Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, TBMM Genel Kurulu`ndaki bütçe görüşmelerinde, "Hiç kimse, ‘Depremi merkeze alacağız` deyip deprem bütçesini kısamaz. Milletin hayatını ilgilendiren bu meseleyi hiçbir şekilde erteleyemez, reklam ve algı faaliyetleriyle deprem gerçeğini gölgeleyemez. Kentsel dönüşüm, emin olun terörle mücadele kadar önemlidir; her türlü siyasetin de her türlü ikbal düşüncesinin de üstündedir, üzerindedir" dedi. Kurum, "Atatürk Havalimanı Millet Bahçemizin karşısına dikilen sözde çevrecilere, maskeli doğaseverlere milletin kürsüsünden ifade etmek isterim ki Türkiye`nin en büyük millet bahçesini; ağaçları, fidanları, gölleriyle 29 Mayıs 2023`te, İstanbul`un kutlu fethinin 570. yıl dönümünde Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle açıyoruz" diye konuştu.
TBMM Genel Kurulu`nda bugün Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile bağlı kuruluşların bütçeleri görüşüldü.
Genel Kurul`da gruplar adına yapılan konuşmaların ardından ilk olarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, ardından Ticaret Bakanı Mehmet Muş, sonra olarak da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum konuştu.
Kurum, sıfır atık çalışmalarına ilişkin, "Sıfır Atık Hareketi`miz artık 5 yaşında. Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi`nin himayelerinde 2017`de başlayan bu hareket, küresel bir çevrecilik modeline dönüşmüştür" dedi.
Bakan Kurum`un konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
"DEPREM MESELESİNDEKİ YEGÂNE ÇÖZÜM, KENTSEL DÖNÜŞÜMDÜR: Son depremle bir daha gördük ki bu cennet vatanın deprem meselesindeki yegâne çözümü, kentsel dönüşümdür, tek çaresi deprem dönüşümüdür. Cumhurbaşkanımız, 2012 yılında her türlü siyasi bedeli göze alarak tarihe altın harflerle yazılacak bir adım attılar. ‘Türkiye`nin her yerinde kentsel dönüşüm` hedefiyle bu çalışmaları başlattılar. Bugün 81 şehrimizde yaptığımız kentsel dönüşümü yavrularımızın istikbal meselesi olarak görüyor, 922 ilçemizin tamamını adeta baştan aşağı yeniliyoruz.
MEDENİYETİMİZİN BAŞKENTİ İSTANBUL`UMUZ, BU NOKTADA DEPREM DÖNÜŞÜMÜNÜN MERKEZİ KONUMUNDADIR: Bu bir liderlik, bu bir vizyon meselesidir, ufuk meselesidir. Bu, topyekûn millet sevdasıdır. Bu büyüklükte bir dönüşümü bu kadar sürede gerçekleştirebilen dünyada başka bir ülke yoktur. Bu gurur hepimizin, Türkiye Cumhuriyeti`nin gururudur. Medeniyetimizin başkenti İstanbul`umuz, bu noktada deprem dönüşümünün merkezi konumundadır. İstanbul`umuzda tam 695 bin konutun dönüşümünü tamamladık. Bugün, 39 ilçemizde girilmedik mahalle bırakmadık.
KENTSEL DÖNÜŞÜM, TERÖRLE MÜCADELE KADAR ÖNEMLİDİR: Hiç kimse, ‘Depremi merkeze alacağız` deyip deprem bütçesini kısamaz. Milletin hayatını ilgilendiren bu meseleyi hiçbir şekilde erteleyemez, reklam ve algı faaliyetleriyle deprem gerçeğini gölgeleyemez. Kentsel dönüşüm, emin olun terörle mücadele kadar önemlidir; her türlü siyasetin de her türlü ikbal düşüncesinin de üstündedir, üzerindedir.
TOPLAM 7 BİN YENİ KÖY EVİMİZİ, MİLLETİN EFENDİSİ OLAN KÖYLÜ KARDEŞLERİMİZE ARMAĞAN ETTİK: Bizim esnafımız, yüzyıllar boyunca ‘Dükkan kapısı, hak kapısı` demiştir. Biz de esnafımızın hakkını verecek, gençlerimizin ekmeğine, aşına, sanatına katkı sunacak; şehirlerimizin ekonomisini, yatırım potansiyelini güçlendirecek 10 bin sanayi dükkanı projemizi 81 şehrimizde inşa ediyoruz. Her yöremizin kendi dokusuna uygun tarım köy projelerimizi de çok önemsiyoruz. Şu anda sahada toplam 7 bin yeni köy evimizi, milletin efendisi olan köylü kardeşlerimize armağan ettik.
YENİ YUSUFELİ`MİZ MUHTEŞEM BİR ESER OLMUŞTUR: Hele hele haksız, yersiz, mesnetsiz türlü iddialara muhatap olsa da Cumhurbaşkanımızın Artvin`e teşrifleriyle su toplamaya başlayan Yusufeli Barajı`mız, Yusufelili kardeşlerimizin yeni yuvalarına, yeni iş yerlerine taşınmaya başladığı yeni Yusufeli`miz, muhteşem bir eser olmuştur. Böylece, Cumhuriyet tarihimizin en büyük, en hızlı, en kaliteli iskân projesini hayata geçirmek de Cumhurbaşkanımızın liderliğinde AK Parti`mize nasip olmuştur.
BİZİM GÖZÜMÜZ HİÇBİR ZAMAN DIŞARIDA OLMADI, HELE HELE İTHAL EKONOMİ UZMANLARINDA, İTHAL İKLİM VE ŞEHİRCİLİK UZMANLARINDA HİÇ OLMADI: TOKİ`mizle ürettiğimiz 1 milyon 170 bin sosyal konutla hiçbir ülkenin yapmaya cesaret dahi edemeyeceği bir istikbal yatırımını hayata geçirdik. Şu an 81 ilimizde 138 bin yeni yuvamızın inşası sürüyor. Bizim gözümüz hiçbir zaman dışarıda olmadı. Hele hele ithal ekonomi uzmanlarında, ithal iklim ve şehircilik uzmanlarında hiç olmadı. Bizim kulağımız da gözümüz de aklımız da milletimizde oldu, milletimizin rızasında oldu… Milletimiz bizden yeni yuvalar istedi, biz de yaptık.
YEPYENİ BİR ŞEHİR KURDUK: Son yıllarda, iklim değişikliği sebebiyle birçok sel ve yangın afetiyle karşı karşıya kaldık. Karadeniz`de yaşanan sellerde ocaklara ateşler düştü. Antalya ve Muğla`mızdaki ateş çemberi hepimizin içini dağladı. Her ne kadar birileri çıkıp ‘Ne aceleniz var` diyerek anlamsız bir itirazda da bulunsa, hızımızdan rahatsız olsalar da biz, milletimizin yaralarını sarmak için, çocuklarımızın geleceğe umutla bakmasını sağlamak için gece gündüz demeden çalıştık, çalışıyoruz. Güzeller güzeli Giresun`umuzda, Yeni Dereli, Yeni Doğankent diyerek yepyeni bir şehir kurduk. Kastamonu Bozkurt`ta tüm şehri sanayi alanlarıyla birlikte yeniliyoruz. Rize, Sinop ve Bartın`da yeni yuvalar kuruyoruz.
MECLİSİ`MİZDEN EN BÜYÜK BEKLENTİMİZ, İKLİM KANUNU`NUN HAZIRLANMASIDIR: Cumhurbaşkanımızın ilan ettiği ‘2053 net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma` hedefleri, iklim kriziyle mücadelemizde ihtiyaç duyduğumuz kalıcı dönüşüm için tarihi bir sıçrama noktasıdır. Şubat ayında, ülkemizin tüm üniversitelerinden yüzlerce hocamızın katılımlarıyla Türkiye`nin ilk İklim Şûrası`nı topladık, 217 karar aldık, uygulamalarımızı daha da çeşitlendirdik. Sadece 2030 yılında bile, 500 milyon ton emisyonu insanımızdan ve dünyamızdan uzaklaştırmış olacağız. Bu noktada yüce Meclisi`mizden en büyük beklentimiz, İklim Kanunu`nun hazırlanmasıdır.
SAYGIDEĞER EMİNE ERDOĞAN HANIMEFENDİ`NİN HİMAYELERİNDE…: Sıfır Atık Hareketi`miz artık 5 yaşında. Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi`nin himayelerinde 2017`de başlayan bu hareket, küresel bir çevrecilik modeline dönüşmüştür. Bu kapsamda 150 bin kurum binamızda sıfır atık projemizi yaptık, artık binalarımıza çöp kamyonu girmiyor. Plastik poşet kaynaklı 550 bin ton plastik atığın oluşumunu ve 23 bin ton sera gazı salımını engelledik. Bu yıl da aldığımız kararla, poşet fiyatlarını 25 kuruş olarak belirliyor ve herhangi bir artışa gitmiyoruz.
MİLLET BAHÇEMİZİN KARŞISINA DİKİLEN SÖZDE ÇEVRECİLERE…: Atatürk Havalimanı Millet Bahçemizin karşısına dikilen sözde çevrecilere, maskeli doğaseverlere milletin kürsüsünden ifade etmek isterim ki Türkiye`nin en büyük millet bahçesini; ağaçları, fidanları, gölleriyle 29 Mayıs 2023`te, İstanbul`un kutlu fethinin 570. yıl dönümünde Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle açıyoruz."