Cumhuriyet Halk Partisi Mersin İl Başkanı Abdullah Özyiğit, iktidarı, depremin acısını yaşayanların yaralarını sarmamakla eleştirerek, “Felaketten ders çıkartmayan AKP hükümeti, deprem gerçeğinden uzak, tedbirler konusunda ise bihaberdir. 470 deprem alanının,400 tanesini ticari alana açarak tüccar mantığıyla hareket etti. ‘Özel iletişim vergisi’ için bugüne kadar 60 milyar lira para toplandı ve bu toplanan paralarla insanların, sorunları neden çözülmedi? Deprem kaderimiz değildir” dedi
Cumhuriyet Halk Partisi Mersin İl Başkanı Abdullah Özyiğit, 17 Ağustos depreminin 18. yılında; depremde yaşamını yitiren canları andı.
17 Ağustos 1999 tarihinde yüzyılın felaketinin yaşandığını anımsatan Özyiğit, “Marmara Depremi.17/Ağustos/1999. Gece 03.02. 7.4 şiddetinde başlayıp 45 saniyede, 50 bin ölüm, 125 bin yaralı, binlerce kayıp insan, can, yurttaş. 18 yıl önce bugün yüz yılın felaketini; yüreğimizde, vicdanımızda, hayatımızda, evimizde, yatağımızda, toprağımızda ülkemizde derin acıyla, hüzünle, korku ve panikle yaşadık. Dirimiz ölüm, ölümümüz yürek yarası, göz yaşı, hasretlik ve ayrılık oldu” ifadelerini kullandı..
AKP YARALARI SARMADI
18 yıl geçmesine rağmen AKP iktidarının yurttaşların acısını dindiremediğini, yarasını saramadığını kaydeden Özyiğit, bugüne kadar toplanan 60 milyarı hatırlatarak, şöyle devam etti:
“Yol, köprü projeleriyle yandaşlarına haksız, adaletsiz imkanlar yarattı. Halkın ihtiyaçlarını karşılamadı. Siyasi, ekonomik ve rant kaygısını, insan kaygısının önüne koydu. 470 deprem alanının,400 tanesini ticari alana açarak tüccar mantığıyla hareket etti. 17 Ağustos depremi sonrası hayatımıza (geçici) olarak giren ‘özel iletişim vergisi’ için bugüne kadar 60 milyar lira para toplandı ve bu toplanan paralarla insanların, sorunları neden çözülmedi? Kayıpları neden karşılanmadı? Bu paralar nerelere harcandı, kullanıldı? Nerelere yatırım ve inşaatlar, saraylar, köprüler, kimler tarafından ne şekilde yapıldı.”
DEPREM KADERİMİZ DEĞİLDİR
Depremin bir kader olmadığını vurgulayan Özyiğit, “Deprem bu ülke insanının kaderi değildir. Deprem kuşağında olan ülkemizin insanı daha ne kadar acı çekecek, gözyaşları dinmeyip yürek yaraları iyileşmeyecek. Ne zaman mutlu ve sağlıklı şekilde ömür sürecekler. Deprem, terör gibi ulusal bir sorunumuzdur. Ancak; bilimsel, doğru, kalıcı ve ortak akılla üretilecek projelerle çözüle bilinir. Yaşadığımız bu büyük acı ve felaketten ders çıkartmayan AKP hükümeti, deprem gerçeğinden uzak, tedbirler konusunda ise bihaberdir. Depremle yaşamaya değil, depreme karşı bilgili, gerekli, güvenli çalışmalarla ulusal düzeyde çözümlerle yaşaya biliriz. 18 yıl önce ve bütün deprem şehitlerimizi saygıyla anıyor, Allahtan rahmet, aile ve yakınlarına sabırlar diliyorum. Deprem kaderimiz değildir” dedi.