Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği`nin (OHSAD) düzenlediği 12`nci "Sağlıkta Ortak Çözüm Toplantıları”, Antalya`da yapıldı. OHSAD Başkanı Dr. Reşat Bahat, özel hastanelerin yaşadıkları sıkıntılarla ilgili “Nakit akışımızı dengeleyemiyoruz ve batıyoruz…10 yıl önceki eski defterler karıştırılıp cezalar yiyeceksek devam etmemiz çok zor. 15 yıldır parsiyel anlaşma dediğimiz bir anlaşma biçimi var. Bu kaldırılırsa hekimleri 3 bin 4 bin daha muayenehaneye zorlayacaksınız ve bir sürü oyuncu sahneden çekilecek. Bunu yapmanın zamanı değil” dedi.
OHSAD`ın 12. Sağlıkta Ortak Çözüm Toplantıları, Antalya`da yapıldı. “Sağlıkta Dijitalleşme ve Yeni Dönem Sağlık Politikaları” ana başlığıyla düzenlenen kurultayın ilk gününde “Ortak Akıl Toplantısı” ile sağlık hizmetleri alanının beklentileri ve sorunları ele alındı.
Kamu ve özel sağlık hizmetlerini bir araya getiren toplantıya; Sağlık Bakanı Yardımcıları Şuayip Birinci ve Sabahattin Aydın, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı Cevdet Ceylan, Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürü Prof. Dr. Gökhan Tuna Öztürk, İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyeleri Dr. Sema Ramazanoğlu, Zülfüye Füsun Kümet ile kamu ve özel sağlık kuruluşları temsilcileri katıldı.
“BİLİMSEL BİLGİNİN NE KADAR TARTIŞILIR OLDUĞUNU GÖRDÜK”
Sağlık Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Sabahattin Aydın, pandemide tüm dünyada sağlık sistemlerinin bir sınava maruz kaldığını ifade ederken, “Gelecekte sağlık sistemleri daha regüle edilecek ve otoritenin kurallarına daha da tabii olacaktır diye düşünüyorum. Pandemi döneminde bir şey daha fark ettik. Bilimsel bilginin ne kadar tartışılır olduğunu gördük” diye konuştu.
SGK Başkanı Cevdet Ceylan, pandemi döneminde Türk sağlık sisteminin ne kadar güçlü olduğunu kanıtladığını ifade etti. Ceylan, bu başarıda özel sektör sağlık hizmet sunucularının da büyük payı olduğunu söyledi.
“ÖZEL SAĞLIK HİZMET SUNUCULARINA YAPTIĞIMIZ ÖDEME 14,5 MİLYAR TL”
Ceylan, SGK`nın bir genelge ile yayınladığı teminat paketinin dünyanın en kapsamlı teminat paketi olduğunu belirtti. Ceylan şunları söyledi:
“2010 yılında sağlık hizmetlerine başvuru 270 milyonlardayken geçtiğimiz yıl 450 milyon başvuruya yaklaşmış. Özel sağlık hizmet sunucularına yaptığımız ödeme 14,5 milyar TL. Sağlık hizmetleri ile ilgili düzenlemeler yaparken elbette vatandaşın sağlığını önceleyerek, elimizdeki bütçe imkanlarını en doğru şekilde kullanmayı hedefliyoruz. Akılcı ve önleyici sağlık hizmeti sunmak bizim öncelikli görevimiz. Bir düzenleme yaparken bütün ihtiyaç analizlerini yapıyoruz. Sizlerin de katkılarıyla değişikliklerimizi hayata geçiriyoruz. SUT fiyatlarından bahsedildi. Bunun düzenli olarak artırılması gerektiği herkesin kabul ettiği bir gerçek. 26,27 milyarlık bir artış yapmış olduk son yapılan birkaç SUT düzenlemesiyle. Diyaloğa istişareye hep hazırız. Özel sağlık hizmet sunucuları bizim için vazgeçilmez. Onlardan vazgeçmemiz mümkün değil. Bu alanı daha iyi hale getirmemiz hepimizin görevi.”
“EKONOMİK KRİZLER, SAVAŞLAR BÜTÜN BUNLAR LOKAL FIRSATLARA DÖNÜŞEBİLİR”
Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu üyesi Dr. Sema Ramazanoğlu da kurultayda şöyle konuştu:
“Bundan sonraki süreçte dijitalleşen dünyada hastanelerimizin mimarileri değişecek, dönüşecek. Küresel riskler, pandemi, ekonomik krizler, savaşlar bütün bunlar lokal fırsatlara dönüşebilir. Yakın coğrafyamızda bir savaş yaşanıyor. Bütün bu küresel tehditlerden lokal fırsatlar yakalamalıyız. Bu fırsatları yakalayanlar fark yaratacaklardır. Sağlıkta yeni yol arama yeni çözümler oluşturma konusunda Cumhurbaşkanlığı Gıda ve Sağlık Politikaları Kurulu olarak çok yoğun çalışıyoruz. Büyük istişarelerle sektörün her temsilciyle, yaptığımız yürüttüğümüz çalışmaları raporlaştırarak Cumhurbaşkanımıza sunuyoruz. Bakanlıklarımız oralardan yeni icra uygulamaları çıkarıyorlar. Verimli ve olumlu yeni ufuklar yeni yollar açılacağına bütün kalbimle inanıyorum.”
