12 Haziran 2024 Çarşamba

18:29   İLIÇ`TE 2021`DE KAPASITE ARTıŞı IÇIN BAŞVURAN ŞIRKET, BILIRKIŞI RAPORUNU BEKLEMEDEN ÇALıŞMAYA DEVAM ETMIŞ   18:22   CHP MANISA MILLETVEKILI BAKıRLıOĞLU: "ÇIFTÇININ BORÇLARı FAIZSIZ ÖTELENSIN"   17:48   MARMARIS`TE SINPAŞ`A DANıŞTAY ENGELI   17:45   ERDOĞAN-ÖZEL GÖRÜŞMESI SONA ERDI   17:15   TELEFERIK KAZASı NEDENIYLE TUTUKLANAN KEPEZ BELEDIYE BAŞKANı MESUT KOCAGÖZ`ÜN TAHLIYESINE KARAR VERILDI   16:34   ERDOĞAN - ÖZEL GÖRÜŞMESINDEN ILK GÖRÜNTÜLER   16:09   ERDOĞAN-ÖZEL GÖRÜŞMESI BAŞLADı   16:01   YANGıN RISKI TAŞıYAN 27 ILDE ORMANLARA GIRIŞ YASAĞı   15:33   TOROSLAR BELEDIYESININ YÜZME KURSLARı, 16 TEMMUZ’DA BAŞLıYOR   15:19   CHP GRUP BAŞKANVEKILI EMIR: "DEVLET BAHÇELI ÖNCE KENDINE BAKSıN SONRA KUVAYıMILLIYE`DEN GÜCÜNÜ ALAN CHP`YE DIL UZATSıN"   14:59   DEM PARTI EŞ GENEL BAŞKANı HATIMOĞULLARı`NDAN, DEM PARTILI AYDENIZ`I HEDEF GÖSTEREN BAHÇELI`YE: "O CIĞERI YE SONRA BU KARANLıK ILIŞKILERI ÇıK ANLAT BAKALıM CESARETIN VARSA"   13:44   TARSUS BELEDIYESI’NDEN KAPSAMLı TEMIZLIK ÇALıŞMASı   13:40   KREDI KARTı VE KREDI BORÇLUSU 783 BIN 654 KIŞI YASAL TAKIP ALTıNDA...   12:47   AYŞE ATEŞ MILLI YOL PARTISI ZIYARETINI İPTAL ETTI...    12:44   HAVA SıCAKLıKLARı YÜKSELIYOR...   12:37   MÜCELLA YAPıCı VE KıZıNı ÇıPLAK ARAMAYA MARUZ BıRAKAN İKI POLISIN CEZALANDıRıLMASı TALEP EDILDI   11:50   AKDENIZ BELEDIYESI EŞ BAŞKAN SARıYıLDıZ; “KAYYıM UYGULAMASı, NEREDE OLURSA OLSUN HUKUKSUZ BIR REJIMDIR”   11:07   ÖĞRETMENLERIN İLLER ARASı ATAMA SONUÇLARı AÇıKLANDı   11:02   EMEKLI, BAYRAMı BURUK KARŞıLıYOR...   10:27   EGE DENIZI`NDE 4 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM  
 
     
 
 
image

Okunma : 65548  Tarih : 19.06.2020  E-Mail : 

 
Semih Birol  Güner

Hukukçu Gözüyle Çoklu Baro (2)

 Geçen yazımızda, tüm dertlerimiz bitmiş gibi, iktidarın, baroların yapısına ve seçimlerine ilişkin düzenleme yapma ihtiyacının asıl nedenine değinmiştik.

Ezcümle, siyasal iktidarın, yasayla barolara verilmiş bulunan hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını koruma/savunma görevinden rahatsız olduğunu anlatmaya çalışmıştık.

Ülkemizde özde değil sözde başkanlık sistemine geçilmiş ve fiili anayasasızlık süreci ile adımları önemli ölçüde gerçekleşmiş bulunmaktadır.

Elbette bir anayasamız var ancak artık hukukun üstünlüğünün hakim olduğu, çoğulcu, demokratik, adil ve anayasal (anayasalı değil) bir devletten bahsetmek maalesef zor.

