29 Mayıs 2024 Çarşamba

12:21   ADALET BAKANı YıLMAZ TUNÇ: "SOKAK HAYVANLARıYLA İLGILI TASLAK MECLIS`E ULAŞTı"   10:31   AVUKATLAR ``CMK TARIFESINE`` TEPKILI   10:01   SOKAK HAYVANLARıNıN UYUTULMASı HAZıRLıĞıNA HAYVANSEVERLER TEPKILI   09:49   “MERSIN ATıK SU YÖNETIMI VE EKOLOJIK DENGE PROJESI” GÜÇLENIYOR   01:51   CUMHURBAŞKANı ERDOĞAN`ıN KARARıYLA MEB, TÜRKIYE MAARIF VAKFı`NA 2024 YıLıNDA 5 MILYAR 702 MILYON TL`YE KADAR KAYNAK AKTARABILECEK   23:45   SAFRANBOLU`DAKI OKULLARA "TASARRUF TEDBIRI" YAZıSı: "ÇAY MAKINELERINI KULLANMAYıN"   22:54   ÖZGÜR ÖZEL, AB ÜYESI ÜLKELERIN BÜYÜKELÇILERI ILE BIR ARAYA GELDI   21:52   İSIAS OTELI DAVASıNDA 4 KIŞI HAKKıNDA SORUŞTURMA IZNI... ADALET ARAYAN AILELER, "BU KARARı OLUMLU KARŞıLıYORUZ"   21:02   ODTÜ`DE ÖĞRENCILERIN DEVRIM STADYUMU`NDA YAPACAĞı ŞENLIĞI ENGELLEME ÇABASı CHP HEYETINE TAKıLDı   19:36   CHP`NIN "MESEM`LERDEKI IŞ CINAYETLER ARAŞTıRıLSıN" ÖNERISI AKP VE MHP MILLETVEKILLERININ OYLARıYLA REDDEDILDI   18:14   ALI MAHIR BAŞARıR: “ULAŞTıRMA BAKANı, BIR AYıBıNı AÇıKLAMAK IÇIN ÇOK DAHA BÜYÜK BIR AYıP YAPTıĞıNı ITIRAF ETTI”   18:11   KıLıÇDAROĞLU DEMIRTAŞ`ı ZIYARET ETTI: “DEMIRTAŞ DıŞARıDA OLSAYDı TERÖR OLAYLARı BITERDI”   17:52   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYE BAŞKANı SEÇER: “İLK SEÇIMLERDE PARTIMIZI IKTIDARA TAŞıYACAĞıZ"   17:10   TBMM İLIÇ MADEN KAZASıNı ARAŞTıRMA KOMISYONU`NA SUNUM YAPAN PROF. DR. CANDAN GÖKÇEOĞLU: "4. LIÇ FAZıNDA DAHA ÖNCE DE BIR KAYMA OLDU. BEN OLSAM BUNU DIDIKLERDIM"   16:10   CHP GRUP TOPLANTıSı... ÖZGÜR ÖZEL, ŞIMŞEK`I ELEŞTIRDI   15:05   1 MAYıS TUTUKLULARıNıN AILELERI TBMM ÖNÜNDE AÇıKLAMA YAPTı   14:25   ÖĞRETMENLERIN TBMM ÖNÜNDEKI NÖBETI ÜÇÜNCÜ GÜNÜNDE...   12:05   "ETKI AJANLıĞı" DÜZENLEMESINE TEPKILER SÜRÜYOR...   11:25   CHP HEYETI, BURDUR`DA   11:19   ÖZGÜR ÖZEL, GEZI EYLEMLERININ 11’INCI YıLı DOLAYıSıYLA PAYLAŞıM YAPTı  
 
     
 
 
image

Okunma : 65269  Tarih : 19.06.2020  E-Mail : 

 
Semih Birol  Güner

Hukukçu Gözüyle Çoklu Baro (2)

 Geçen yazımızda, tüm dertlerimiz bitmiş gibi, iktidarın, baroların yapısına ve seçimlerine ilişkin düzenleme yapma ihtiyacının asıl nedenine değinmiştik.

Ezcümle, siyasal iktidarın, yasayla barolara verilmiş bulunan hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını koruma/savunma görevinden rahatsız olduğunu anlatmaya çalışmıştık.

Ülkemizde özde değil sözde başkanlık sistemine geçilmiş ve fiili anayasasızlık süreci ile adımları önemli ölçüde gerçekleşmiş bulunmaktadır.

Elbette bir anayasamız var ancak artık hukukun üstünlüğünün hakim olduğu, çoğulcu, demokratik, adil ve anayasal (anayasalı değil) bir devletten bahsetmek maalesef zor.

Fiili anayasasızlık sürecinin hızlandırıldığı 2010 yılından bu yana ülkemizde yargı bağımsızlığı ve bu bağımsızlığın asıl belirtisi olan hâkim teminatı kavram ve uygulaması neredeyse yok edilmiş, demokratik başkanlık sistemlerinde mutlak surette bulunması gereken check and balance (kontrol ve denge) tamamen ortadan kaldırılmıştır.

Hâkimler Savcılar Kurulu mevcut yapısı ile olsa olsa sözde bağımsızdır ve merkezileşme/otoriterleşme eğilimi gösteren her iktidarı hukuk eli ile kontrol edip sınırlayacak olan Anayasa Mahkemesi de önemli ölçüde etkisizleştirilmiştir.

Millet Meclisimizin yasama (hukuk yapma) görevi yanında denetim görevleri de önemli ölçüde tırpanlanmış, yurttaşın iradesinin asıl tecelligahı olan TBMM yetkisizleştirilmiştir.

Kontrolsüz kalan üstünlerin hukukuna itiraz eden çok az kurum ve kuruluş kalmış, bunlarda da başat rolü barolar üstlenmiş ve esasen barolar siyasal muhalefet değil hukuk ve anayasal düzen arayan kurumlar iken elbette dörtnala ilerleyen anayasasızlaştırma sürecinde, kendilerine tahammül gösterilemez olmuştur.

İktidarın tezi şu: Baroların seçim sistemlerinde arızalar ve yapılarında tek seslilik var. Bu tezin yanlış olduğunu geçen yazımda anlatmaya çalışmıştım.

İktidar, özellikle büyük baroların Türkiye Barolar Birliği’ndeki temsilde ezici bir üstünlüğü olduğunu söylüyor ki tek doğru tespit bu! Bu husus çözüm ister mi? Bana göre evet.. Ama çözüm, bu kurumları yanıltıcı tartışmaların ortasına atarak, bölmek, parçalamak ve etkisizleştirmek mi olmalı?

Naçizane önerim şudur:

Bir baro, avukat mevcudu itibarıyla çok büyümüş ise hem hizmet gereklerini layıkınca yerine getirmesi ve hem de çok merkezileşen büyük güçlerin tabiatları gereği antidemokratikleşme eğilimi gösterebilmeleri nedenleriyle, örneğin özellikle 3 büyük il ve baro olan İstanbul, Ankara ve İzmir Barolarında o ilin yargı çevresinde bulunan ve Adalet Bakanlığınca teşkil edilmiş olan adli yargı adalet komisyonlarının kurulu olduğu bölgelerde eğer avukat mevcudu (adres itibarıyla) 1000’i geçiyorsa, orada müstakil baroların kurulmasıdır.

Barolarda, temsilde adaleti sağlamak kolay.

Zor olan kontrol ve dengenin sağlandığı, hukukun üstünlüğü ve adil yargılamanın tesis edildiği, siyasal temsilde adalete hizmet eden demokratik siyasal adımların atılmasıdır.

Sen, Siyasal Partiler Kanununa bak, siyasetin finansmanı sorununa bak, lider sultasına bak, seçim barajlarına bak, etkisizleşen yasama faaliyeti ve yasama denetimine bak, iktidar erkinin iyice merkezileşmesi sorununa bak, parti devleti tehlikesine bak, demokrasi liginden niye düştüğüne iyice (bir) bak..

ANAYASAL DENETİMİ GÜÇLENDİR, GÜN IŞIĞINDA BİR YÖNETİM YAP, GERİSİ GELİR…

Yargıç teminatı ve gerçek bir yargı bağımsızlığı olmayan Türkiye adalet sisteminde, numaralı barolara göre, çeşitli korku, kaygı veya mensubiyet bağlarıyla, bin bir numara çekmesi muhtemel bir adalet kadrosu sadece baroları ve adalet mekanizmasının kendisini değil çok kısa vadede devleti de çökertir.

Bu yazı için son söz: Siyasi kaygılarla baroları bölen, bölücünün daniskasıdır.




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz :

Güvenlik Kodu : Güvenlik Kodu
Kod :

 




 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2024 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA