24 Mayıs 2024 Cuma

16:36   CHP`LI ALI MAHIR BAŞARıR, RIZE`DEN İKTIDARA SESLENDI   15:27   EŞ BAŞKAN SARıYıLDıZ, ÜNIVERSITE SıNAVıNA GIRECEK ÖĞRENCILERIN HEYECANıNA ORTAK OLDU   15:11   HAYVANSEVERLERDEN TBMM ÖNÜNDEN TEPKI...    14:43   ÖZGÜR ÖZEL-MUSTAFA DESTICI GÖRÜŞMESI....    14:41   TÜRKER ATEŞ`TEN SOKAK HAYVANLARı DÜZENLEMESI İÇIN HÜKÜMETE ÇAĞRı   14:02   MERKEZ BANKASı, YÜZDE 50 OLAN POLITIKA FAIZINI SABIT TUTTU   13:49   GÜLÜSTAN KıLıÇ KOÇYIĞIT 9. YARGı PAKETI`NDEKI `ETKI AJANLıĞı`Nı ELEŞTIRDI   12:46   MHP MERSIN MILLETVEKILI DR. LEVENT UYSAL: "TROL HESAPLARLA MÜCADELEDE HUKUKI DÜZENLEME ŞART"   12:41   CHP`LI TAŞCıER: "ONURLU YAŞAM IÇIN TÜM EMEKLILERIMIZI VE EMEKÇILERIMIZI 26 MAYıS`TA ANKARA`YA BEKLIYORUZ"   11:54   ANADOLU MAHALLESI SAKINLERININ 3 AYDıR SÜREN MAĞDURIYETI ORTADAN KALKTı   11:12   MERSIN BÜYÜKŞEHIR, ETIK HAFTASı ETKINLIKLERINI BAŞLATTı   10:39   EMEKLILERDEN BAKAN IŞıKHAN`ıN ``KYK YURDUNDA ÜCRETSIZ TATIL`` MÜJDESINE TEPKI: BEN DAHA ANKARA`DAN BAŞKA BIR YERE GITMEDIM. ORADA NE YIYECEĞIZ? HANI PARA?   10:35   CHP`LI İLGEZDI: "SON 11 YıLDA EN AZ 2 BIN 500 GENCIMIZ IŞ CINAYETINE KURBAN GITTI"   10:32   HUKUKÇULAR DEVREDE: ANKARA BAROSU 9.YARGı PAKETI`NDEKI “ETKI AJANLıĞı" SUÇLAMASıNıN SAKıNCALARıNA YÖNELIK ÇALıŞMA YÜRÜTECEK   10:11   BURHANETTIN BULUT`TAN CHP`NIN EMEKLI MITINGINE ÇAĞRı: "İÇINDE BULUNDUKLARı DURUMA ITIRAZ EDEN EMEKLILER VE BU KONUDA HASSASIYET YAŞAYAN HERKESI BU MITINGE DAVET EDIYORUZ"   10:10   AYHAN BARUT: "ÜLKEMIZE YÖNELIK ÖRTÜLÜ VIZE AMBARGOSUNA KAYıTSıZ KALAN AKP IKTIDARıNı KıNıYORUZ"   10:03   DEVA PARTISI GENEL BAŞKANı ALI BABACAN ÇIN`E GIDIYOR   10:02   TEOMAN, CUMARTESI ANNELERI`NIN EYLEMININ 1000. HAFTASı IÇIN SÖYLEDI: "BENIM ANNEM CUMARTESI"   09:42   METEOROLOJI`DEN 7 IL IÇIN YEREL KUVVETLI YAĞıŞ UYARıSı   09:23   MSB: PIYADE SÖZLEŞMELI ER VEDAT ZORBA ŞEHIT OLDU  
 
     
 
 
image

Okunma : 86605  Tarih : 28.2.2017  E-Mail : bilgi@mersinerji.com

 
Seyrani SOLUGAN

Basının bayramını kutlasanız ne olur kutlamasanız ne olur..

Gazetenin satışı yayınlanan mesajdan daha düşükse?...

Sabah sabah mail kutumuzu açtığımızda bizi ‘10 Ocak Basın Bayramını’ kutlama mesajları karşıladı. Meğerse ne

kadar sevilip önemseniyormuşuz da haberimiz yokmuş. Ama yayınlanan kutlama mesajı sayısı gazetenin satış

adedinden fazla ise ne yapacağız. Yani sizi önemseyip kutlama mesajı gönderen zevat eline bir tane yerel gazete

dahi almıyorsa bunu neye yormak lazım.

Basının bayramını kutlayın kutlamasına da Allah rızası için elinize alın bir tane yerel gazete okuyun. Vallahi ona

vereceğiniz 25 kuruşta değiliz. Bari eliniz bir gazete kağıdına değsin. Sonra tüm yerel gazetelerin satış rakamının

toplamı Mersin İmece kadar etmiyorsa, yerel basının gücünü hangi mertebeye yerleştirmek gerekiyor.

* * *

Ben bu mesaj gönderenlerin samimiyetine de inanamıyorum artık.

“Tüm dünyanın ilgisinin ve odağının İlimizde olmasında Kentimizin gerçekleştirdiği başarılar kadar şüphesiz

basınımızın da bir o kadar gayreti ve çabası vardır. İşte bu durum, basınımızın Akdeniz’in incisi olan İlimizin

gelişime ne kadar katkı koyduğunun en açık bir göstergesidir” şeklinde mesaj göndermiş ya bir büyüğümüz. Buna

karşılık o üst kurumda basına gösterilen muamele bunu yansıtmıyor mu? Basının haber alma ve verme hakkı var

ama çağırdığınız muhabire gösterdiğiniz tavra ne demeli.

