(ANKARA) - CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, kişiler verilerin sızdırılması ile ilgili Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu`nun yaptığı çelişkili açıklamalara dikkat çekerek konuyu Meclis gündemine taşıdı. Konuralp, Bakan Uraloğlu`na, “Sayın Uraloğlu, DMM`nin ve sizin yaptığınız açıklamalarla tekzip edilen 11 Eylül 2024 tarihli Kabine Toplantısı`nın ardından yaptığınız açıklamada kastettiğiniz nedir? Kabine Toplantısı sonrası gazetecilerin sorusuna cevap verip veri sızıntısını gündeme getiren sizken, DMM ve yine bizzat siz bahsi geçen açıklamanın hangi kısmını tekzip ettiniz? Geçmişte olup da konuşulmuş, kendi içinde tartışılmış konuyu” şeklinde ifade ettiğiniz konuyla ilgili olarak bakanlığınız nezdinde hangi süreçler yürütülmüştür? Yürütülen süreçlerin hukuki sonuçları nelerdir” diye sordu.
CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu`nun kişisel verilerin sızdırılması ile birkaç gün arayla birbirinden farklı yaptığı açıklamalara dikkat çekti. Konuralp, Bakan Uraloğlu`nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı`na yazılı soru önergesi verdi. Konuralp, önergesinde Bakan Uraloğlu`nun pandemi döneminde kişisel verilerin sızdırıldığına ilişkin açıklamasına ve sonrasında yaşanan sürece ilişkin şunları ifade etti:
“Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 11 Eylül 2024 günü Beştepe`deki Kabine toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. "Bu pandemi sürecindeki hatırlarsınız, sağlık sisteminden bir sızıntıdır. Onun haricinde yok. İnsanların güncel verilerinin çalındığıyla ilgili bir veri yok. Pandemi sürecinde bazı bilgilerin maalesef belli şekliyle elde edilmiş olduğu doğru. O süreçte o maalesef önlenemedi" ifadelerini kullandı.
12 Eylül 2024 Saat 16:30 sularında; yani Bakan Uraloğlu`nun açıklamasından yaklaşık 20 saat sonra Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı- Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) özetle “Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile basın mensupları arasında geçen bir diyalogun kasıtlı biçimde manipüle edildiği tespit edilmiştir… Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu`nun konuya ilişkin bir soruya verdiği cevap bağlamından koparılarak, ‘85 milyonun kimlik bilgileri çalındı` şeklinde servis edilmektedir” açıklaması yaptı.
DMM`nin açıklamasından dört gün sonra; 16 Eylül 2024`de Bakan Uraloğlu yeni bir açıklama yaparak, “…Söylenilen bir sözü cımbızla çekip, sanki `Türkiye`de insanların güvenliğiyle ve verileriyle ilgili çalınmış güncel şeyler vardır` diye kimse haber yapmasın, şu anda öyle bir gündem yoktur…Böyle bir açıklamamız olmamıştır. Buradan söylüyorum, geçmişte olup da konuşulmuş, kendi içinde tartışılmış konuyu yıllar sonra gündeme getirip, güncel bir konuymuş gibi sunulması asla doğru değildir. Bununla ilgili de ayrıca başka bir şey söylenmesine gerek yok. Türkiye`de şu anda kişisel verilerin çalınmasıyla ilgili asla bir gündem yoktur” dedi.”
Konuralp, Bakan Uraloğlu`na yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:
Sayın Uraloğlu, DMM`nin ve sizin yaptığınız açıklamalarla tekzip edilen 11 Eylül 2024 tarihli Kabine Toplantısı`nın ardından yaptığınız açıklamada kastettiğiniz nedir?
Kabine Toplantısı sonrası gazetecilerin sorusuna cevap verip veri sızıntısını gündeme getiren sizken, DMM ve yine bizzat siz bahsi geçen açıklamanın hangi kısmını tekzip ettiniz?
16 Eylül tarihli açıklamanızda “Geçmişte olup da konuşulmuş, kendi içinde tartışılmış konuyu yıllar sonra gündeme getirip, güncel bir konuymuş gibi sunulması asla doğru değildir,” diyorsunuz. Bu sözlerinize atfen, peki siz neden geçmişte olup konuşulmuş bir konuyu gündeme getirdiniz?
Bahsettiğiniz sızıntıyla ilgili neden yıllar sonra bir açıklama yaptınız?
“Geçmişte olup da konuşulmuş, kendi içinde tartışılmış konuyu” şeklinde ifade ettiğiniz konuyla ilgili olarak bakanlığınız nezdinde hangi süreçler yürütülmüştür. Yürütülen süreçlerin hukuki sonuçları nelerdir? Sızdırıldığı belirtilen verilerin kimler tarafından ele geçirildiği ve ne amaçla kullanıldığına dair hangi bulgular elde edilmiş midir? Bu konuda herhangi bir sorumlu tespit edilmiş midir?
Bakanlığınızda, sızdırmayı yapan kişi veya kişilere ilişkin somut bilgiler var mıdır? Süreç kapmasında tutuklanan, hakkında dava açılan kişi veya kişiler var mıdır?
Bakanlığınız nezdinde, sızdırmaya konu olan veri programının güvenliğindeki açıklar nedeniyle, bizzat programın geliştiricisi ve sorumluları hakkında hangi işlemler yapılmıştır?
Sızdırıldığı belirtilen verilerin kimler tarafından ele geçirildiği ve ne amaçla kullanıldığına dair hangi bulgular elde edilmiş midir? Bu konuda herhangi bir sorumlu tespit edilmiş midir?