DİLAN KUTLU
Kütahya İdare Mahkemesi, Simav`ın Örencik köyünde açılmak istenen altın madeni için verilen ‘ÇED olumlu` raporunun yürütmesini durdurdu. Örencik köylüleri, bu karara rağmen köydeki çalışmaların durmamasına tepki gösterdi. Köylü kadınlar, “Altın istemiyoruz, sağlık istiyoruz. Yollarımızı açın, yollarımız kapandı. Sularımız gitti. Depremde herkes köylere kaçtı. Biz nereye kaçalım, kaçacak yerimiz yok” diyerek taşeron firmaya isyan etti.
Kütahya İdare Mahkemesi, Simav`ın Örencik köyünde açılmak istenen altın ve gümüş madeni için verilen ‘ÇED olumlu` kararına karşı açılan davayı reddetmişti. Mahkeme, ret kararının Danıştay 6. Daire tarafından bozulması üzerine yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Konuyla ilgili olarak Kütahya Barosu`ndan yapılan açıklamada, “Simav Örencik, Tavşanlı Kavaklı, Avcılar köyündeki altın ve gümüş madeni ile ilgili olarak ÇED raporunun iptali davasında Danıştay 6. Daire tarafından verilen bozma kararı sonrası Kütahya İdare Mahkemesi ‘yürütmenin durdurulması` kararı verdi” denildi.
Türk, İngiliz, Kanadalı, Katarlı ve Yunan ortaklı Zenit Madencilik`in Türkiye`de iki önemli altın madeni projesi bulunuyor. Bu projelerden biri Balıkesir`in Sındırgı ilçesine bağlı Kızıltepe`de, diğeri ise Kütahya`nın Simav ilçesine bağlı Örencik köyünde.
Örencik`te köylülerin Zenit`e karşı mücadelesi 2019 yılından bu yana devam ediyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, köyde açılacak madenin ÇED dosyasını 8 Ekim 2021 tarihinde onayladı ve 28 Ekim 2021`de de Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi`yle köylülere ait arazilerin acele kamulaştırılmasına karar verildi. Köylüler, bu kararların iptali için de dava açtı.
YÜZLERCE AĞAÇ KESİLDİ, KÖYLÜLERİN ARAZİLERİNE BETON DÖKÜLDÜ
ÇED raporunda toplamda 2 bin 560 ağaç keseceğini belirten şirket, 30 Haziran`da ekili ve çevrili arazilere girerek 9 bin ağacı kesmek için işaretledi. Yüzlerce ağaç kesildi. Şirket, kamulaştırma kararı köylülerce yargıya taşınmasına karşın, 29 Temmuz`da arazilere beton döktü. Köyde açılacak maden için 17 Ağustos`ta yüzlerce ağaç kesildi. Şirket, 19 Aralık 2022`de de köylülerin tarım arazilerindeki meyve ağaçlarını kesti.
“ALTIN İSTEMİYORUZ, SAĞLIK İSTİYORUZ”
Köydeki tarım arazilerinde bir araya gelen kadınlar, taşeron firmanın mahkeme kararına rağmen bölgedeki çalışmalarını sürdürmesine tepki gösterdi. Hayvancılıkla geçinen köylüler, maden şirketinin meralarını tel çitlerle kapattığını, girmelerine izin vermediğini iddia etti.
Köylü kadınlar, “Altın istemiyoruz, sağlık istiyoruz. Yollarımızı açın, yollarımız kapandı. Sularımız gitti. Depremde herkes köylere kaçtı. Biz nereye kaçalım, kaçacak yerimiz yok” diyerek taşeron firmaya isyan etti.
"DEPREM BÖLGESİ BURASI, NEREYE GİDECEĞİZ"
Azime Sarıdoğan ise “Tarlalarımı vermeyeceğim. İçine gömüleceğim, yine de vermeyeceğim. Para almadık, pul almadık. Tarlalarımızı satmadık. Deprem bölgesi burası, biz nereye gideceğiz” dedi.
Bir başka köylü, “Köyün her yanını tellediler. Malımızı koyacak bir yerimiz yok” derken “Biz tarlalara vardığımız zaman, ‘Kamu malıdır, çıkın dışarı` diyorlar. Nereden kamulaşmış bu? Çıkarsınlar bilgileri, belgeleri. Tarlalarımızı talan ettiler” diye konuştu.
"YOLLARIMIZI KAPATTILAR, ÇİTLEDİLER"
Kamulaştırılan arazilerinden para almadıklarını söyleyen bir köylü, “Yollarımızı kapattılar, tellediler. Gidecek yerimiz kalmadı. Mallarımız damda (ahırda) duruyor” dedi.
"ÇEŞMELERİMİZİN ÜZERİNE TOPRAK YIĞDILAR"
Köylü Hasan Baysuğ ise “Bizim yollarımızı tamamen kapattılar. Biz mahsur kaldık, hiçbir tarafa çıkamıyoruz. Çeşmelerin üzerine toprak yığdılar, sular kesildi. Bu, hiçbir kanuna uymuyor. Biz hayvanlarla geçiniyoruz, tamamen kaldık biz. Büyüklerimiz buna bir el atsınlar” diye konuştu.
"KARARA UYMUYORLAR"
Maden şirketinin çalışmalarına karşı mücadele veren Seyfi Akçakaya, “Yol firması mahkeme kararına uymuyor. Biz, halk olarak burada toplandık. Bu şirketin yürütmeyi durdurma kararını uygulamasını bekliyoruz. Diğer taşeron firmalar karara uyarak bölgeyi terk etmiştir, ama bu sondaj şirketi... Bu karara uysunlar” dedi.
“BUNDAN SONRA ÇALIŞMALARINA DEVAM EDECEK OLURLARSA HER GÜN NÖBETİMİZİ TUTACAĞIZ”
Zenit Madencilik`in taşeron firmalarının bölgede çalışmalara devam etmesine tepki gösteren Mustafa Akçakaya ise “Danıştay, 23 Ocak`ta, daha önce yapılmış olan bilirkişi raporunu bozmuştu. 22 Şubat`ta da yürütmenin durdurulması talebimiz mahkeme tarafından kabul edildi ve idare mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bu karardan çok mutluyuz. Bu karar rağmen burada çalışmayı devam ettiren şirket var burada. 22 Şubat`tan itibaren çalışmayı devam ettiriyor. Hiçbir şekilde kanun tanımıyor. Biz, bunun acele gereğinin yapılmasını istiyoruz. Bu şirket, Zenit`in taşeronudur. Eğer bundan sonra çalışmalarına devam edecek olurlarsa burada her gün nöbetimizi tutacağız” diye konuştu.