(MERSİN) - Makam odası haczedilen Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, haciz sürecine ilişkin soruları yanıtladı. Boltaç, belediyeye yönelik haciz işlemlerinin iyi niyet gözetilmeden yapıldığını belirterek, "O makam, o koltuk benim koltuğum değil, milletin koltuğu. Burada sadece şov vardı ama ayaklarına dolandı" dedi.
Başkan Boltaç, 11 Eylül 2024 tarihinde Başkanlık makamında gerçekleştirilen haciz işlemlerinin hukuki süreçler ve uzlaşma tekliflerinin göz ardı edilerek yapıldığını belirtti. Avukat tarafından icraya verildiğini kaydeden Başkan Boltaç, şu açıklamada bulundu:
"Biz göreve başladığımız günden bu yana geçmişten gelen sıkıntılı işlerin önümüze düştüğünü gördük. Ocak ayında emekli olmuş 7 kişilik belediye personelimiz ve avukat arkadaşımız seçimden sonra daha mazbatamızı almadan bizi icraya vermişler. Bu birkaç ay içerisinde kendileriyle görüştük. Ara bulmak istedik. Belediye zor zamanlar geçiriyor, bu işin altından el birliğiyle kalkmak istiyoruz. Çünkü herkes bu memleketin evladı. Bu belediyeyi eskiden olduğu gibi güçlü günlerine döndürmek istiyoruz dedik. Fakat karşımızda iyi niyet göremedik" dedi.
"Borç 10 milyon 800 bin TL`ye çıkmıştır"
Ödenmesi gereken miktarın iki katına çıktığını belirten Başkan Boltaç, "Bizim asıl borcumuz 5 milyon 476 bin 500 TL. Fakat bu süre zarfı içerisinde avukat arkadaş ile görüşmemiz netice vermeyince 1 kaç aylık süre içerisinde bu borç 10 milyon 800 bin TL`ye çıkmıştır. Bu faizlerin silinmesi ve alacaklıların yapılandırılmasını istedik. Fakat karşımızda bir direnç ortaya çıktı. Tabii ki, bunlar olabilir ama şu üzücü haciz memurları buraya gelir gelmez hemen arkasından bir siyasi partinin ilçe başkanının burada olması akıllarda soru işareti bırakıyor" diye konuştu.
Haciz işlemlerinin gerçekleştiği anı anlatan Boltaç, şunları söyledi:
"Ben o gün makamımdan aşağıya doğru indim. Siyasi partinin ilçe başkanını kapıda karşıladım. Sayın başkan arzu edersen bir çayımızı kahvemizi iç dedim. Kendisi teklifimizi ret etti. Burada inceleme yapacağını, burada sorunlar olduğunu, CHP belediyesinin böyle bir yönetim anlayışının olduğunu söyledi. Kendisi bir duvarla gelmiş. Ben bir belediye başkanı olarak bir görüntü aldırmadım, bir şey paylaşmak istemedim. Çünkü bu görüntüleri Tarsus`a yakıştırmadım. Burada icra yapılırken avukatın kendi cep telefonuyla görüntü alıp bunu ulusal basına servis etmesi doğru bir şey değil.
"Hiç kimsenin hakkını gasp edecek değilim"
Biz alacağımıza da sadığız, vereceğimize de sadığız. 31 Mart`ta seçimler bittikten hemen sonra yaklaşık 55 kişi kendi isteğiyle emekli olmuştur. Ve hiçbirinin alacaklarından eksik kalan yanı yoktur. Hepsi ödemelerini günü gününe alıyor. Mevcutta Tarsus Belediyesi`nin faiz ödemeye gücünün olmadığını söyleyerek bu faizlerden feragat edilmesini ve ödemelerinin yapılacağını söyledim. Geldiğimiz noktada karşımızda farklı bir dirençle karşılaştık. Anladığım kadarıyla farklı bir siyasi oyun oynanmak isteniyor. Tarsus halkı bana 88 bin oy verdi. Ben bu makamda her bir yetimin hakkını savunmakla mükellefim. Hiç kimsenin hakkını gasp edecek değilim. Asla böyle bir yapı içerisinde olmadım, olmam da. Birileri sırf kişisel çıkarları doğrultusunda olacak diye belediyenin imkanlarını seferber edemem. O yüzden biz böyle bir tutumla karşılaştık hoş olmadı. Bu yapılmış olan Tarsus halkına yapılmıştır. O makam, o koltuk benim koltuğum değil, milletin koltuğu. Burada sadece şov vardı. Ama bence ayaklarına da dolandı."