CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır ve İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, İlker Karagöz`ün FOX TV`de sunduğu Çalar Saat programına konuk oldu. Başarır, “Üç tane MHP`li milletvekili için inanılmaz iddialar var. Bir cinayet var. Tek bir soruşturma yok. E bize niye geliyor” dedi.
CHP Mersin Milletvekili Başarır ve İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Türkkan, İlker Karagöz`ün FOX TV`de sunduğu Çalar Saat programına katıldı. Başarır ve Türkkan, haklarındaki fezlekelerin öne çekilerek gündeme alınması ile ilgili yorum yaptılar.
Başarır, şunları söyledi:
“1760 fezleke var Meclis`te. Aslında sorunun temeli de şuradan kaynaklanıyor. Savcıların ceza usul kanunu 160. maddesine göre resen soruşturma etkisi var. Yani bir suç olgusunu gördükleri zaman resen soruşturma yapabiliyorlar. Bu 1760 fezlekeden büyük çoğunluğu yani resen soruşturmalar. Bunların tamamı, eksiksiz muhalefet milletvekilleri için. Bu dört buçuk yılda, beş yıla yaklaşıyoruz. Bir tek ortaya atılan iddialardan dolayı iktidar milletvekilleri için savcılarımız resen soruşturma yapıp bir fezleke yollamamış. Hep muhalefete yollamış. Bu büyük bir sıkıntı. İki dosyayı da ceza hukuku mantığıyla anlatmaya çalışacağım. Lütfü Bey`in dosyası zaten şikâyete bağlı bir suç. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir yönetim demokrasi olsun, otoriter yönetim olsun şikâyete bağlı suçtan dolayı bir milletvekilinin dokunulmazlığını kaldırmaz, bu bir. Benim olayım; biri para cezası biri hakaret. Suçun hiçbir unsuru oluşmamış. Söylediğim üç kelime var. ‘Yazıklar olsun, yazıklar olsun, yazıklar olsun` diyorum. Tekrarlamışım.”
“KALKTI VE ‘DEFOL BURADAN` DEDİ. BUNUN ÜZERİNE ‘YAZIKLAR OLSUN` DİYEREK ÇIKTIM”
“Yalova`da dokuz duruşmayı takip ettik. Belediye başkanımız açığa alındı. Üç değişik rapor geldi. Üç değişik heyetten. Üçünde de suçsuz denildi. Dokuzuncu duruşmada hepimiz oturduk, kararı bekliyorduk. Artık bir karar vermesi gerekiyordu çünkü Yalova halkının iradesi gasp edilmişti. Bizle dalga geçer gibi duruşmayı dört ay sonrasına attı. Ara karar verdi. Kapıdan çıktık, duruşma salonunu terk ettik. Ve ‘Böyle adalet olmaz` dedim. AKP`nin hâkimi gibi davranıyorsunuz. ‘Yazıklar olsun` dedim. Bunun üzerine Düzce Belediye Başkanı`nın akrabası, bakın bu da çok acı bir şey. CHP`li belediyeyi Düzce`nin AKP`li belediyesi, akrabası yargılıyor. Kalktı ve ‘Defol buradan` dedi. Bunun üzerine ‘Yazıklar olsun` diyerek çıktım. Benim suçum bu. Bunların hepsi iddia. Beş milyon dolarlık bir rüşvet sözleşmesi ortaya atıldı. Bir fezleke yok, soruşturma yok. Bakın, bırakın dokunulmazlığımızın kalkmasını… 180 milyon dolarlık bir rektör ve Erzurum milletvekili arasındaki bir karapara iddiası yine iddia diyorum. Bakın, ben bir ceza hukukçusuyum. Herkes hüküm kesinleşene kadar masumdur. Ama böyle bir iddia var, tek bir soruşturma yok. Üç tane MHP`li milletvekili için inanılmaz iddialar var. Bir cinayet var. Tek bir soruşturma yok. E bize niye geliyor?”
“SİYASİ SORUMLULUĞUMU DA YERİNE GETİRDİM. GRUP BAŞKANLIĞI GÖREVİMİ O GÜN BIRAKTIM”
İYİ Parti milletvekili Türkkan ise şunları aktardı:
“Küfrü savunmak mümkün değil. Kızmış olabilirim. O anda beraber yürüdüğüm o şahsın ifade ettiği o galiz küfürlere rağmen benim böyle bir şey söylememem gerekiyordu. İlk o gece de Türk milletinden ve kadınlardan özür diledim. Bunda da özür dilemekte hiçbir beis görmedim. Hala üzgünüm o konuda. Böyle bir şey yapmamalıydım. Bu benim özeleştirim. Siyasi sorumluluğumu da yerine getirdim. Grup Başkanvekilliği görevimi o gün bıraktım. Bu meselenin üzerinde beni linç etmeye kalkan iktidarın şehitlik müessesesini bu kadar istismar ederek, siyasete bu kadar alet ederek üzerinde tepinmesi ayrıca bir ahlaksızlık. Sebebini söylemek istiyorum size. Şehitlerimize Allah`tan rahmet diliyorum. Gerçekten her gün bir veya iki tane şehit haberi duyuyoruz. Bu konuda da çok üzgünüm. Şimdi 5 Kasım 2021 tarihi. Biz, genel başkanımızla Bingöl`e gittik. Bir şahıs var. Size yayından önce verdim burada göstermekten; imtina ediyorum. Sosyal medya üzerinden ciddi anlamda hakaret değil, küfreden, cinsel fantezilerini bir başkasının üzerinden deneyerek genel başkana uygulayan böyle garip garip ifadeler kullanan bir şahıs kalkıp orada tekrar bağırmaya başladı. Bu daha önce de ceza almış zaten. Hakaretten dolayı. Bu şehit yakını dediğiniz adam sosyal medyada da bol bol çıktı. Porno sitelerinde dolaşan, farklı tercihleri olan bir arkadaş. Ben bunu tanımam. O gün de ilk defa görüyorum. Giderken bu küfretmeye devam etti. Mesele orada kapandı ben de geldim özür diledim.
“ANKARA VIP`E DE İÇİŞLERİ BAKANLIĞI MİSAFİRİ OLARAK GETİRİLİYOR”
Ertesi gün bir şeyler öğreniyorum; bu şahıs, İzmir`den özel olarak oraya getirilmiş. Bu mesele sadece provoke edilmek üzere getirilmiş. Provoke ettikten sonra da tekrar ertesi gün VIP`den Ankara`ya getiriliyor. İçişleri Bakanlığı görevlileri tarafından karşılanıyor. Ankara VIP`e de İçişleri Bakanlığı misafiri olarak getiriliyor. Kaldı ki bu şehit yakını dedikleri arkadaşın, şehit diye bahsedilen kişinin de şehit olup olmadığı belli değil. Polis değil, koruyucu değil, bu asker değil. 14 yaşında bir çocuk mayına basmış, vefat etmiş. Yıl 97, aradan geçmiş 25 sene. Zaten olayın öznesi de şehit yakını değil, öyle bir vasfı yok. O bir provokatör. Bu provokatörün avukatı kim? Burhan Özkaya. Burhan Özkaya kim? Ali Özkaya`nın (AKP Afyonkarahisar milletvekili) yeğeni. Hadise tamamen bir provokasyon zinciri.”