27 Haziran 2024 Perşembe

22:26   SAĞLıK BAKANLıĞı, TBMM İNSAN HAKLARıNı İNCELEME KOMISYONU`NDA SUNUM YAPTı, IKTIDAR VE MUHALEFET MILLETVEKILLERI ARASıNDA `TUTUKLU-TUTSAK` TARTıŞMASı YAŞANDı   22:21   CENGIZ ÇANDAR`DAN IKTIDARA YANGıN TEPKISI: ``CUMHURBAŞKANı `ANıZ` DEMIŞ BITIRMIŞ OLAYı, ADLI MAKAMLAR NEYIN TAHKIKATıNı YAPACAKLAR``   22:16   DP`LI SALIH UZUN: "ALI ERBAŞ VE YUSUF TEKIN VARKEN TÜRKIYE`DE ATEIZM DERNEĞINE IHTIYAÇ YOK"   21:15   2024 AVRUPA ŞAMPIYONASı`NDA ROMANYA VE BELÇIKA SON 16 TURUNDA   21:14   KRIPTO DÜZENLEMESI TBMM GENEL KURULU`NDA KABUL EDILDI   20:46   10 EKIM GAR KATLIAMı DAVASıNDA KARAR DURUŞMASı SANıK AVUKATLARıNıN GELMEMESI NEDENIYLE 1 TEMMUZ`A ERTELENDI   20:23   KEMAL KıLıÇDAROĞLU, TBMM BAŞKANVEKILI GÜLIZAR BIÇER KARACA`Yı TEDAVI GÖRDÜĞÜ HASTANEDE ZIYARET ETTI   20:20   ÖĞRETMENLIK MESLEĞI KANUN TEKLIFI: MÜFETTIŞLERCE YETERSIZ BULUNAN ÖĞRETMENLER, ADAY ÖĞRETMENLER VE YÖNETICI ADAYLARı MILLI EĞITIM AKADEMISI`NDE EĞITIME ALıNACAK   19:29   TİP GENEL BAŞKANı ERKAN BAŞ: "ASGARI ÜCRETE TEMMUZDA ARA ZAM YAPıLMASı BIR ZORUNLULUKTUR"   18:19   10 EKIM GAR KATLIAMı DAVASı... MEHTAP SAKINCI`DEN MAHKEME HEYETINE: "VERECEĞINIZ KARAR ÖLÜRKEN EN AZıNDAN IÇINIZI RAHATLATACAK BIR KARAR OLSUN"   17:53   ÇANAKKALE AYVACıK`TA ORMAN YANGıNı   17:45   DEM PARTI`DEN KAYYıM UYGULAMASıNıN KALDıRıLMASı VE YERINE KAYYıM ATANAN BELEDIYE BAŞKANLARıNıN GÖREVE IADESI IÇIN KANUN TEKLIFI   17:37   SAADET PARTISI`NIN 30 HAZIRAN`DA YAPACAĞı OLAĞANÜSTÜ KONGREYI IPTAL ETTI... KONGRE OLAĞAN TARIHINDE YAPıLACAK   17:30   SUAT ÖZÇAĞDAŞ`TAN YUSUF TEKIN`E: “GEÇICI KORUMA STATÜSÜNDEKI KAÇ ÖĞRENCIYE OKULA GELMEDIKLERI HALDE NOT VERILMIŞ VE KARNE DÜZENLENMIŞTIR”   17:24   ZELIHA AKSAZ ŞAHBAZ: “DOĞU VE GÜNEYDOĞU`DAKI ILLERDE BIN KIŞIYE DÜŞEN HEKIM SAYıSı BIR”   16:57   SEVDA ERDAN KıLıÇ`TAN `KONAK BİLSEM` AÇıKLAMASı: "BIR OKULUN SADECE ÜÇÜNCÜ KATıNA HAPSETMEK AKP`NIN BILIM VE SANAT DÜŞMANLıĞıNıN YANSıMASıDıR"   16:49   TARSUS SU PARKı YOĞUN İLGIYLE YAZ SEZONUNU AÇTı   16:28   ÖMER FETHI GÜRER: “ASGARI ÜCRET MUTLAK SURETTE ARTTıRıLMALı”   15:58   SILIFKE BELEDIYE BAŞKANı TURGUT, CHP GENEL BAŞKANı ÖZEL`I ZIYARET ETTI    15:22   TBMM`DE MILLETVEKILLERI ŞANLıURFA`DA YAŞANAN ELEKTRIK KESINTILERINI PROTESTO ETTI  
 
     
   

BABACAN`DAN TTB BAŞKANI FİNCANCI AÇIKLAMASI: CUMHURBAŞKANINDAN YA DA KÜÇÜK ORTAĞINDAN SİNYAL BEKLEMEDEN YARGININ HAREKETE GEÇMESİ LAZIM. NİYE O KONUŞMALARDAN SONRA BU ADIM ATILDI? BU SİYASİDİR HUKUKİ DEĞİL


Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı`nın gözaltına alınmasına ilişkin; “Burada suç unsuru varsa zaten savcıların harekete geçmesi lazım, Cumhurbaşkanından ya da Cumhurbaşkanının küçük ortağından sinyal beklemeden yargının harekete geçmesi lazım. Niye o konuşmalardan sonra bu adım atıldı? Olayın özüne baktığımızda bunları ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirip de baktığınız da biz böylesine bir tutukluluk sürecine kadar gidecek hukuki bir zemin görmedik. Gözaltına alınmasını gerektiren sağlam bir hukuki gerekçe bizim arkadaşlar bulamadı. Cumhurbaşkanı kürsüden böyle bir şey ilan ediyorsa bu siyasidir hukuki değil” dedi.

 

Tarih : 27 Ekim 2022 Perşembe 01:19   Okunma : 280

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı`nın gözaltına alınmasına ilişkin; “Burada suç unsuru varsa zaten savcıların harekete geçmesi lazım, Cumhurbaşkanından ya da Cumhurbaşkanının küçük ortağından sinyal beklemeden yargının harekete geçmesi lazım. Niye o konuşmalardan sonra bu adım atıldı? Olayın özüne baktığımızda bunları ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirip de baktığınız da biz böylesine bir tutukluluk sürecine kadar gidecek hukuki bir zemin görmedik. Gözaltına alınmasını gerektiren sağlam bir hukuki gerekçe bizim arkadaşlar bulamadı. Cumhurbaşkanı kürsüden böyle bir şey ilan ediyorsa bu siyasidir hukuki değil” dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, bu akşam Habertürk TV`de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Babacan, özetle şunları söyledi:

“(TOGG ve Türkiye yüzyılı daveti): Şu ana kadar bize ulaşmış bir davet yok. Ancak tabii Türkiye`nin kendi yerli kapasitesini arttırması büyütmesi herkes gibi bizim de gurur duymamız gereken bir konu. Cumhuriyetin ikinci yüzyılına girerken ülkeyi yönetenlerin kapsayıcılık konusunda keşke farklı bir zihniyete sahip olsalardı diyoruz. Kutuplaştıran, ötekileştiren benden misin değil misin diye toplumu ikiye ayıran bir zihniyet, yazık, Türkiye böyle büyümez, kalkınmaz.

“İKTİDARIN EN KORKTUĞU, EN ÇOK ÇEKİNDİĞİ, KENDİSİ İÇİN EN BÜYÜK TEHDİT OLARAK GÖRDÜĞÜ PARTİ BİZİZ”

İktidarın en korktuğu, en çok çekindiği, kendisi için en büyük tehdit olarak gördüğü parti biziz. Bizim görünürlüğümüz olmaması için, hiç kimse duymaması için çok özel bir çaba var. Çünkü bizi bir kere gören, bir kere tanıyanların ciddi bir ilgisi oluşuyor. Duygusal bir şey de olabilir. Sayın Erdoğan`ın öyle bir şeyi de olabilir. Görmek istemiyor olabilir ama rüyalarında gördüğünden eminim, rüyalarına girdiğimizden eminim.

“YERLİ VE MİLLİ MANŞETLERİYLE BİR OTOMOBİLİ TANITMAK VE İTHAL PEK ÇOK GİRDİYİ ÖRTMEYE ÇALIŞMAK DÜRÜST BİR İLETİŞİM POLİTİKASI DEĞİL”

İletişimden yerli ve milliğe vurgu yapılınca ve ne kadarının bunun dışarından gelen parça, tasarım emeği ile yapıldığı da örtülmeye çalıştığında eleştiri konusu oluyor. Söyleyebilirler ‘biz yerli otomobil markası yapıyoruz` diyebilirler. Yerli ve milli manşetleriyle bir otomobili tanıtmak ve ithal, dışarıdan gelen pek çok girdiyi örtmeye çalışmak dürüst bir iletişim politikası değil.  

Taban eriyor. İktidara destek eriyor, kalanı biz nasıl koruruz diye düşünüyorlar. Bunlar boş çabalar. İktidar şikayet etme makamı değil çözüm makamıdır. AK Parti deyince bir kitleden bahsediyoruz, bu kitle zaman içerisinde çok değişti. 2002`deki teşkilat yapısı başka bugünkü yapı bambaşka. 2001`de bir demokrasi krizi vardı.

“BİZ ARTIK TAMAMEN HEDEFİMİZİ, YÖNÜMÜZÜ TÜRKİYE`NİN YARINLARINA ÇEVİRDİK”

Şu anda hukuk, demokrasi, özgürlük, ekonomik krizi yaşıyorsak 2001`de yaşıyorduk. O zaman 28 Şubat döneminin etkisi ağır şekilde devam ediyordu. O günkü generaller `bin sene sürecek` diyordu. 2001`de kriz geldi vurdu ülkeye. Biz artık tamamen hedefimizi, yönümüzü Türkiye`nin yarınlarına çevirdik. Şu andaki hükümet ne yapmış, ne etmiş ilgilenmiyoruz. Sonuçlarıyla mücadele ediyoruz. İnsan kaynağı erozyona uğradığı, istişare kültürünü terk etmiş bir yapı var karşımızda. 1 sene öncesine kadar hükümet ne yapacak diye soruyordu millet. Artık onu kimse sormuyor. Bize `seçimden sonra siz ne yapacaksınız?` diyorlar.

“CUMHURBAŞKANINDAN YA DA CUMHURBAŞKANININ KÜÇÜK ORTAĞINDAN SİNYAL BEKLEMEDEN YARGININ HAREKETE GEÇMESİ LAZIM. NİYE O KONUŞMALARDAN SONRA BU ADIM ATILDI”

(Şebnem Korur Fincancı`nın gözaltına alınması): Olayın özüne baktığımızda bunları ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirip de baktığınız da biz böylesine bir tutukluluk sürecine kadar gidecek hukuki bir zemin görmedik. Çok kuvvetli bir hukukçu ekibimiz var. Parti üyemiz olan 5 bin avukat var. İşin garip tarafı şu, önce Sayın Erdoğan`ın çıkıp bir yaylım ateşine tutması, arkasından Bahçeli`nin çıkıp benzerini yapması, ertesi gün de yargının adım atması, bu gerçekten de kabul edilebilecek bir şey değil. Burada suç unsuru varsa zaten savcıların harekete geçmesi lazım, Cumhurbaşkanından ya da Cumhurbaşkanının küçük ortağından sinyal beklemeden yargının harekete geçmesi lazım. Niye o konuşmalardan sonra bu adım atıldı? Bu insan yurtdışındaymış, gelmiş Türkiye`ye avukata gitmiş, ‘Biz ifade vermeye hazırız, evinde bekliyor` yok bir şov gerekiyor, polis baskınıyla evinden alınıp kameralar önünde götürmek şunlar bunlar. Bu siyasi iradenin derin izlerini taşıyan bir süreç.

“GÖZALTINA ALINMASINI GEREKTİREN SAĞLAM BİR HUKUKİ GEREKÇE BİZİM ARKADAŞLAR BULAMADI”

Gözaltına alınmasını gerektiren sağlam bir hukuki gerekçe bizim arkadaşlar bulamadı. Tutuklama olacak mı bilemiyoruz. Kaldı ki yurtdışındayken Türkiye`ye dönmüş. Normal bir süreç değil. Burada belli ki başka bir şey var, ‘haftanın düşmanı` panosu dedim ya, işte bugünün düşmanı panosuna Türk Tabipler Birliği Başkanını yazdılar. Oradaki ifadeleri benim savunmam söz konusu olmaz. Bir ülkenin Cumhurbaşkanı kürsüden böyle bir şey ilan ediyorsa bu siyasidir hukuki değil.

“ANKETLERE BAKARAK CUMHURBAŞKANI ADAYI BELİRLENMEZ”

(Cumhurbaşkanı Adayı): Diyoruz ki bütün bu çalışmalar bitecek aday ondan sonra. Ortak adayımız kazanır, hiç merak etmeyin. Anket diyorsunuz, insanlar konuşmuyor. 100 kişiye ulaşıyorsunuz anketi tamamlayan 2 kişi, 98 kişi konuşmuyor. Kolay değil bir insanın ‘Ben AK Parti`ye oy vermeyeceğim` demesi. Biz bunu sahada bizzat yaşıyoruz. Anketlere bakarak Cumhurbaşkanı adayı belirlenmez. Bir miktar ankette manipülasyon da görüyoruz. İlk turda bu seçimi kazanmalıyız, ikinci tura asla kalmamalı.

“SAYIN KILIÇDAROĞLU`NUN ÇABASINI SAMİMİ GÖRÜYORUZ”

(Kılıçdaroğlu`nun açıklamaları): Herkesin özgürlük alanıdır. Çıkar ben adayım, aday olmayacağım der. Herkes kendi partisiyle ilgili iddialarda bulunabilir. Ben de söyledim, altılı masada eğer ortak bir aday konusunda mutabakat olmazsa DEVA Partisi`nin Cumhurbaşkanı adayıyım dedim. Altı genel başkandan her birisi zaten doğal aday. En iyi adayı buluruz biz, hiç sorun yok. Ülkenin insan cevheri çok geniş. 85 milyonluk ülke. Sayın Kılıçdaroğlu`nun ‘benimle misiniz` parti içine, biz öyle okuduk, gayet doğal. CHP farklı bir süreç yaşıyor. Helalleşme süreci yaşıyor, 99 yıllık bir parti. Biz geçmişleriyle beraber otursak anlaşamayız, on dakikada masadan kalkarız, geçmişleriyle anlaşamayız. Helalleşme çabasını ben şöyle okuyorum; evet herkesin hatası olabilir ama o hatalardan biz ders aldık bambaşka bir Türkiye`ye doğru yürüyoruz, gelin Türkiye`nin yarınları için ortaklaşalım, yarınlarla ilgili beraber bir şeyler yapalım çabası olarak okuyoruz. Sayın Kılıçdaroğlu`nun çabasını samimi görüyoruz.

“130 MİLYAR DOLAR NEREDE DİYE SORUYORDUK YA O PARA NE KADAR OLDU BİLİYOR MUSUNUZ, 248 MİLYAR DOLAR OLDU”

Gelen dövizi tutmuyorlar, döviz ne yapıyorlar hemen Merkez Bankası`nın arkasından satıyorlar. Hani 130 milyar dolar nerede diye soruyorduk ya o para ne kadar oldu biliyor musunuz, 248 milyar dolar oldu. Sadece devletin dövizini de değil özel sektörün elindeki dövizleri de sattırmaya çalışıyorlar. Bankalara talimat gidiyor, parası olanlar dövizini bozdursunlar diye. Hazıra dağ dayanır mı? Şimdi bastırmaya çalıştıkları bir dönem var, seçime kadar gider mi belki gider bilemiyoruz.

“ŞU ANKİ İKTİDARIN DEVAMINI İSTEYEN ÜLKELER VAR. O ÜLKELERİN ÖZELLİKLE SEÇİME YAKIN DÖNEMDE AMA DEVAMINI İSTEYEN ÜLKELERİN SİCİLLERİ KABARIK”

Şu anki iktidarın devamını isteyen ülkeler var. O ülkelerin özellikle seçime yakın dönemde ama devamını isteyen ülkelerin sicilleri kabarık, başka ülkelerde açık müdahaleleriyle ilgili bir sürü şeyler yazılı, çizildi. Bu iktidarın devamını isteyenler var çükün ‘Ben bir kişiyle işimi götürürsem koskoca 85 milyona gerekirse diz çöktürebilirim` diyor. Borç alan emir alır. Rusya`ya gidiyorsunuz, ‘Benim param yok, doğal gaz geliyor ama galiba faturamı ödeyemeyeceğim biraz bana erteleme verir misiniz` diyor. Bizim kara kaşımıza, kara gözümüze mi o ertelemeyi yapacaklar.

“SİYASETÇİLERE SESLENİYORUM; ŞU KADINLARIN KILIĞINDAN, KIYAFETİNDEN ELİNİZİ ÇEKİN”

Ben buradan siyasetçilere sesleniyorum; şu kadınların kılığından, kıyafetinden elinizi çekin. Bu çözümün devamı ve ileride yapılmasıyla ilgili şeyler olabilir ama bunları seçime üç dakika kala yapmak doğru değil. Gerçek özgürlük adına, sadece başörtüsü özgürlüğü değil. İlla kutuplaştıracak, evet hayıra çevirecek işi. Gerginlik istiyor.”

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

  GÜNCEL HABERLER

 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2024 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA