Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan için Mezitli`de yaptırılan anıtın açılışı, duygusal anlara sahne oldu. Cumhuriyet Halk Partisi 26. Dönem Milletvekili Serdal Kuyucuoğlu tarafından heykeltıraş Hamza Arslan`a yaptırılan anıtın açılışına, üç fidanın arkadaşları olan 68 kuşağının gençlik liderleri de katıldı.
Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan`ın desteğiyle Mezitli Fatih Parkı`na yerleştirilen anıtın açılışına, Başkan Tarhan`ın yanı sıra CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, geçmiş dönem milletvekilleri, Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, Mersin Sanayici ve İş İnsanları Derneği Başkanı Hasan Engin, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Ayhan Kızıltan, Meclis Başkanı Hamit İzol, DİSK Genel İş Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, Mersin Cemevi Başkanı Hasan Kılavuz, üç fidanın arkadaşları Ali Özcan, Gökalp Eren, Yaşar Yılmaz, Kaya Kahraman, İbrahim Çenet, Turhan Önalan, Hasan Kapıkıran, Eşref Erdem, İbrahim Özdiş, Mehmet Tüm, Ziya Yergök, Timuçin Savaş, belediye meclis üyeleri, siyasi parti temsilcileri mahalle muhtarları ve çok sayıda vatandaş katıldı.
ŞARKI VE MARŞLARA HEP BİR AĞIZDAN EŞLİK ETTİLER
3 devrimcinin idam edilmeleri sürecinin yer aldığı gazete kupürlerinin ve yaşamlarının farklı dönemlerinin yer aldığı fotoğraf sergisinin de açılışı yapıldı. Genç şairlerden Ezgi Övünç Yılmaz`ın, üç fidan adına yazdığı şiiri okuduğu açılışta, Mersinli sanatçı Silver Kesici ve orkestrası da şarkı ve marşlardan oluşan özel bir konser verdi. Açılışa katılanlar, Kesici`nin şarkılarına hep bir ağızdan eşlik etti.
“ŞİMDİ NEREDEYİZ? DİYE KENDİMİZİ SORGULAMAMIZ GEREKİYOR”
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının dünyayı iyilikten ve güzellikten yana değiştirmek adına canlarını verdiğine vurgu yapan Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, “Benim de devrimci idealleri olan `ilerici` biri olarak o dönemde okurken hayallerim vardı. Hayalimiz, Türkiye`yi, dünyayı değiştirmekti. Deniz ve arkadaşları, Mustafa Kemal Atatürk`ün Kurtuluş Savaşında emperyalizme karşı bağımsızlık sevdasını sürdürmek için 19 Mayıs`ta Samsun`dan Ankara`ya yürüyordu. Onlar; ‘Yaşasın tam bağımsız demokratik Türkiye` diye haykırıyordu. Onlar; idama giderken dahi ölüme meydan okuyarak son sözlerini söyleyenlerdi. 3 fidan bizim için, solmayan çiçeklerdir. Onların anısı önünde saygı ile eğiliyorum. ‘Şimdi neredeyiz?` diye kendimizi sorgulamamız gerekiyor. Bir taksim direnişini bile yeterince yorumlayıp değerlendiremedik. Sokaklardaki ekmek kuyruklarını, enflasyon rakamlarını devrimci bir tavırla irdelemeliyiz” dedi.
“BURASI BİR ÖZGÜRLÜK KENTİ. BU ANIT ELBETTE Kİ MEZİTLİ`YE YAKIŞIRDI”
Tarhan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Burası Mezitli. Burası bir özgürlük kenti. Bu anıt elbette ki Mezitli`ye yakışırdı. Başta anıtı yaptıran Serdal Kuyucuoğlu`nun yanı sıra her zaman belediye meclisimizde oybirliği ile karar veren ve bu anıtın yapımına da için oy birliği ile karar veren tüm meclis üyelerine özellikle teşekkür ediyorum.”
“İDEALLERİ UNUTULMASIN DİYE ANIT YAPTIK”
Konuşmasına Deniz Gezmiş ve arkadaşları ile anılarını anlatarak başlayan 26. Dönem Milletvekili Serdal Kuyucuoğlu, “Bizler 68 kuşağı olarak kimimiz hayatın içinde öğütüldük, kimimiz okulunu, yaşamını bıraktı, kimimiz yurtdışına kaçmak zorunda kaldı, kimimiz hapsedildi, idam edildi. Biz de ölümlerinin 50. Yılında arkadaşlarımız için bir anıt yapmaya karar verdik. Heykeltıraşımız Hamza Arslan`a, anıt için yer tahsis yapan, meclisten kararı geçiren ve bizlere sonsuz destek sunan Mezitli Belediye Başkanımız Neşet Tarhan ve ekibine teşekkür ederim” dedi.
“50 YIL GEÇMESİNE RAĞMEN HAK HUKUK, VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ DEVAM EDİYOR”
Bu ülke için güneşi zapt etmeye çalışan gençlerin ölümü su gibi içtiğini söyleyen Kuyucuoğlu, “Onları 25 yaşında asanlar, hapsedenler tarihin çöplüğünde kayboldu. Ama onlar tohum oldu, ağaç oldu, Anadolu topraklarında orman oldu. 50 yıl geçmesine rağmen hak hukuk, ve özgürlük mücadelesi devam ediyor. Bugünlerde bu adalet özlemi daha çok can yakıcı hale geldi. İktidar sahipleri baskıyla bu özgürlük arayışını sindireceklerini sanıyorlar. Hiçbir zaman korkmadık, yılmadık, durmadan devam ediyoruz” diye konuştu.
“OLAN ONLAR DEĞİL, ÖLENLER BİZLERİZ”
Heykeltıraş Hamza Arslan`ın mesajını okuyan İTÜ devrimci öğrenci önderlerinden Turhan Önalan, konuşmasında anıtın yapılışını aktardı. Önalan, heykeltıraş Arslan`ın eserin yüzyıllar boyu yaşaması için kullandığı mermer seçimini ve sürecini de anlattı. Önalan, “Ölen onlar değil, ölenler bizleriz. Onlar her gün çocuklarına, torunlarına verdiği isimlerde yaşıyor. Her gün daha çok yaşayacaklar. O yüzden üzülmeden, bıkmadan, yorulmadan onların anısını yaşatmaya devam edeceğiz” dedi.
“ZAFERE ULAŞAMAZSAK DA BİR DESTAN YAZACAĞIZ, BİR MESAJ BIRAKACAĞIZ` DİYORLARDI”
68`liler Birliği Kurucu Genel Başkanı Gökalp Eren de zaman zaman gözyaşlarıyla yaptığı konuşmasında, şunları söyledi:
“Burada Türkiye halkının seçkin üç evladını anıtlaştıran tüm herkese teşekkür ederim. Onların her biri gerçek birer devrimciydiler. Teorik olarak da hakim, yapılması gerekeni yapmaya cesaret edecek kararlılığa sahiptiler. ‘Zafere ulaşamazsak da bir destan yazacağız, bir mesaj bırakacağız` diyorlardı. Halka bırakılacak mesaj önemliydi. Gelecek güzel günlerin gerçek sahipleri oldular. Halkın zorba diktatörlerden, işgalcilerden kurtulması için büyük önderlere ihtiyaç vardır. 25 yılda 250 yıllık sevda ürettiler. Onlar Tam Bağımsız Türkiye diyerek 6. Filoya karşı dururken, onlara saldıranlar bugün iktidarda. Bunlara karşı ancak devrimci ilkelere ve hedeflere daha sıkı sarılarak kazanabiliriz.”
“ZAP SUYUNA KÖPRÜ YAPTIK”
İTÜ Talebe Cemiyeti Başkanlarından Yaşar Yılmaz da Deniz Gezmiş ile son görüşmesini ve birlikte Zap Suyu üzerine yaptıkları köprüyü anlattı. Yılmaz, “Zap Suyundaki köprü bugün Deniz Gezmiş köprüsü olarak anılıyor. Bu halkın belleğinde bir nesnenin şekillenişini gösteriyor. Ne büyük mutluluk” diye konuştu.
“FAŞİZME KARŞI HAKLARIN KARDEŞLİĞİ İÇİN KOL KOLA GİRELİM”
68 Kuşağının yürüttüğü devrimci mücadeleyi sonraki dönemlerde devrimcilere devrettiğini dile getiren Eğitim-Sen Kurucu Genel Başkanı ve CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya ise “Denizlerin yoldaşı olan Serdal Kuyucuoğlu bugün yoldaşlığın ne demek olduğunu bize öğretti. Dün nasıl Denizler halkların kardeşliği için kol kola girdilerse bugün de biz faşizme karşı hakların kardeşliği için kol kola girelim. Eğer bugün kol kola girmezsek demokrasi devrimini gerçekleştiremeyiz. O zaman Denizlere, Mahirlere sözümüzü tutmamış oluruz. Emperyalizme karşı tam bağımsız Türkiye şiarını hayata geçirmek için Denizlerin yolunda yoldaş olalım” dedi.