Haber: EMRE SERCAN İKE / Kamera: DURSUN ALKAYA
Hatay’ın Samandağ ilçesine bağlı Sutaşı mahallesinde yaşayan bir depremzede, mahallesine gelen yardımın yeterli olmadığına dikkat çekti. En büyük sorunun içme suyu olduğunu söyleyen depremzede, “İçme suyuyla çok büyük bir problemimiz var. İçme suyu geliyor. Sözde içme suyu ama yer altı suları karıştıktan sonra kim ağzına alırsa o suyu hastanelik oluyor. İshaldi, mishaldi bak çocuklar hastaneden bugün geldi” dedi.
Hatay’ın Samandağ ilçesine bağlı Sutaşı mahallesinde yaşayan bir depremzede en önemli sorunlarının içme suyu, hijyen ve banyo ihtiyaçları olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“YARDIM ELİ ARADA BİR GELİYOR”
“En önemli sorun şu an hijyen lazım. Sular, banyo… Yani hiçbir şey yok şu an ve yardım eli arada bir geliyor. Buradayız, siz de görüyorsunuz herkes aynı şeyi konuşuyor burada… Hala beynimizde bu deprem kazılmış. Önümüzde bir belirsizlik var. Yani öyle yardım bekliyoruz buralara, kenar mahallelere özellikle, yardım geliyor ana caddelere geliyor oradaki çadırlara ama bu kenar mahalledekiler hiç yardım gelmiyor. Bekliyoruz. Arada bir gelirse artık yolunu mu şaşırmış diyelim, bilerek mi gelmiş onu bilmiyoruz öyle yani…”
“SÖZDE ÇADIR OKUL KURULACAK, AMA KURULMADI”
Çocuklarının pandemi sonrasında bir deprem yüzünden eğitimlerinden uzak kaldığına dikkat çeken depremzede şunları söyledi:
“Tembel bir nesil yetişiyor şu an pandemiden sonra deprem, okullar açılmadı. Bir dönem okudular bu 3 sene içinde, gene yani okullarda hiçbir şey yok. Sözde çadır okul kurulacak ama bekliyoruz yine kurulmadı. Bütün öğrenciler hatta üniversiteye hazırlananlar bile hazırlanamıyor şu an, dershane yok bir şey yok. Hasta olan acile gidiyor, çıkıyor. Yani büyük bir belirsizlik var. Yaralar sarılacak deniliyor. Biz de bekliyoruz ne zaman sarılacak. Bu sene mi, gelecek sene mi, seçimden sonra mı… Bilemiyorum.”
“SÖZDE İÇME SUYU VAR AMA…”
Gelen yardımların yeterli olmadığını belirten depremzede, içme suyuna erişimin problemli olduğuna dikkat çekti, hastalıklara sebebiyet verdiğini şu sözlerle anlattı:
“Hiç görmedim. Ana caddeye gelmişlerse bilmiyorum ama biz buradayız, bir yere gidemiyoruz, ayrılamıyoruz. İçme suyuyla çok büyük bir problemimiz var. Kaynaklar geliyor. İçme suyu geliyor. Sözde içme suyu ama yer altı suları karıştıktan sonra kim ağzına alırsa o suyu hastanelik oluyor. İshaldi, mishaldi bak çocuklar hastaneden bugün geldi. Daha ilaçları alamadık sistem yok. Sistem olmadığı için bekliyoruz, sistem ne zaman gelecek öyle ilaçları alacağız. Eczanelerden alıyoruz. Eczanede bulursan ilacı alıyorsun bulmazsan ona benzer bir ilaç veriyor. İyileştirir mi iyileştirmez mi onu Allah bilir biz zaten bilemiyoruz.”
“BAKTILAR ŞÖYLE DIŞARIDAN GİTTİLER. İÇERİDE NE VAR NE YOK BAKMADILAR Kİ”
Binalarına hasar raporu veren yetkililerin dışarıdan rapor yazdığına dikkat çeken depremzede şunları söyledi:
“Hasarı gelip yazıp gittiler. Orta hasarlıdır, az hasarlıdır ama az hasarlı dahi olsa bu korkudan sonra o eve girilir mi? Öyle dışarıdan gözüken az hasar ama baktılar şöyle dışarıdan gittiler. İçeride ne var ne yok bakmadılar ki… Az hasarlı dedi ama gel, gir o binaya… Artık beynimize kazılmış bu korku her an çökecek. Giremiyorsun ki eve… Korkuyla yaşıyoruz her an Bazen sallanıyor çadırdan bile dışarı çıkıyoruz. Çadırda yıkılacak bir şey var mı? Yok ama yine dışarı kaçıyoruz. Psikolojik olarak çökmüşüz. İnşallah düzelecek.”