29 Nisan 2025 Salı

21:07   CHP`LI İNAN AKGÜN ALP`TEN BAKAN TUNÇ`A: ADALET BAKANı ADETA ELINDE SATıRLA ADALETI DOĞRUYOR AMA KARS`TA DA KASAPLıK YAPıYOR   21:05   TBMM GENEL KURULU... NAMıK TAN: SIZIN MILLI DAVANıZ KıBRıS DEĞIL. SIZIN DAVANıZ CÜZDANLARıNıZ, BANKA HESAPLARıNıZ, O HESAPLARA AKAN KIRLI PARALAR   21:04   CHP`LI ZEYBEK: KANAL İSTANBUL PROJESI, SADECE ÇEVRESEL BIR FELAKET DEĞIL, AYNı ZAMANDA SOSYAL VE EKONOMIK BIR YıKıMDıR   20:34   ÖZGÜR ÖZEL EV HAPSINDEKI GAZETECI İSMAIL SAYMAZ`ı ZIYARET ETTI   20:07   TUTUKLU ÖĞRENCILER IÇIN ANKARA`DA PROTESTO…”ARKADAŞLARıMıZıN SERBEST BıRAKıLMASı IÇIN MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞIZ”   19:59   CHP`LI UZGEL`DEN İTALYA BAŞBAKANı MELONI`NIN "İTALYA`YA TÜRKIYE KAYNAKLı GÖÇ HAREKETI SıFıRA INDI" AÇıKLAMASı NEDENIYLE ERDOĞAN`A TEPKI   19:45   TGC`NIN 48`INCI GENEL KURULU`NUN ILK GÜNÜ TAMAMLANDı: MUNYAR YENIDEN ADAY   19:42   TBMM KİT KOMISYONU`NDA `NADIR TOPRAK ELEMENTLERI` GÜNDEME GELDI... "NADIR TOPRAK ELEMENTLERI REZERVINI ADETA ALTıN TEPSIDE SUNUYORSUNUZ"   18:44   CHP GENÇLIK KOLLARı İL BAŞKANLARı SILIVRI`DE... "MÜCADELEMIZDEN BIR ADıM GERI ATMAYACAĞıZ"   18:35   ŞIRKET YETKILISININ İSKİ`YE GELDIĞI GÖRÜNTÜLER ORTAYA ÇıKTı   18:01   TBMM GENEL KURULU... TURHAN ÇÖMEZ: "BIZ BURADA HER GÜN KAVGA EDERKEN ÇOCUKLAR ÖLÜYOR, SUÇA SÜRÜKLENIYOR, CINSEL ISTISMARA UĞRUYOR"   17:55   ÖZGÜR ÖZEL: “BIR ÜLKEDE, BIR SIYASETÇIYE SERT TUTUMUNDAN DOLAYı ‘DIKTATÖR` DENILEMIYORSA ORASı DIKTATÖRLÜKTÜR”   17:49   ANKARA`DA SOKAK HAYVANLARıNı EVINDE ÖLDÜREN DOKTOR MUHAMMET MUSTAFA DUMAN TUTUKLANDı   17:33   ÜNIVERSITE ÖĞRENCISI EREN ÜNER: “DEĞIL 6 SAAT, 6 SENE IŞKENCE GÖRSEM DE MÜCADELEYE SONUNA KADAR DEVAM EDECEĞIM”   17:29   DENIZ YAVUZYıLMAZ`DAN HEYELAN AÇıKLAMASı: ``23 YıLDıR YÜRÜTÜLEN RANTÇı POLITIKALARLA BUGÜN YAŞADıĞıMıZ EKOLOJIK FELAKETLERIN TAŞLARı DÖŞENDI``   17:25   ŞAFAK BAŞA`NıN AVUKATı RUŞEN GÜLTEKIN: “MÜVEKKILIMIN PıHTı ATMA, KALP KRIZI GEÇIRME VE MIDE KANAMASı RISKI MEVCUTTUR”   16:43   İBB`DEN ``BEYKOZ`DAKI BIR REZIDANSTA LÜKS ARAÇLAR SAKLANDı`` IDDIASıNA YANıT: ``BU ARAÇLARıN YER ALDıĞı GARAJıN, LÜKS OTOMOBIL MERAKLıLARı TARAFıNDAN ORTAK KULLANıLAN BIR ALAN OLDUĞU BILINMEKTEDIR``   16:33   TKP`DEN 1 MAYıS AÇıKLAMASı: "GÖZALTıNA ALıNANLAR DERHAL SERBEST BıRAKıLMALıDıR"   16:19   ÖZGÜR ÖZEL: “A, B, C, Z PLANıMıZ EKREM İMAMOĞLU`NUN CUMHURBAŞKANı ADAYLıĞıDıR. NOKTA”   16:17   1 MAYıS`TA BEŞIKTAŞ, SARAÇHANE VE ŞIŞLI`DEN TAKSIM`E YÜRÜYÜŞ ÇAĞRıSı...  
 
     
 
 
image

Okunma : 236  Tarih : 29.04.2025  E-Mail : fatihberkil@hotmail.com

 
Ramazan KARA

Kanal İstanbul ve Montrö Boğazlar Sözleşmesi

KANAL İSTANBUL ve MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ
  Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ne göre "Boğazlar, Türkiye Cumhuriyeti'nin kontrolünde ve Savaş gemileri, Karadeniz'de kalamıyor" Bu hüküm -güvenlik yönünden-  en çok, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Rusya'nın işine yarıyor.
  O nedenle Sovyetler Birliği, Montrö Boğazlar Sözleşmesi imzalanmadan önce "Boğazların kontrolünü, Türkiye Cumhuriyeti sağlayacaktır" diye özetleyebileceğim en önemli maddesinin kabul edilmesi için bizden yana tavır almıştır.
  Kanal İstanbul veya daha farklı bir nedenle; Montrö Boğazlar Sözleşmesini, tartışmaya açar veya açtırırsak Rusya, karşımızda yer alabilir.
  Hem o zamanki Sovyetler Birliği dağıldığı, hem de Sovyetler Birliği'nden ayrılan Ukrayna ve Gürcistan'ın ABD ile olan sıcak ilişkileri olduğu için Rusya, yeni bir pozisyon almak durumunda kalacaktır çünkü.
  Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerden Ukrayna'nın 1756, Türkiye'nin 1700, Rusya'nın 421, Gürcistan'ın 322 kilometre sınırı olduğunu bilen herkesin bana hak vereceğini sanıyorum.
  Montrö Boğazlar Sözleşmesinin, anlam ve önemini bilmeden tartışmak, son modamız oldu.
  Bildiğiniz gibi -birkaç gün önce- emekli 104 amiral "Kanal İstanbul, Montrö Boğazlar Sözleşmesi ve Sarıklı Amiral ile ilgili" bir bildiri yayınladı.
  O günlerde; amirallerden birkaçı gözaltına alınıp soruşturma başlatıldığı için, bir şey yazmamaya özen gösterdim.
  Dava, tutuklama olmadan süreceği için bugün -kısa kısa da olsa, bir şeyler yazacağım.
  Sayın Cemil Çiçek'in "Tekkeye giden amiral" ile ilgili olarak söylemiş olduğu "15 Temmuz ve FETÖ sürecinden sonra gerekli dersleri çıkaramadık" diye özetlenebilecek sözlerini çok önemsiyorum.
  Darısı, sorumluluk makamında bulunanların da önemsemesine...
  Devletimizin -Belediye başkanı, Bakanlık ve Siyasi Parti Genel Başkanlığı gibi- önemli makamlarında bulunmuş biri olan Sayın Murat Karayalçın'ın "Devlet Yatırım Programında, Kanal İstanbul diye bir proje yok. Biz -yıllardır- olmayan bir projeyi tartışıyoruz" sözünü de önemsiyorum.
  Dün yayınlanan yazımda aktardığım gibi; 26. Genelkurmay başkanı Sayın İlker Başbuğ ve Emekli Amiral Kuzey Deniz Saha eski komutanı Sayın Atilla Kıyat'ın, Kanal İstanbul hakkındaki sözlerini de önemsiyorum.
  Yadırgayarak önemsediğim "Cebimizden, hiç para çıkmadan yapılacak" diye açıklanan; Yol, Köprü, Hastane ve son olarak Kanal İstanbul gibi garanti verilerek yapılan ihaleler var.
  Garantili ihalelerin tamamı, devlet bütçesinde "Kara Delik" açtığı halde, Kanal İstanbul ihalesi için garanti verilecek olmasını anlayan var mı?
  Ben, anla(ya)madım.
  Garanti nedeniyle, devletin ödemek zorunda kaldığı parayla, garanti verilen hizmet birimlerinin daha fazlası -birkaç yıl sonra- yapılabilir çünkü.
  ABD ile Rusya arasındaki gerginlik, tırmanırken; Montrö'yü -kendi içimizde- tartışmak çok sakıncalıdır.
  Tartışmaya zemin hazırlayacak olan Kanal İstanbul gibi projeleri gündemde tutarak, neredeyse kamplara ayrılmak yerine özellikle, dış politikada -çok- doğru adımlar atmalıyız.
  Söz buraya gelmişken yazımı -bu konuda- birkaç ay önce, yazmış olduğum -küçük- bir metni paylaşarak bitirmek istiyorum.
  Türkiye Cumhuriyeti'nin, Ortadoğu'ya ağabeylik yapmasının yolu; İran, İsrail, Mısır ve Suriye ile -hem "Yurtta barış, Dünya'da Barış" ilkesinden vazgeçmeden, hem de karşılıklı güvene dayalı bir dış politika izleyerek- iyi geçinmesine bağlıdır.
  Böyle bir yol izlenmesi, Türkiye Cumhuriyetinin elini; Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya karşısında da güçlendirecektir.
  Dış politika, satranç oynamaya benzer ve iyi oynayan her zaman kazanır.
  Hiç gereği yokken, Montrö Boğazlar Sözleşmesini tartışmaya açmak; 1774 tarihli Küçük Kaynarca ve 1920 tarihli Sevr Antlaşmalarını gündeme getirmenin önünü de açar çünkü.(14.04.2021) 




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz :

Güvenlik Kodu : Güvenlik Kodu
Kod :

 



  GÜNCEL HABERLER

 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA