HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi`ni "faiz bütçesi" olarak nitelendirirken; garanti ödemelerine ilişkin, "Sayın Binali Yıldırım, hani beş kuruş çıkmayacaktı bütçeden, vatandaşın cebinden? Bu bütçeden çiftçiye yalnızca 54 milyar TL ödenirken köprü, otoyol, şehir hastaneleri üzerinden yandaş müteahhitlere dolar ve avro bazında 102 milyar TL ödenmesi öngörülüyor. Bu hak mıdır, adalet midir sayın Binali Yıldırım?" dedi. Paylan, Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati`nin ekonomi modeliyle ilgili "Bunun biraz acı vereceğini hesaplamıştık" sözlerine "Acı çeken enflasyon ile hayat pahalılığı ile ezilen işçi, memur, emeklidir. Acı çekenler 85 milyon yurttaşımızdır" diye tepki gösterdi.
Garo Paylan, TBMM`de düzenlediği basın toplantısında; 2023 yılı bütçe teklifi ve Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati`nin yeni ekonomi modeliyle ilgili “Bunun biraz acı verici olacağını öngörmüştük, hesaplamıştık” şeklindeki sözlerini değerlendirdi. Paylan`ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
"FAİZİN BÜTÇESİ: 2023 yılı bütçesi az sonra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından Meclis`e sunulacak. Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı 2023 yılı bütçesinin bir atılım yılı bütçesi olacağını söyleyecek. O bütçenin işçinin, çiftçinin bütçesi olduğunu söyleyecek ama maalesef durum tam tersi. 2023 yılı bütçesi bu iktidarın daha önceki bütçelerinde olduğu gibi maalesef sarayın, silahın, yandaşın ve en önemlisi faizin bütçesidir.
FAİZE ÖDENEN RAKAMI GİZLİYORLAR: Bu iktidar, faize karşıyız diye zorla faizi düşürmeye çalışıyor ama hakikat başka. Bu bütçe 2023 yılı bütçesi, maalesef faizin bütçesi olacak. Diyecekler ki biz en büyük payı eğitime ayırıyoruz. Diyecekler ki biz en büyük payı sağlığa ayırıyoruz. Faize ödenen rakamı gizliyorlar bu bütçede. Diyorlar ki bu bütçede eğitime 696 milyar TL harcayacağız. Sağlığa 650 milyar TL harcayacağız. Faize de 565 milyar TL harcayacağız diyorlar. 565 milyar TL de çok büyük bir para.
YÜZ MİLYARLARCA TL BÜTÇEDE GİZLENİYOR: Bu 2022 yılı bütçesinde 240 milyar TL`den 565 milyar TL`ye çıkmış ama faiz 565 milyar TL ile değil, bunun çok daha üstünde olacak. Kur Korumalı Mevduat ile ödenen yüz milyarlarca TL`yi bütçede göstermiyorlar. Bütçede faiz kalemi altında göstermiyorlar. Kur garantili mevduat ile ödenen paraları faiz olarak adlandırmıyorlar. Kur Korumalı Mevduat ile ödenen yüz milyarca TL`nin adı faiz değilmiş. Kur farkıymış. Adına başka bir ad koyarak kur garantili mevduat ile ödenen veya ödenecek yüz milyarca TL`yi bütçede maalesef gizliyorlar.
BÜTÇEDE DOLARIN 22 TL OLACAĞI ÖNGÖRÜLÜYOR: 2023 yılı bütçesinin altında bir saatli bomba vardır. Kur Garantili Mevduat ile 2023 yılında dolar yükseldikçe yoksulların verdiği vergileri zenginlere aktarılacak. 2023 yılı bütçesinde bu iktidar doları 22 TL olarak öngörüyor. 2023 yılında doların 22 TL`de kalacağına inanan tek bir kişi yokken bütçede doların 22 TL olacağını öngörüyorlar. Bu çerçevede Kur Korumalı Mevduat ile sanki çok az para aktarılacakmış gibi öngörüyorlar. Ben iddia ile söylüyorum, 2023 yılında dolar en azından 30 TL`ye çıkacak. Fazlası var eksiği yok.
DOLAR 30 TL OLURSA KKM İLE 1 TRİLYON YOKSULUN VERGİSİ ZENGİNE AKTARILACAK: Peki dolar 30 TL`ye çıktığında yoksulun vergilerinden zengine kaç para aktarılacak. 2023 yılında eğer dolar 30 TL olursa yoksulların vergilerinden tam 1 trilyon TL Kur Korumalı Mevduat ile zengine aktarılacak. 1 trilyon TL ne demek? 2023 yılı bütçesinde milyonlarca çiftçiye yalnızca 54 milyar TL verilecek. Çiftçi tarlasına gübre atamıyor. Hayvan üreticisi gebe inekleri bile kesime gönderiyor yem alamadığı için. Onlara yalnızca 54 milyar TL para aktarılırken Kur Korumalı Mevduat ile 1 trilyon TL yoksulun vergisi zengine aktarılacak.
