediklerini belitti. Yatırımların önündeki en büyük  sorunlarının bir tanesinin  kapasite sorunu olduğunu dile getiren İpek, Trafo kapasitelerinin arttırılmasının şart olduğunu vurguladı. Trafo merkezlerinin çoğaltılmasının yatırımların önünü açacak en büyük etken olduğunu söyleyen İpek şunları dedi; "Bu merkezler çoğalmadan GES sistemi yatırımlarının artması mümkün değil. Yatırım olması hem bölgemiz için hem de ülkemiz için çok önemli. Bu yatırımların faydalarını şöyle sıralayabiliriz, bu yatırımlar zaten sulama alanı içerisinde olmayan tarım alanı olmayan sit alanı olmayan bölgelere yapılma zorunluluğu var yasalar gereğince. Dolayısıyla bu alanlar da atıl durumda olan hiç bir işe yaramayan alanlar. Bu alanlar GES yatırımcıları tarafından düzenleniyor. Yol yapılıyor istihdam alanı sağlıyor oradaki köylüye de Bölgesel kalkınmaya da faydası oluyor. Bunların çoğaltılması lazım. Çoğaltılmasından sonra ülkemiz adına bunun ne kadar değerli bir kaynak olduğunu göreceğiz. Termik santraller çevreye zararlı biliyorsunuz. Çevreye olan gaz zararından ziyade bir de doğayı bozuyor biliyorsunuz. Hidroelektrik santralleri mutlaka suyu hapsetmek zorunda, suyun özgürlüğünü kısıtlıyorsunuz. Doğayla oynuyorsunuz ister istemez, akışını değiştiriyorsunuz. Ama Güneş Enerjisi Santralleri öyle değil. Hiç doğayla oynamadan,  doğaya salınım olarak kötü bir şeyler bırakmadan gerçekten yenilebilir enerji kaynağı. Güneşin doğması ve batması arasındaki mesafedeki ışınımı alıyorsunuz. Ne bitki örtüsüne ne insanlara ne de doğanın tüm unsurlarına zarar söz konusu. Ayrıca GES lerin çoğalması demek dünyadaki salınım gazlarının da azalması demek. En önemli konu daha öncede belirttiğim gibi kapasitelerin arttırılması."

Yatırımcıların karşılaştığı diğer sorunları da dile getiren Hasan Hüseyin İpek bürokratik engeller ve gerekli olan kanuni düzenlemelerin yapılmasının önemini vurguladı.  "Bürokratik engeller yatırımcıyı çok zorluyor.  Bir çok yatırımcı var, sırf bu engeller yüzünden yatırım yapmaktan kaçınıyor. Yoksa yatırım yapacak bu sektörde çok insanlar var. Ama işin bürokrasi boyutuna girdiğiniz zaman işin içinden çıkılmayacak bir şekil alıyor. Devletimizin bu noktada iş insanlarının önünü açması gerek. Diğer bir konu ise yapılaması gereken bir takım kanuni değişiklikler var. Bunların en önemlilerinden biri de iletim hatlarının yeri konusunda düzenleme. İletim hatları zaman zaman kamuya ait zaman zaman da şahsa ait arazilerden geçiyor. Kamu yararı olan yatırımlarda GES gibi, bir düzenleme ile bu geçen elektrik santralleri  direklerinin konulacağı yerlerin kamu yararına olduğu için kesinlikle bölge insanı tarafından müdahale edilmemesi gerekli. Bölge insanı ve yatırımcı bu noktada karşı karşıya kalmamalı. Bu yönde bir yasal düzenleme olması gerekmekte. Yatırımcıya nasıl olsa parası çok bana istediğim parayı verir gözüyle bakılıyor. Gerekirse örneğin devlet her yatırımcıdan km bazında belli bir rayiç bedel belirleyerek bu parayı alsın ve oradaki bölge insanına arazi sahiplerine dağıtsın. Bu devlet eliyle yapılsın. Bu düzenlemeler yatırımcının önünü ciddi anlamda açacaktır." Daha öne yurtdışından gelen Güneş enerjisi sistemleri panellerinin artık ülkemizde montaj sanayi ile üretildiğini belirten İpek, panel camının Mersin de üretildiğini ve bu üretim ağları ile birlikte bir çok fabrika ve istihdam alanının bölgemizde oluşabileceği, büyük bir Pazar yaratılabileceğini vurguladı.

Konu ile ilgili Hasan Hüseyin İpek; "GES lerin panelleri çok önemli bir konu ve bunun artık bölgemizde üretimi yapılabiliyor. Bakınız Güneş Enerjisi Santralleri panellerinin camının burada üretildiğini  Almanya da Münih fuarında gördüm. Burada böyle bir üretim yerinin bulunması bölgemizde büyük bir panel üretim fabrikası kurulmasının da önünü açar. Bölgesel kalkınma adına son derece önemli bir şey. Bu açılacak panel farikası yan tarafından camını alır dışarıdan hücresini alır ve tüm ülke gibi dünyaya da satar.  Çok iyi bir Pazar elde edebilir. Mersin özellikle serbest bölgesi ve Limanı ile, ulaşım ağında karayolu lojistik deposunun burada olması ile, havaalanı projesinin de bitmesi sonrası çok ciddi avantajlara sahip bir kent. GES açısından baktığımızda da çok verimli alanları ve imkanları ile yeni sektörlerin ve istihdam alanlarının oluşmasında da ciddi katkı sağlayacak bir çok özelliğe sahip bir şehir." dedi.

İhalelerin iptalinden sonra Çukurova Hava Limanının yapımının artık devlet tarafından gerçekleştirildiğini söyleyen İpek; 2018 sonuna kadar hava limanının yapımının tamamlanmasının beklendiğini belirtti. Mesiad YİK başkanı İpek, Kazanlı projesi ile ilgili de 14 km lik yolun yapımının bittiğini ve Limak yetkililerinin projelerine çok yakında başlayacağının da haberini verdi.