"Gadir Hum, Hz. Muhammed’ten sonra velayetin Hz. Ali’ye verildiğinin bizzat Hz. Muhammet tarafından ilan edildiği gündür. Bu nedenle inananlar için Gadir Hum en kutsal ve en büyük bayramlarından biridir.
Kardeşliğe daha çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde bayramlar bize fırsatlar sunmaktadır.
Laik ve demokratik Atatürk Cumhuriyeti’nin değerlerine sahip çıkmadığımız sürece nerelere sürükleneceğimiz canlı örneklerle yaşanmaktadır.
Yönetenlerin, savaş, kin ve nefret tohumları ektiği bir ortamda inadına barışı savunmak; inadına özgürlüğü, laikliği, demokrasiyi, eşitliği savunmak ve bu amaca öncülük etmek bizlerin üstlendiği en büyük görevdir. Çünkü çocuklarımızı kirli savaşlara kurban vermek istemiyoruz.
Yaşadığımız topraklarda yüz yıllarca bu önemli gün gizlenerek, saklanarak, korkarak kutlanmıştır. Ayrıca, ağırlıklı olarak Hatay, Adana ve Mersin’de yaşayan, milyonlarca Arap Alevisi, inancına göre ibadet edilmesi gereken bu günde çalışmak zorunda bırakılmıştır.
Toplumun bir kesiminin inancının gereklerini yerine getirmesi için her türlü yasal düzenleme yapılırken, diğer kesimlerinin ihtiyaçlarının yok sayılması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne, Anayasamızın eşitlik ilkesine ve hepsinden önemlisi insanlığa aykırıdır.
Bu düşüncelerle Gadir Hum Bayramını kutlar; barış, dostluk ve kardeşliğe vesile olması dileklerimle sevgi ve saygılar sunarım."