HESABINI SORACAĞIZ: 2022 yılı bütçesinde doları 9 TL 80 kuruş öngörmüşlerdi. Daha bütçeyi biz burada görüşürken dolar 12, 13 TL`ye çıkmıştı ve bütçe çökmüştü. Şimdi de doları 22 TL olarak öngörüyorlar. Dolar daha biz bütçeyi görüşürken muhtemelen 22 TL`yi aşacak. Ve bütçe yine çökecek. Bu saçma düzeni sorgulamamız gerekir. Biz bugün bunun hesabını Cumhurbaşkanı Yardımcısı`na soracağız. Milletin olan bütçenin millete akması için mücadelemizi sürdüreceğiz.
5 KURUŞ ÇIKMAYACAKTI; OTOYOL, KÖPRÜ, ŞEHİR HASTANELERİNE 102 MİLYAR TL AKACAK: Sayın Binali Yıldırım ne demişti? Efendim şehir hastaneleri, otoyol, köprüler için bütçemizden 5 kuruş kaynak çıkmıyor demişti. Öyle değil mi? Sayın Binali Yıldırım`a çağrımdır, gelin bu bütçe görüşmelerine. Bakın sizin hükümetiniz ne önermiş? 2023 yılı bütçesinden köprülere, otoyollara, şehir hastanelerine tam 102 milyar TL akacak. Sayın Binali Yıldırım, hani beş kuruş çıkmayacaktı bütçeden, vatandaşın cebinden? Bak, iktidar 2023 yılında şehir hastanelerine, köprülere, otoyollara yandaş müteahhitler üzerinden dolar üzerinden tam 102 milyar TL aktarılacağını öngörüyor. Bu halkımızın vergileriyle yandaş müteahhitlere ödeniyor. Doların 22 TL olacağı varsayımı üzerinden 102 milyar TL yandaş müteahhitlere ödenecek. Peki sorarım sayın Binali Yıldırım`a; dolar 30 TL olursa ne olacak? 35, 40 TL olursa ne olacak? Bu 102 milyar TL; 200 milyar, 250 milyar TL`ye çıkacak. Bütçede büyük bir gedik açacak.
ÇİFTÇİYE 54 MİLYAR TL; YANDAŞ MÜTEAHHİTLERE 102 MİLYAR TL: Bu gediği kim kapatacak? Sayın Binali Yıldırım mı kapatacak? Hayır. Vergiyi yoksullar ödüyor. Yoksula daha fazla vergi yüklenecek; oluşabilecek enflasyon ile de enflasyon vergisini ödeyecek yoksullar. Bu bütçeden çiftçiye yalnızca 54 milyar TL ödenirken köprü, otoyol, şehir hastaneleri üzerinden yandaş müteahhitlere dolar ve avro bazında 102 milyar TL ödenmesi öngörülüyor. Bu hak mıdır, adalet midir sayın Binali Yıldırım?
SAYIN NEBATİ, SİZ ACI MI ÇEKİYORSUNUZ?: Sayın Nebati her gün yeni bir skandala imza atıyor. Bugün de beyanat vermiş basına; yeni ekonomi modeli için. `Efendim bunun biraz acı verici şekilde geçeceğini hesaplamıştık` diyor. Allah Allah... Sayın Nebati, siz acı mı çekiyorsunuz? Hayır, sizin servetinize servet katılmış durumda. Zengin bir patronsunuz. Yandaşlarınız acı çekiyor mu? Yok. Onların da ben bir acı çektiğini görmedim. Lüks, şatafat içinde yaşıyor yandaşlarınız, servetlerine servet katıyorlar. Kim acı çekiyor sayın Nebati? Acı çeken enflasyon ile hayat pahalılığı ile ezilen işçi, memur, emeklidir. Acı çekenler 85 milyon yurttaşımızdır.
ACININ ŞİDDETİNİ ARTIRAN `EPİSTEMOLOJİK, HETERODOKS NÖRO EKONOMİ MODELİ` SAÇMALIĞI OLDU: Şimdi Sayın Nebati`nin şu sözüyle bağlamak istiyorum. `Bu sistemden dar gelirliler hariç patronlar kazanıyor` demişti. Tam da aslında sayın Nebati`nin bugüne kadar söylediği en doğru cümleyi söylemişti. Bugün de bu ifadesini katmerlemiş. `Bu sistem biraz acı verici olacağını öngörmüştük, hesaplamıştık` diyor. Ya sayın Nebati, bu sistemden işçi, memur, emekli 85 milyon yurttaşımız acı çekiyor. Madem bunu hesaplamıştınız neden bu yola girdiniz? Bir şey daha söylüyor sayın Nebati; `Acının şiddetini artıran savaş oldu.` Güler misin, ağlar mısın? Bu acının şiddetini artıran `epistemolojik, heterodoks nöro ekonomi modeli` saçmalığı oldu maalesef. Epistemolojik, heterodoks nöro ekonomi modeli, 85 milyon dar gelirliye acı çektirirken bu toplumun bir avuç zengininin servetine servet katıyor. Hala da ısrarla bu modele devam ediyorlar. Dar gelirlilere acı çektirmeye devam ediyorlar."