Çalışanlardan yana bir şikayet yok, ancak kapıda sizi karşılayan özel kalem ancak Beyaz Saray’da

uygulanabilecek bir protokol uyguluyor. Bekleme salonundan sizi kaldırıyor 1,5 metrekarelik küçük bir dehlize. Eğer

gelen konuk önemliyse doğal olarak gelen muhabirde çok oluyor. Sonra asansör büyüklüğündeki bu odacıkta

metrekareye düşen insan sayısını hesaplıyorsunuz.

Dakikalar uzadıkça dar nefes alamaz hale geliyorsunuz. Sonra o ‘yüce!’ makama girmeye hazırlanan muhabir

topluluğundan ‘Kim yedi lan sabah sabah sarımsaklı yemeği’, ‘Lan kardeşim osurmayın bari’

Mersin’i yakından ilgilendiren hayati konunun açıklamasına böyle muhabbetlerle giriyoruz. Nihayet içerdesiniz. O

sıkış tıkışlıktan sonra hoş ve ferah odaya girince insanın hemen yere uzanıp toprağı öpesi geliyor ama neyse ki

her yer beton olduğu için bu isteğinizi çabuk yeniyorsunuz.

Fotoğraflar çekiliyor, açıklamalar yapılıyor. Siz gelen konukları bulmuş olmanın verdiği heyecanla gündemle ilgili

soru sormaya çalışıyorsunuz ki haberiniz de renklensin halkın haber alma hakkı da genişlesin.

Ama ne mümkün sevgili özel kalemin size kapıyı gösteren teşekkür nidası ile karşılaşıyorsunuz.

‘Bir sorum olacaktı’

‘Teşekkür ederim’

 ‘Ama soru…’

‘Arkadaşım teşekkür ederim’

Doğal olarak sizde ‘mesleğini en iyi şekilde yapmaya çalışırken terörist muamelesi’ görmemek için teşekkür edilen

kapıya doğru gidiyorsunuz.

* * *

Bu yaklaşım artık alışkanlık haline gelince bende bu yüce makama gitmemeye başladım. Aylardır da ya hiç davete

icabet etmiyoruz ya da bir stajyer muhabir gönderip geçiştiriyoruz. Ama muhabirlik dürtüsü ile Organize Sanayi

Bölgesi’nde toplantı yapılacağı haberine icabet ettim. Gördüm ki muhabir olarak tek başınayım arabada. Birde

köşe yazarı var ama o onur konuğu muamelesi görüyor.

‘Arkadaşlar bu neyin işbirliği’

‘Bende bilmiyorum gidice öğreniriz’

Yani gidenlerin tamamı ne olduğundan bihaber. Sabah 9:00’da başlayan haber maceramız 11:00’a doğru en üst

makamın gelmesiyle bir aşama kaydetti. Üst makam konuştu. ‘Oh ne güzel işbirliği’

Taraflar konuştu: ‘evet çok güzel’

İyice kıllandınız ve meraklandınız! ‘iyide kardeşim nedir bu işbirliği’ konuşmalar bitsin sorar öğrenirsiniz. En

azından böyle umut ediyorsunuz. 40 kilometre gelip de bu işbirliğinin evlilik mi olacağı yoksa flörtte mi kalacağı,

yada dost hayatı ile devam edeceğini elbette öğrenmeden gitmek olmaz.

Aaa! yine o bildik ses burada da var.

‘Arkadaşlar teşekkür ederiz’

İyide kardeşim sen bana niye teşekkür ediyorsun ki.

Sorumu sorayım cevabını alayım gerekirse teşekkürü ben ederim.

Aaa! Olur mu ben teşekkür edeyim sen münasip bir yerde kullan. Ama dışarıda kullan.

40 kilometre gidiş, 40’ta dönüş 80 kilometre. Sen devletin imkanları ile sadece 1 tane muhabire koskoca arabayı

tahsis et. Sonra toplantının neye işbirliği sağladığını bilmeden teşekkür et dışarı çıkar. Çıktık ama o köşe yazarı

arkadaş içerde kaldı. Özel kalemimiz nedense ona teşekkür etmedi. Oda yediremedi teşekkür edilmemeyi

çıkmayarak tavır koydu. Yada Üst büyüğümüzün yerel basından gizlediği ama yazarımızdan gizlemediği şeyler

konuşuldu içerde.

* * *

Yok sandığınız gibi değil dayılanmadım. Çıktım arabaya oturdum bekliyorum.

‘Neyi bekliyoruz’

‘Efendim üstümüz Cuma namazını OSB’de kılacakmış. Onu bekleyeceğiz’

‘İyide namazı kılıp sevabını alan o ben niye bekliyorum’

 ‘Emir öyle arabayı kaldıramayız’

‘Kimin emri’

‘Özel kalemin emri’

Alın size bir kriz daha. Üstelik karşınızda teşekkür edecek bir muhatap bile yok. 80 kilometre gidip de haberden

bihaber dönüyor olmanız bir yana ‘üst’ümüzün sevabına 2 saat daha bekleyeceksiniz.

Neyse ki özel kriz çözüldü de erkenden ve tek başıma devletin bütçesinden işyerime dönebildim.

* * *

Şimdi böyle bir zihniyet benim bayramımı kutlasa ne olur kutlamasa ne olur. Aynen bayiye gidip de 25 kuruş ödeyip

gazete almayan zevatınki gibi.




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz :

Güvenlik Kodu : Güvenlik Kodu
Kod :

 




 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2024 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA