KERİM UĞUR

İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri F. Yüce Ayhan, artan hava sıcaklıklarına karşı vatandaşları uyardı. Sıcaklık ve nemin artmasının birtakım sağlık sorunlarını tetikleyebileceğine dikkat çeken Ayhan, özellikle risk grubu içerisinde olan vatandaşların dikkatli olmaları, su tüketiminin artırılması, öğle saatlerinde dışarı çıkılmaması, gıda zehirlenmelerine dikkat edilmesi, koruyucu kremlerle denize girilmesi önerilerinde bulundu.

İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri uzman doktor F. Yüce Ayhan, artan hava sıcaklıklarına karşı vatandaşları uyardı. ANKA Haber Ajansı`na konuşan Ayhan, risk grubu içerisinde olan yurttaşların dikkatli olması gerektiğini belirterek şunları söyledi:

“SU TÜKETİMİNİ ARTTIRIN”

“Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üstünde seyretmesi ve nemin artması birtakım sağlık sorunlarını tetikleyebilir. Özellikle yaşamsal organ tutulumu olan hastalıkları olan yani böbrek, kalp, akciğer gibi hayati organlarında uzun süren kronik hastalıkları olan hastalar bu açıdan risk altında. Belli bir yaş grubunun üzerinde 75 yaş grubu, yeni doğan bebek yaş grubu risk altında. Yani daha çok etkilenmesi, sıcak ve nemli havadan beklenen gruplar var. Bu grupların öncelikle kendilerini tabii koruması gerekiyor veya bizim onları korumaya yönelmemiz gerekiyor. Bunun dışında nemin artması terlemeden beklediğimiz vücut ısısının düşürülmesine yönelik etki sağlamıyor. Yani aşırı nemli hava terlemenin yararlı etkisini de ortadan için vücut ısıları yükselebiliyor kişilerin. Hani buna karşı önlem olarak çok fazla terleyecek egzersiz, spor gibi aktiviteleri özellikle güneş altında ve saat 11:00-15:00 saatleri arasında havanın en sıcak olduğu saatlerde kesinlikle yapmamak gerekiyor. Sıvı tüketimi önemli kafeinli ve alkollü içeceklerin tüketimini azaltmak mümkünse bu saatler içinde hiç almamak aksine yani susamazsak bile olağanda içtiğimizden daha fazla su tüketmek gerekiyor. Gene sıcak havanın bir etkisi hani insanlar açık alanlara çıkıyorlar. Bu alanlarda, vektörlerle temas riski artıyor. Sivrisinek, kene gibi vektörlerle ki bunlar da belli enfeksiyonları taşıyan canlılar özellikle hani bu tür alanlarda bulunacak kişilerin de sivrisinek veya vektör uzaklaştırıcı losyonlar, spreylerden yararlanması gerekiyor. Çok sıkı bedeni saran giysiler giymemek önemli vücut ısısını stabil tutabilmek için. Uzun kollu veya kısa kollu ama gevşek biraz daha bedene yapışmayan giysiler tercih edilmeli ve işte belirlenen saatlerde o en sıcak havanın olduğu saatlerde mümkünse dışarıya çıkılmaması uygun olacaktır.”

“SICAK HAVA GIDA ZEHİRLENMESİNE NEDEN OLABİLİR”

Sıcak havada gıda zehirlenmelerinin de yaşanabileceğine dikkati çeken Yüce Ayhan, “Sıcak hava gıdaların bozulmasına özellikle açıkta bekletilen gıdaların hızla bir şekilde bulaşıcı hale gelmesine sebep olabiliyor. Gıda zehirlenmelerine yol açabilecek özellik kazanıyor bu tür gıdalar. Hani kendi evlerimizde gıda güvenliğine dikkat etmemiz gerekiyor. Dışarıda gıda tüketirken de uygun koşullarda saklandığından emin olmadığı bu tür gıdaları tüketmemek gerekiyor” diye konuştu.

“ÖĞLE SAATLERİNDE DENİZDE DE OLSA GÜNEŞİN ALTINDA ÇOK KALMAMAYA ÖZEN GÖSTERMEK GEREKİYOR”

Ayhan, deniz ve havuzlara gidecek yurttaşlarında önlemler alması gerektiğine dikkat çekerek şunları söyledi:

“Sıcak hava tabi insanları yüzme etkinliğine daha çok yönelmesine sebep oluyor. Mavi Bayraklı temiz plajlarda yüzmede bir sıkıntı yok elbette. Ancak hani bu durumda da açık alana çıkılacağı, güneş altına çıkılacağı zamanlar güneşin zararlı etkilerini azaltıcı losyonlar solüsyonlar kullanmakta fayda var. Mümkünse gene çok sıcak havalarda yani çok sıcak saatlerde, öğle saatlerinde denizde de olsa güneşin altında çok kalmamaya özen göstermek gerekiyor veya işte belki bir şapka veya işte tişört giyerek yani sadece mayoyla değil birazcık bedeni koruyarak yüzmek de önerilebilir. Havuzlar tabii işletmeciler açısından bir uyarıda bulunmamız lazım. İnsan yoğunluğu arttıkça temizlik ve hijyen sorunu da artabilir havuzlarda. Bunların klorlamalarının takiplerinin düzenli kontrollerinin uygun şekilde yapılması gerekiyor. Vatandaşların, yurttaşların da hijyenik olmayan sularla yüzmemesi gerekiyor. Örneğin süs havuzlarına giren çocuklar görüyoruz kent içinde veya doğada durgun sularda yüzmeyi çok tercih etmemek gerekiyor. Kontrolsüz, klorlanmamış sulardan da çeşitli enfeksiyonlar kapmak mümkün”