Fiili anayasasızlık sürecinin hızlandırıldığı 2010 yılından bu yana ülkemizde yargı bağımsızlığı ve bu bağımsızlığın asıl belirtisi olan hâkim teminatı kavram ve uygulaması neredeyse yok edilmiş, demokratik başkanlık sistemlerinde mutlak surette bulunması gereken check and balance (kontrol ve denge) tamamen ortadan kaldırılmıştır.

Hâkimler Savcılar Kurulu mevcut yapısı ile olsa olsa sözde bağımsızdır ve merkezileşme/otoriterleşme eğilimi gösteren her iktidarı hukuk eli ile kontrol edip sınırlayacak olan Anayasa Mahkemesi de önemli ölçüde etkisizleştirilmiştir.

Millet Meclisimizin yasama (hukuk yapma) görevi yanında denetim görevleri de önemli ölçüde tırpanlanmış, yurttaşın iradesinin asıl tecelligahı olan TBMM yetkisizleştirilmiştir.

Kontrolsüz kalan üstünlerin hukukuna itiraz eden çok az kurum ve kuruluş kalmış, bunlarda da başat rolü barolar üstlenmiş ve esasen barolar siyasal muhalefet değil hukuk ve anayasal düzen arayan kurumlar iken elbette dörtnala ilerleyen anayasasızlaştırma sürecinde, kendilerine tahammül gösterilemez olmuştur.

İktidarın tezi şu: Baroların seçim sistemlerinde arızalar ve yapılarında tek seslilik var. Bu tezin yanlış olduğunu geçen yazımda anlatmaya çalışmıştım.

İktidar, özellikle büyük baroların Türkiye Barolar Birliği’ndeki temsilde ezici bir üstünlüğü olduğunu söylüyor ki tek doğru tespit bu! Bu husus çözüm ister mi? Bana göre evet.. Ama çözüm, bu kurumları yanıltıcı tartışmaların ortasına atarak, bölmek, parçalamak ve etkisizleştirmek mi olmalı?

Naçizane önerim şudur:

Bir baro, avukat mevcudu itibarıyla çok büyümüş ise hem hizmet gereklerini layıkınca yerine getirmesi ve hem de çok merkezileşen büyük güçlerin tabiatları gereği antidemokratikleşme eğilimi gösterebilmeleri nedenleriyle, örneğin özellikle 3 büyük il ve baro olan İstanbul, Ankara ve İzmir Barolarında o ilin yargı çevresinde bulunan ve Adalet Bakanlığınca teşkil edilmiş olan adli yargı adalet komisyonlarının kurulu olduğu bölgelerde eğer avukat mevcudu (adres itibarıyla) 1000’i geçiyorsa, orada müstakil baroların kurulmasıdır.

Barolarda, temsilde adaleti sağlamak kolay.

Zor olan kontrol ve dengenin sağlandığı, hukukun üstünlüğü ve adil yargılamanın tesis edildiği, siyasal temsilde adalete hizmet eden demokratik siyasal adımların atılmasıdır.

Sen, Siyasal Partiler Kanununa bak, siyasetin finansmanı sorununa bak, lider sultasına bak, seçim barajlarına bak, etkisizleşen yasama faaliyeti ve yasama denetimine bak, iktidar erkinin iyice merkezileşmesi sorununa bak, parti devleti tehlikesine bak, demokrasi liginden niye düştüğüne iyice (bir) bak..

ANAYASAL DENETİMİ GÜÇLENDİR, GÜN IŞIĞINDA BİR YÖNETİM YAP, GERİSİ GELİR…

Yargıç teminatı ve gerçek bir yargı bağımsızlığı olmayan Türkiye adalet sisteminde, numaralı barolara göre, çeşitli korku, kaygı veya mensubiyet bağlarıyla, bin bir numara çekmesi muhtemel bir adalet kadrosu sadece baroları ve adalet mekanizmasının kendisini değil çok kısa vadede devleti de çökertir.

Bu yazı için son söz: Siyasi kaygılarla baroları bölen, bölücünün daniskasıdır.




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz :

Güvenlik Kodu : Güvenlik Kodu
Kod :

 




 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2024 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA