12 Mart 2025 Çarşamba

15:51   TOROSLAR’DA MINIK ELLER TOHUM EKTI   15:16   CHP`LI YAZGAN: "1 BULGAR LEVASı, 20 LIRAYı AŞTı. ARTıK KOMŞULARıMıZLA BILE ARAMıZDA UÇURUM OLUŞTU"   13:17   YENIŞEHIR BELEDIYE BAŞKANı ÖZYIĞIT: "SANATıN HERKES IÇIN ERIŞILEBILIR OLMASı GEREKTIĞINE INANıYORUZ"   13:11   ÇORUM`DAKI USULSÜZLÜK IDDIALARı... CHP GENEL BAŞKAN YARDıMCıSı NAZLıAKA: “ARAŞTıRMA ÖNERGESI HAZıRLADıK"   11:51   ANAYASA MAHKEMESI DAHA ÖNCEKI KARARLARıNı HATıRLATTı: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KıRıCı, ŞOK EDICI VEYA RAHATSıZ EDICI OLANLAR IÇIN DE GEÇERLI   10:57   CHP`LI AŞKıN GENÇ: 7 YıLDA ETIN, EKMEĞIN FIYATı 10 KAT ARTARKEN EMEKLI IKRAMIYELERI SADECE 4 KAT ARTTı   10:10   ASU KAYA: TÜRKIYE ELBET BIR GÜN MADıMAK KATLIAMı ILE YÜZLEŞECEKTIR VE O OTELE BIR ‘UTANÇ MÜZESI` TABELASı ASıLACAKTıR   09:51   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYESI`NE BAĞLı MERCEK EĞITIM MERKEZLERINDEN 5 BIN 500 KIŞI YARARLANDı   09:41   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYE BAŞKANı SEÇER, SILIFKE`DE VATANDAŞLARLA IFTAR YAPTı   09:27   ‘TEK ADAM` EKONOMISINDE IFLAS VE KONKORDATOLAR 6 YıLDA 17 BINE DAYANDı, IKI AYDA 869 ŞIRKET IFLAS VE KONKORDATO ISTEDI   09:24   TARSUS BELEDIYESI, ARAÇ FILOSUNU YENILEDI   15:38   CHP GRUP TOPLANTıSı... ÖZGÜR ÖZEL`DEN YENI ŞAFAK YAZARıNA TEPKI   15:37   CHP’LI GÜLCAN KıŞ: “SURIYE’DEKI İNSANLıK SUÇLARıNA SESSIZ KALMAYACAĞıZ!”   15:17   CHP GRUP TOPLANTıSı… ÖZGÜR ÖZEL: "AK PARTILILERIN DE YÜZDE 68`I AÇıKLANAN ENFLASYON RAKAMLARıNA INANMıYOR"   13:34   TOROSLAR’ıN TEMIZLIK FILOSUNA 3 ARAÇ DAHA KATıLDı   11:44   CHP`LI DEMIR: "EKONOMIYI GARIBAN VATANDAŞıN SıRTıNDAN DÜZELTMEYE ÇALıŞAN ZIHNIYETE YAZıKLAR OLSUN"   11:40   AKADEMISYEN ÇIĞDEM BAYRAKTAR ÖR, 1 YıL 2 AY 17 GÜN HAPIS CEZASı ÇARPTıRıLDı VE HÜKMÜN AÇıKLANMASı GERI BıRAKıLDı   11:37   TBMM`YE, 9 MILLETVEKILI HAKKıNDA TOPLAM 13 YENI FEZLEKE SUNULDU   10:38   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYESI, AFET YÖNETIMI ÇALıŞMALARıNA DEVAM EDIYOR   10:18   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYE BAŞKANı SEÇER, KENTIN YEREL YÖNETICILERI ILE IFTARDA BIR ARAYA GELDI  
 
     
   

TİP`li kadınlardan 8 Mart çağrısı....Sera Kadıgil: İstedikleri kadar korkutsunlar. Orada bir kadın bile kalsa o mücadeleyi vereceğiz"


 TİP İstanbul İl Örgütü, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü`nde yapılacak eyleme ilişkin açıklama yaptı. TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, “İstedikleri tek bir şey var. Biz canımızın istediği her şeyi yapalım. Kadınlar ölsün. İşçiler ölsün. Ayın sonunu bile getiremeyelim. Ama maazallah hiç kimse ağzını açıp Tayyip Bey`in krallığına tek laf edemesin. Bizden bunu bekliyorlar. Biz de diyoruz ki kadınlar olarak çok beklersiniz. İstedikleri kadar korkutsunlar. Orada bir kadın bile kalsa o mücadeleyi vereceğiz” dedi.

 

Tarih : 3 Mart 2025 Pazartesi 01:05   Okunma : 259

(İSTANBUL)- TİP İstanbul İl Örgütü, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü`nde yapılacak eyleme ilişkin açıklama yaptı. TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, “İstedikleri tek bir şey var. Biz canımızın istediği her şeyi yapalım. Kadınlar ölsün. İşçiler ölsün. Ayın sonunu bile getiremeyelim. Ama maazallah hiç kimse ağzını açıp Tayyip Bey`in krallığına tek laf edemesin. Bizden bunu bekliyorlar. Biz de diyoruz ki kadınlar olarak çok beklersiniz. İstedikleri kadar korkutsunlar. Orada bir kadın bile kalsa o mücadeleyi vereceğiz” dedi.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul İl Örgütü, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü programına ilişkin Süreyya Operası önünde açıklama yaptı. TİP Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, şunları söyledi:

"Geçtiğimiz sene 2024 yılında bu ülkede 397 kadın erkekler tarafından katledildi"

“Geçtiğimiz sene 2024 yılında bu ülkede 397 kadın erkekler tarafından katledildi. Bunların 280`nin katili kimdi biliyor musunuz? Eşiydi, eski eşiydi, oğluydu, kardeşiydi, babasıydı, abisiydi. Yüzde 42`si evlerinin içinde öldürüldü. Peki bu iktidar ne yaptı sevgili kız kardeşlerim 2025 yılını ne ilan etti? Kadınların güçlendirilmesi yılı mı ilan edildi? Tehlike altında olan kadınları koruma yılı mı ilan edildi? Gerçek bir eşitlik yılı mı ilan edildi? Hayır. Aile yılı ilan ettiler. Çünkü bu ülkedeki iktidarın derdi kadınları yaşaması falan değil. Bu ülkedeki iktidarın derdi kendi koltuğunun baki kalması. Tek derdi bu. Ve şu anda muazzam bir korku imparatorluğu yaratmış durumdalar.

"Hiç kimse ağzını açıp Tayyip Bey`in krallığına tek laf edemesin. Bizden bunu bekliyorlar"

En kelli felli TÜSİAD patronunu da tutukluyorlar. Dönüyorlar bir tane astroloğu da tutukluyorlar. Devleti yıkacak diye bir menajeri de tutukluyorlar. Yıllarca ömrünü devrimci mücadeleye vermiş insanları da tutukluyorlar. İktidarın suçlarını ifşa eden gazetecileri de tutukluyorlar. İstedikleri tek bir şey var. Biz canımızın istediği her şeyi yapalım. Kadınlar ölsün. İşçiler ölsün. Ayın sonunu bile getiremeyelim. Ama maazallah hiç kimse ağzını açıp Tayyip Bey`in krallığına tek laf edemesin. Bizden bunu bekliyorlar. Biz de diyoruz ki kadınlar olarak çok beklersiniz.

Tam da bu yüzden şunu çok iyi biliyoruz. Biz bir 25 Kasım geçirdik. Topuyla, tüfeğiyle geldiler. Ayşe Tuğba Arslan cebinde 23 tane uzaklaştırma kararı dilekçesiyle eski kocası tarafından öldürülürken gelmeyenler, kadınlar ölmesin diye sokağa çıkan kadınlara geldiler. 8 Mart`ta da yapacaklar. Biliyoruz yapacaklar. Çünkü bu ülkede kaymakamlar, valiler anayasadan büyük.  Peki biz ne yapacağız? Tek tek ölmeyi mi bekleyeceğiz? Yoksa sevgili kız kardeşlerim sokağa çıkıp sadece geçen sene öldürülen o 397 kız kardeşimizin hesabını mı soracağız? Biz bunu yapacağız ve bunu bizim yapmamız yetmiyor. Bunu her sene on kadının, yirmi kadının, elli kadının yapması yetmiyor. İstedikleri kadar korkutsunlar. Orada bir kadın bile kalsa o mücadeleyi vereceğiz.  İçişleri Bakanı olmak üzere hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ve sizden tek bir var. 8 Mart günü bizimle olun. 8 Mart`ta biz burada önce Kadıköy`de sonra yasaklamaya doyamadıkları Taksim`de olacağız ve geçtiğimiz sene öldürülen, katledilen erken evlilik adı altında çocuk istismarına maruz bırakılan, çocuk yaşta çocuk doğurmak zorunda kalan, eşek gibi çalışmasına rağmen erkeklerle aynı ücreti alamayan bir kriz olduğunda ilk kovulan, işe alınması gerektiğinde yakında çocuk doğurmayı düşünüyor musun diye utanmadan sorulan tüm kadınlar adına meydanlarda olacağımıza buradan söz veriyoruz. Sizi de o gün yanımızda bekliyoruz sevgili kız kardeşlerim. Gelin bizimle olun. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz”

 Sera Kadıgil`in konuşmasının ardından yapılan basın açıklamasında ise şu ifadelere yer verildi:

 "Güvencesiz koşullarda çalışmaya mahkûm etmeye uğraşanlara inat varız"

"Kadın emeğinin yok sayıldığı; eşitlikten, özgürlükten, insanca yaşamdan uzak bırakıldığımız bu düzene karşı direniyoruz. İş yerlerinde, sokaklarda, fabrikalarda, tarlalarda, kampüslerde her yerde biz varız. Sesimizle, emeğimizle, dayanışmamızla, umutlarımızla buradayız. Biz; üreten, büyüten, değiştiren, dönüştüren kadınlarız. Hayatın her alanında, emeğimizle varız. Biz buradayız ve hiçbir yere gitmiyoruz. Bizi yok saymaya çalışanlara inat varız. Kadın emeğini ucuz iş gücü olarak görenlere, örgütlenmemizin önüne engeller dizenlere, en ağır işlerde, en düşük ücretlerle, güvencesiz koşullarda çalışmaya mahkûm etmeye uğraşanlara inat varız. İş yerinde bizleri mobbinge ve tacize maruz bırakanlara, sokakta, evde canımıza kastedenlere, sendikalaştığımız için kapının önüne koymaya çalışanlara inat biz varız. Bizim sesimiz duyulmasın, biz varlığımızı haykırmayalım diye her yolu deniyorlar, hukuksuz gözaltı ve tutuklamalarla sindirmeye çalışıyorlar. Ama biz buradayız. Umudu örgütlemek, geleceğimizi birlikte kurmak için buradayız, yan yanayız.

 "Bugün, kadınların emek mücadeleleri, tarih boyunca olduğu gibi yine yolumuzu aydınlatıyor"

Kadınlar tarih boyunca yalnızca üretmedi, aynı zamanda mücadele etti. Bugün de dünyanın dört bir yanında kız kardeşlerimiz yaşam hakkı, eşitlik ve özgürlük için direniyor. Filistin`de, İran`da, Afganistan`da, Latin Amerika`da, Türkiye`de; her yerde kadınlar adalet için, insanca bir yaşam için mücadele ediyor. Bugün, kadınların emek mücadeleleri, tarih boyunca olduğu gibi yine yolumuzu aydınlatıyor. Polonez işçileri, sendikaya üye oldukları için işten atılmalarının ardından günlerce direndi ve kadınların bu direnişi kazanımla sonuçlandı. Bu direniş, yalnızca Polonez işçileri için değil, tüm kadın işçiler için bir umut ışığı oldu. Kadın işçiler, en düşük ücretlere rağmen hayatlarını geçindirebilmek için en zor işlerde çalışmaya devam ediyor. Asgari ücrete yapılan düşük zammın ardından, kadın yoksulluğu her geçen gün daha da derinleşiyor. Özellikle kırsal kesimde ve düşük ücretli sektörlerde çalışma koşulları, bize eşit bir yaşam fırsatı tanımıyor. Kadınların en kötü koşullarda çalışarak 7 dakikada ürettikleri bir pantolonun bir aylık ücretlerine denk geldiği Özak Tekstil`de de kadınlar, tüm kadın işçilerin hakları için mücadele etti. Kadınların yolunu aydınlatan bir diğer direniş, İstanbul Esenyurt`taki HepsiJET deposunda çalışan dört kadın işçinin hakları için başlattıkları direniştir. Kadınlar, çalışma koşullarındaki mobbing ve tacizlere karşı durarak haklarını savunmak için direniyorlar.

"Kadınların direnişi susturulamaz, kadın mücadelesi durdurulamaz"

İstanbul Sözleşmesi`ni fesheden, 6284`ü tartışmaya açan, kadınların ve LGBTİ artıların özgürlüklerine kasteden, nafaka hakkımıza göz diken, bir de utanmadan bu düzeni ‘aile yılı` masalıyla süslemeye çalışanlara karşı örgütlü gücümüzle buradayız. Kadınların direnişi susturulamaz, kadın mücadelesi durdurulamaz. Biz, sadece bugün değil, her gün varız. Biliyoruz ki yan yana geldiğimizde, dayanışmamızı büyüttüğümüzde değiştiremeyeceğimiz hiçbir şey yok. Bu yüzden, 8 Mart`ta, tüm kız kardeşlerimizi sokaklarda, meydanlarda, iş yerlerinde, hayatın tam içinde sesimizi birlikte yükseltmeye davet ediyoruz. Biz varız, birlikte güçlüyüz. Bugün, kadın emeğini görünmez kılmak isteyenlere, bizi aile içine hapsetmeye çalışanlara, ‘kutsal aile` masallarıyla toplumsal rollerimizi sırtımıza yüklemeye çalışanlara inat, isyanımızla alanlardayız. Bir kere daha haykırıyoruz: Emeğimiz bizimdir, hayatımız bizimdir, geleceğimiz bizimdir! Kadın dayanışmasıyla güçleniyoruz! Sokakta, iş yerinde, mahkemede, fabrikada; birbirimizden güç alıyor, birlikte kazanıyoruz! Bizi yalnızlaştırmaya, susturmaya çalışanlara karşı dayanışmamız en büyük gücümüzdür! Bugün buradan bir kez daha haykırıyoruz: Eşit, özgür, sömürüsüz bir dünya kurulana kadar mücadelemiz sürecek. Biz varız. Buradayız. Biz kazanacağız."

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

  GÜNCEL HABERLER

 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA