Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, et fiyatlarındaki artışa ilişkin “İthalat çare olsaydı, son 12 yılda et ve canlı hayvan ithalatına 9,4 milyar dolar ödememize rağmen, bugün halen ithalatı konuşuyor olmazdık. Hayvancılıkla ilgili en temel yaklaşım ithalat değil iç üretimi artırmak olmalıdır. Dünyanın hiçbir ülkesi ithalatla hayvancılıkta büyüme sağlayamamıştır. Ülkemizin hedefi de bu eksende belirlenmeli iç üretimi artırıcı politikalara ağırlık verilmelidir” dedi.
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, bugün yaptığı açıklamada et fiyatlarındaki artışın nedenlerini, damızlık hayvanların kesilmesini ve Ramazan ayında üretici ile market fiyatları arasındaki değişimleri değerlendirdi. Bayraktar, şunları söyledi:
“Bugün gelinen noktada et fiyatlarında yaşanan artışlar nedeniyle damızlık hayvanlar yine kesime gitme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Sahadan bu yönde olumsuz bilgiler geliyor. Süt üreticisinin ‘hayvanı beslemek yerine kestirdiğinde daha fazla para kazanırım` düşüncesiyle hareket etmesinin önüne geçilmelidir. Dolayısıyla sahada belirlenen çiğ süt fiyatının herhangi bir baskıyla düşürülmesine izin verilmemeli, süt üreticilerimizin desteklenmesine odaklanılmadır. Aksi takdirde damızlık hayvan sayısının azalmasıyla eti ve süt ürünlerini daha pahalı tüketmek zorunda kalırız.”
ET FİYATLARINDAKİ ARTIŞ
Pandemi sürecinde girdi fiyatlarında meydana gelen artışların üretim maliyetlerini artırdığını vurgulayan Bayraktar şunları söyledi:
“Yem ve diğer girdi fiyatları ciddi oranda arttı. Üreticilerimiz artan maliyetler karşısında yeterli gelir elde edemedi ve ahırlarını boşalttı. İthalat, döviz kurlarının yüksekliği nedeniyle eskisi kadar kolay olmayacaktır. İthal maliyetler çok yükselmiştir. İthalatın orta ve uzun vadede hayvancılığa hiçbir katkısının olmayacağı da açıktır. İthalat çare olsaydı, son 12 yılda et ve canlı hayvan ithalatına 9,4 milyar dolar ödememize rağmen, bugün halen ithalatı konuşuyor olmazdık.
Hayvancılıkla ilgili en temel yaklaşım ithalat değil iç üretimi artırmak olmalıdır. Dünyanın hiçbir ülkesi ithalatla hayvancılıkta büyüme sağlayamamıştır. Ülkemizin hedefi de bu eksende belirlenmeli iç üretimi artırıcı politikalara ağırlık verilmelidir. Et sektöründe dönemden döneme değişen politikalar yerine kalıcı politikalar uygulanmalı, kısa vadeli ve geçici politikalara artık bir son verilmelidir."
MARKETTE EN FAZLA FİYAT ARTIŞI YÜZDE 45 İLE KURU SOĞANDA GÖRÜLDÜ
Ramazan sonu market fiyatlarında 39 ürünün 30`unda fiyat artışı, 9`unda ise fiyat düşüşü olduğunu bildiren Bayraktar, Ramazan`ın son günlerinde markette en fazla fiyat artışının yüzde 45,2 ile kuru soğanda görüldüğünü ifade ederek şu bilgileri verdi:
“Kuru soğandaki fiyat artışını yüzde 28,4 ile sivri biber, yüzde 27,2 ile kuzu eti, yüzde 26,4 ile kuru fasulye, yüzde 24,7 ile dana eti, yüzde 22,4 ile havuç takip etti. Markette fiyatı en çok düşen ürün yüzde 24 ile kabak oldu. Kabaktaki fiyat düşüşünü yüzde 17,6 ile beyaz lahana, yüzde 12,2 ile yeşil soğan, yüzde 7,7 ile domates, yüzde 4,2 ile tavuk eti, yüzde 3,3 ile marul izledi.”