Haber: MAHİR BAĞIŞ – Kamera: FATİH NAZIM EFE
Hatay’da deprem nedeniyle arazisinde yarıklar oluşan, ahırı yıkılan çiftçi Nesim Tunç, “Bize destek olmaları, bu arazilerin düzeltilmesi için bize yardımcı olmaları lazım. Devlet büyüklerimizden yardım bekliyoruz. Ahırımın inşaatı için, hayvancılığa devam etmem için. Daha önce süt üreticiliği yapıyorum, süt üretimine devam etmem için…Devlet bize ne kadar yardımcı olursa, bütün çiftçilere, bütün halka bizim için daha iyi olur. En azından yaramıza merhem olur. Bu yardımlar bir yere kadar. Kendi ayaklarımızın üzerinde durmamız gerekiyor. Devletin desteklerini ihmal etmemesi lazım” dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden 58 gün, Hatay merkezli depremin üzerinden 38 gün geçti. Bölgede deprem nedeniyle oluşan enkazlar halen kaldırılabilmiş değil. Depremler sonucunda son açıklanan rakamlara göre 50 bin 96 yurttaş yaşamını yitirdi, 107 bin 204 kişi yaralandı. Yüzbinlerce yurttaş ise göç etmek zorunda kaldı.
Depremde hayatını kaybetmemiş yurttaşlar ise bölgede yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Onlardan birisi de Hatay Melekli köyünde çiftçilik yapan Nesim Tunç. Tunç’un tarlası, ahırı, malları depremde zarar gördü.
Depremi nasıl atlattıklarını anlatan Tunç, “Depremde yaşadığımız afetleri gördünüz gözünüzle, şahit oldunuz. Can kaybımız yok mal kaybımız oldu, devletimiz inşallah bize yardımcı olur. Fay hattının tamamı neredeyse buradan patlamış. Korku dolu bir gün yaşadık. Anlatılmaz, Allah kimseye yaşatmasın kimseye böyle bir felaketi. Şu anki durumumuz gördünüz depolarımızın halini, ahırımız halini gördünüz atıl durumda, zaten devletimiz bize yardım etmezse bunun altından kalkma şansımız yok” dedi.
Tunç, “Devleti temsil eden yöneticiler sizinle iletişim kurdular mı” sorusuna “İlçe tarım müdürlüğünden gelip inceleme yaptılar, rapor tutular, hasar tespiti yapıldı ama daha bize dönüş yapılmadı” yanıtını verdi.
“ŞU AN İÇİN BURASI EKİLMEZ. BİZ DE MISIR SEZONU BAŞLADI, MISIR EKİMİNE BAŞLAMAMIZ GEREKİYORDU…EKİP BİÇEMEZSEK OLMAZ”
Önümüzdeki dönem ekim yapamayacaklarını belirten Tunç, şöyle devam etti:
“Yok şu an için burası ekilmez. Biz de mısır sezonu başladı, mısır ekimine başlamamız gerekiyordu. Önümüzdeki ayın 10’undan itibaren pamuk üretimi başlıyor. Bir kısım araziyi ekemeyeceğiz. Araziyi gördünüz göçükler içinde. Bize büyük iş makineleri gelmezse traktör malumunuz geçmez buradan. Buraya giren traktörün buradan bir daha çıkma şansı yok. Bazı yerlerde 2-3 metre genişlik 5-6 metreyi bulmuş. Bazı arazilerde ekme şansımız yok. İnşallah devlet gelip bize bu arazileri düzeltmemize yardım eder. Söylediler, ama arazilerle ilgili daha bir gelişme olmadı. Gelip incelediler. Bütün derdimiz devletimizden, devlet büyüklerimizden bir elin uzatılması. Bu arazi 23 kişiye bakıyor. Ekip biçmezsek olmaz, ben bıraksam bu şehri, öbürü bıraksa ülke nasıl kalkınacak hayatta kalanlar hayatını idame ettirmek zorunda. Başka bir şansımız yok.”
Tarım Bakanlığı’ndan herhangi bir destek görüp görmediklerine ilişkin de konuşan Tunç, “Tarım bakanımızın işte bizim gübre, mazot desteği var ödenmesi gereken onu ödediler bize daha herhangi bir destek almadık” dedi.
“HER GÜN BİR KİŞİ SIRAYLA NÖBET TUTARAK EŞYALARIMIZI, EKİPMANLARIMIZI KORUMAK ZORUNDAYIZ”
Çiftçi Nesim Tunç, tarım yaptıkları alet, edevat gibi malzemelerin çalınacağı endişesi yaşadıklarını ve her gece tarlada nöbet tuttuklarını dile getirerek, “Eşyaları korumak için. Burayı gördünüz, şehrin dışında sapa bir yer. Her gün bir kişi sırayla nöbet tutarak eşyalarımızı, ekipmanlarımızı korumak zorundayız. Çünkü ilk başta Hatay’da yağmalama oldu. Malımızı korumaya devam ediyoruz. Hepimizin üretmesi gerekiyor, ben üretmezsem, o üretmezse bu halk ne yiyip ne içecek? Üretmek zorundayız. Başka bir şansımız yok” diye konuştu.
“DEVLET BÜYÜKLERİMİZDEN YARDIM BEKLİYORUZ… DEVLETİN DESTEKLERİNİ İHMAL ETMEMESİ LAZIM”
Devleti yöneten yetkililerin bu süreçte çiftçiye, besiciye yardım etmesi gerektiğini vurgulayan Tunç, şöyle devam etti:
“Bize destek olmaları, bu arazilerin düzeltilmesi için bize yardımcı olmaları lazım. Devlet büyüklerimizden yardım bekliyoruz. Ahırımın inşaatı için, hayvancılığa devam etmem için. Daha önce süt üreticiliği yapıyorum, süt üretimine devam etmem için…Devlet bize ne kadar yardımcı olursa, bütün çiftçilere, bütün halka bizim için daha iyi olur. En azından yaramıza merhem olur. Bu yardımlar bir yere kadar. Allah razı olsun gelen yardımlardan, vatandaşlardan ama bizim kendi ayaklarımızın üzerinde durmamız gerekiyor. Devletin desteklerini ihmal etmemesi lazım.”
“YEMİ GÖRMÜYOR. SUYU ÖNÜNE GÖTÜRÜYORUZ. BU ŞEKİLDE HAYVANIN HAYATINI İDAME ETTİRMEYE ÇALIŞIYORUZ”
Beslediklerini dananın depremde kör kaldığını anlatan Tunç, “Gördünüz ahırın durumunu göçük altında kaldı. Kendi imkanlarımızla çıkarabildik. Burada fay hattının patlamasından dolayı, çıkan gazdan dolayı öyle tahmin ediyoruz bizim kurbanlık bir danamız var 600 kilo civarında gelir canlı ağırlığı o da kör oldu maalesef. Şu anda hayvanı kendi imkanlarımızla yeme çekiyoruz. Yemi görmüyor. Suyu önüne götürüyoruz. Bu şekilde hayvanın hayatını idame ettirmeye çalışıyoruz” diye konuştu.