Okulların açılmasına kısa bir süre kala yeni müfredat ile ilgili haberler çok dikkatimi çekti ben de biraz incelemek istedim.
Önce evrimi teorisini yeni müfredattan çıkarttılar. Cihat kavramını eklediler.
Kadınların kocalarına itaat etmesi ibadettir, ateistle yapılan evliliklerin yasak olduğu, Mustafa Kemal ATATÜRK’ e daha az verilmesi, genç yaşta evliliklerin ‘’örf’’ kapsamında olması, depremin Allah’ın kullarını imtihan etmesi olarak anlatmışlar. Bir de Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın açıklaması her zaman olduğu gibi akepelilerin bu halkın zekasıyla alay eder nitelikte olduğunu görüyoruz. Neymiş efendim ‘’YAPILMIŞ EN DEMOKRATİK, EN BİLİMSEL, EN ÇAĞDAŞ MÜFREDATMIŞ’’ ya sayın bakan demokrasinin, bilimselliğin, çağdaşlığın ne olduğunu galiba bilmiyorsunuz. Bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıp bu kavramları öğrenin diyesi geliyor insanın ama diyemiyorum.
Bu müfredatı uygulayarak ülkeyi ileri götüreceğine inanmak tek cümleyle hayal dünyasında yaşamaktır. Böyle saçma sapan müfredat olmaz kardeşim. Çocukların aklına barışı sokmak için çaba harcayacağına, cihatla savaşı sokuyorsun. Bilimsellikten uzaklaşıyorsun. Allah vergisi diyorsun. Genç yaşta ( Genç yaş dedikleri çocuk yaşı ) evliliği normal bir şey olarak gösteriyorsun. Kadın erkek eşitliğini hiçe sayıyorsun. 2023 yılında Dünya’nın en büyük 10 ekonomisi içine gireceğiz diyenler masal görüyor olmalı. Bu müfredatı okutacağımız çocuklar bizi nasıl Dünya’nın en büyük 10 ekonomisi içine sokacak merak ediyorum.
Mustafa Kemal ATATÜRK için ayrı bir paragraf açmak istiyorum. Ulu önder bilimsel eğitim için çok radikal kararlar almış, Harf devrimini gerçekleştirerek okuma yazma oranını arttırılmasını sağlamış. Bir geometri kitabı yazmış. İlim ve fenden başka yol gösterici aramak gaflettir delalettir demiş. Eğer bir gün bilim ve benim sözlerim ters düşerse bilimi seçin demiş. Bir liderden. Eğer bir gün bilim ve benim sözlerim ters düşerse benimkini seçin diyecek birinin ülkeyi yönetmesi noktasına geldik. Nereden nereye dedirtiyor.
Bu müfredata öğretmenlerin velilerin, bu ülkeyi seven herkesin itiraz etmesi gerekiyor. Bilerek geriye giden tek ülkeyiz. Çağdaşlıktan uzaklaşıp geri kalmışlığa koşarak giden bir ülke haline geliyoruz. 1960’larda bu ülke verdiği eğitimle dünya çapında bir bilim insanı yetiştirdi. O bilim insanı Nobel Kimya Ödülünü aldı. Köy enstitülerinden çıkan öğretmenler bu ülkenin önünü açtı ışık oldu o dönemlerde bile daha bilimsel eğitim veriliyordu. Eğitim sistemini yapboza çevirdikleri yetmez gibi uygulanacak yeni müfredatla da itaatkar, sorgulamayan ve hatta düşünmeyen bir nesil yetiştirmek istiyorlar bunu isteyenlere susup oturacak halimiz yok. Bağırın avazınız çıktığı kadar. Laik, bilimsel eğitim istiyoruz.
YAŞASIN LAİK, BİLİMSEL EĞİTİM.