Aktay açıklmasında "Özgecan Aslan kızımızın vahşice hayattan koparılmasının üzerinden üç yıl geçti. Acısı unutulmaz, yüreklerimizde açtığı yara kapanmaz.
Ne var ki Özgecan Aslan isminin bu toplumun yüzüne bir tokat gibi vurduğu acı gerçeklerle yaşamaya devam ediyoruz. Resmi kayıtlara göre, 2017 yılında 409 kadın cinayeti yaşandı. 387 çocuğumuz cinsel istismara uğradı. 332 kadına da cinsel şiddet uygulandı. Kayıtlara girmemiş olayları da düşünürsek, kapkara bir tabloyla karşı karşıyayız.
Bu kara tablonun temel nedeni, kadın erkek eşitsizliğini meşrulaştıran anlayıştır. Son yıllarda bu anlayış öyle tehlikeli boyutlara ulaştı ki bu zihniyete karşı mücadele etmek en temel insanlık ve yurttaşlık görevlerimizden biri haline geldi.
Kadın erkek eşitsizliğinin her türlüsüne, bu eşitsizliği normal ve meşru gösteren her anlayışa karşı hep beraber tepki göstermek zorundayız.
Bu ülkenin kadınları ve çocukları her gün her dakika şiddet, cinayet ve cinsel istismarla boğuşurken toplumsal huzur ve barıştan söz etmek mümkün değildir. Yalnızca kanun çıkararak çözebileceğimiz bir sorun değil bu. Geçerli anlayışı değiştirmeli, hayatın her alanında eşitliği ve adaleti cesaretle talep edebilmeliyiz." ifadelerine yer verdi.