Kurultayın ev sahibi olarak açılış konuşmasını yapan Özel Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Başkanı Dr. Reşat Bahat, özel hastanelerin yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekti. Bahat, sağlıkta insan kaynağının çok zor yetiştiğini belirterek, bu anlamda büyük bir sınav içinde bulunulduğunu ve bu kaynağın korunması için kamu ve özel sektör olarak herkese görevler düştüğünü söyledi.
Dr. Bahat`ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“BİZİM SİYASETTEN LİDERLİK BEKLENTİMİZ VAR: Nakit akışımızı dengeleyemiyoruz ve batıyoruz. Nakit akışımızı bugüne kadar dengeledik ama şimdi o kadar büyük risk altında ki… Bizim siyasetten liderlik beklentimiz var. 10 yıl önceki eski defterler karıştırılıp cezalar yiyeceksek devam etmemiz çok zor. 15 yıldır parsiyel anlaşma dediğimiz bir anlaşma biçimi var. Bu kaldırılırsa hekimleri 3 bin 4 bin daha muayenehaneye zorlayacaksınız ve bir sürü oyuncu sahneden çekilecek. Bunu yapmanın zamanı değil. Seçime çok az zaman kalmış. Bu doğruysa bile bunu seçimden sonra geniş geniş tartışırız.
KAMU HASTANELERİNİ SAĞLIK BAKANLIĞI MI İŞLETMELİ: Bu toplantıda siyasete sorular sormamız lazım. Bir tıp fakültesi kendi hastanesinin sahibi olmak zorunda mı? Şehir hastaneleri bu kadar güzel hizmet sunarken üniversite hastaneleri binasızlıktan imkansızlıktan inlemeli mi? Kamu hastanelerini Sağlık Bakanlığı mı işletmeli yoksa Sağlık Bakanlığı mı denetlemeli? İşleten denetlerse sağlıklı olur mu?
TÜRKİYE DİJİTALLEŞMEDE DÜNYANIN ÖNCÜ ÜLKELERİNDEN BİRİSİ: Yeni bir gelecek var dijitalleşme geleceği. Dünya çok başka bir yere gidiyor. Artık basit analizler, görüntülemeler için hastalar hastanelere gitmeyecek. Türkiye dijitalleşmede dünyanın öncü ülkelerinden birisi. Dünyanın ilk iki ülkesinden biri. Dijitalleşmeden kazanılacak itibar, para ve bir sürü diğer kaynağa sahip olacağız.
YIPRATICI BULUYORUM: Sağlık turizmini her zaman özel sektör yapacak, buradaki ana oyuncu özel sektör olacak. Ama bu planlama mantığıyla asla bugünün ötesine geçemez. Sağlıklı büyüme anahtarı sektöre verilmezse asimetrik büyümenin sektöre faydası olmaz. Bir insana ‘işletmeni, branşını, birimini büyütemezsin` denmesini doğru bulmuyorum. 2018`den bu yana 400`e yakın hastanenin sadece bir başhekim kadrosu almış olmalarını çok üzücü, yıpratıcı buluyorum.
BİZ TÜKETİCİ MAHKEMELERİNDE YARGILANIYORUZ: Malpraktis yasasıyla ilgili Adalet Bakanlığı`na, Sağlık Bakanlığı`na teşekkür ederiz. Ama biz tüketici mahkemelerinde yargılanıyoruz. Hasta tüketiciyse eğer bizden kusursuz sorumluluk beklenmemesi gerekir. En azından bu gibi davalarda hekimlerin ticaret mahkemesinde yargılanması lazım. Hekimlerin yurtdışını tercih etmelerinde Malpraktis davalarının ana sebeplerden biri olduğunu bilmemiz lazım.”
“BİR DAHA KAPILARINI ÇALACAĞIZ, GÜNCELLEME İSTEYECEĞİZ”
SUT`ta yapılan düzenlemenin ‘ama`sız ve ‘fakat`sız olarak büyük bir alkışı hak ettiğini de belirten Dr. Bahat, “‘SUT`ta yapılan düzenleme koca bir alkışı hak ediyor, amasız olarak alkışı hak ediyor. Öyle bir memleket olduk ki teşekkür yayınladığımız için, özür dilemek zorunda kalacaktık. Niye teşekkür etmeyelim, bir daha kapılarını çalacağız, güncelleme isteyeceğiz. Nasıl bir insandan böyle bir durumda teşekkür etmemesi beklenir. Sonsuz teşekkür ediyorum” diye konuştu.