Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş, Aksaray`da; “Sokaklarda insanlar öldürülüyor, hastanelerde doktor yok, hayat pahalı. Öyle bir ortamda yaşıyoruz ki her yerimizi yabancılar istila etmiş, böyle bir Türkiye oluşturulmuş. Bunları size 20 yıl önce söyleseydik güler geçerdiniz, inanmazdınız, ‘öyle şey olmaz` derdiniz. Bakın bugün 20 yıl sonra olacakları söylediğimizde gülüp geçiyorsunuz ama 20 yıl sonra bu topraklar sizin ayağınızın altında kalmayabilir. Bu ülke istila edilmek istenen bir ülke. Kültürü, medeniyeti, tarihi her şeyi boşaltılmış bir hale geldi” dedi.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş Aksaray`daki partililerle bir araya geldi. İktidarın göçmen politikalarını eleştiren Baş, gündeme ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı:
"20 YIL SONRA BU TOPRAKLAR, AYAĞINIZIN ALTINDA KALMAYABİLİR"
“Sokaklarda insanlar öldürülüyor, hastanelerde doktor yok, hayat pahalı. Öyle bir ortamda yaşıyoruz ki her yerimizi yabancılar istila etmiş, böyle bir Türkiye oluşturulmuş. Bunları size 20 yıl önce söyleseydik güler geçerdiniz, inanmazdınız, ‘öyle şey olmaz` derdiniz. Bakın bugün 20 yıl sonra olacakları söylediğimizde gülüp geçiyorsunuz ama 20 yıl sonra bu topraklar sizin ayağınızın altında kalmayabilir. Bu ülke istila edilmek istenen bir ülke. Kültürü, medeniyeti, tarihi her şeyi boşaltılmış bir hale geldi. Bununla mücadeleyi kim yapacak? Bununla mücadeleyi, siyaseti neden yapıyoruz sorusunun cevabı Cumhuriyetin bekçileri yapacak, Atatürk`ün evlatları yapacak, vatanperver Türk milletinin evlatları yapacak, yani siz yapacaksınız, Bağımsız Türkiye Partisi yapacak. Bu bizim için bir mesuliyettir, bir mecburiyettir. Yoksa inanın bugünlerin bedelini çok ağır öderiz. Bu söylediklerimi yabana atmayın. Bunun ispatı nedir? Şöyle düşünelim. Bundan 20 yıl önce ağabeylerimiz, babalarımız doğru siyasi tercihleri yapsaydı, bugün bunları yaşamayacaktık, doğru mu? Bakın, bugün aynı tercihleri yapmaya devam edersek 20 yıl sonra bedelini ödeyemeyeceğimiz ağır faturalarla karşı karşıya kalacağız. Tıpkı babalarımızın yaptıklarının bedelini bizim ödememiz gibi.
"HAYATIMIZ BOYUNCA, BİZİ YÖNETENLERİN YANLIŞLARININ BEDELİNİ ÖDEYECEĞİZ"
Bu Cumhuriyeti, Atatürk kurdu, 1923`te Cumhuriyeti ilan etti. Bu Cumhuriyet 1950`lere kadar babalarının, dedelerinin, atalarının yani Osmanlı`nın borçlarını ödedi. Doğru mu? Şimdi bizler de geleceğiz, hayatımız boyunca bizi yönetenlerin yaptıkları yanlışlardan dolayı o işlerin bedelini ödeyeceğiz. Buna dur demek istiyorsak, bunu değiştirmek istiyorsak bu işin tek yolu sizsiniz, bu işin tek yolu Bağımsız Türkiye Partisi`dir. Sizler bugüne kadar Türkiye`ye gelmiş bütün tehlikeleri daha hiç kimse ortaya koymadan sezmiş ve ortaya koymuş, buna çözümler üretmiş bir siyasi kadronun bugünkü temsilcilerisiniz. Siz FETÖ belası Türkiye`deki her türlü bürokrasiye, siyasete, devlete, özel kurumlara sızarken bunun yanlışlarını fark edip, bunun karşısında durup buna önlem alan, topluma bunun tehlikelerini anlatan tek siyasi yapılanmasınız.
"TEK ADAM REJİMİNE KARŞI ÇIKAN PARTİYİZ"
Irak`a girildiğinde, ‘yapmayın etmeyin` diyen tek siyasi yapılanmasınız. Arap Baharı başladığında, Suriye`ye girildiğinde, Türkiye`de referandumlar yapılıp tek adam rejimine geçildiğinde, yargıyı, yasamayı, yürütmeyi bir tane adama bağladıklarında aklınıza ne geliyorsa vatan için, devlet için, millet için asker için, bu toprak için hiçbir menfaat beklemeden milletin yanında olan, devletin yanında olan mümtaz bir siyasi kadrosunuz. O yüzden bu işleri yapabilecek olanda bir tek sizlersiniz.”