Adil Aktay'ın açıklaması şu şekilde:
AK Parti Mersin İl Başkanı Sayın Ercik, ellerinde sözleşmeler bulunduğunu öne sürerek Sayın Lütfi Elvan'ın yürüttüğü seçim kampanyasında her şeyin usulüne uygun olduğunu iddia etmektedir. Kamu İhale Yasasını 16 yılda 186 kez değiştiren AK Parti zihniyetinin, işleri usulüne uydurarak yürüttüğünden kuşkumuz yok. Çalınan minareler ve kılıfları hakkında yeterince bilgiye ve tecrübeye sahibiz.
AK Partili yöneticiler, kamu gücünü ve kaynaklarını adaletli bir biçimde kullandıklarına, bu ülkede kendilerinden başka hiç kimseyi ikna edemezler. Her şey Mersinlilerin gözü önünde cereyan ediyor. Üst düzey bürokratlardan, kamu bankalarının müdürlerine kadar seçmene kimler, nasıl baskılar uyguluyor, nasıl tehditlerde bulunuyor, hepimiz biliyoruz. Sayın Ercik, elinde bulunduğunu söylediği kimi kâğıtlarla partisinin ahlaki standartları konusunda vatandaşı ikna edebileceğini sanıyorsa, kendisini kandırıyor demektir.
Sayın Ercik'in, parti üyesi olabildiklerini hatırlattığımız için, muhtarları böldüğümüz yolundaki ifadesi de kötü niyetli ve çocukçadır. Evet, siyasi partiler tarafından aday gösterilmezler ama bu, muhtarların parti üyesi olamayacağı anlamına gelmez. Sayın Ercik, partisinin tüzüğüne göre, AK Parti üyesi muhtarların temayül yoklamasında oy kullanmakta olduğunu unutmuş görünüyor.
Değerli muhtarlarımızın herhangi bir parti üyesi olmaları onların görevlerini tarafsızlık içinde yapmalarına engel bir durum değildir. Bu hukuk ve demokrasi içinde gayet normaldir. Anormal olan, en basit gerçekleri bile saklayarak, başkalarına eşitlik ve adalet dersi vermeye kalkan Sayın Ercik'in yaklaşımıdır.