Akbelen Ormanı`nda YK Enerji`nin maden işletme sahasını genişletmesi için ağaç kesimine direnen İkizköylüler Ankara`ya ulaştı. Emek örgütleri adına açıklama yapan TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyit Ali Korkmaz, “Bu madencilik anlayışı, bir üretim faaliyeti değil, bir sömürü faaliyetidir. Madenleri olduğu gibi, doğayı ve halkı da sömürmektedir. Buradan bir kez daha sesleniyoruz: Akbelen`den elinizi çekin, Akbelen`e dokunmayın. İnsana ve doğaya zarar veren tüm projeleri iptal edin” dedi. İkizköy`den Ankara`ya gelen Necla Işık, “90 senedir İkizköy topraklarında doğmuş büyümüş Zehra ninemiz ve burada topraklarla haşır neşir olan şu köylü kadınlar eğer marjinalse sonuna kadar marjinaliz ve Akbelen`i, İkizköy`ü madene teslim etmeyeceğiz” diye konuştu.
Akbelen Ormanı`nda 16 gündür Limak ve IC İçtaş`ın iştiraki YK Enerji`nin kömür madeni çıkarmak için ağaçların kesilmesine direnişlerini sürdüren İkizköylüler, TBMM`deki olağanüstü oturum öncesi Ankara`ya geldi. Hatay`ın Dikmece köyünde arazileri konut yapımı için kamulaştırılan Dikmeceli köylüler de Ankara`ya gelerek İkizköylüler`e destek verdi. Yaşam savunucularını ve köylüleri Ankara`da emek örgütleri ve siyasetçiler karşıladı. DİSK İç Anadolu Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, Ankara Tabip Odası, Ankara Diş Hekimleri Odası ortak açıklama yaptı. Açıklamayı TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyit Ali Korkmaz okudu.
Ortak açıklama şöyle:
“Bugün, Akbelen`de yaşam alanlarımıza, doğamıza, sahip çıkmak için mücadele eden İkizköylüler ile birlikteyiz. DİSK, KESK, TMMOB, TTB ve TDB`nin çağrısı ile İkizköylüleri, TBMM`de gerçekleşecek Akbelen oturumu öncesinde karşılamak ve dayanışmamızı göstermek için bir aradayız.
“EKONOMİ POLİTİKALARI ACIMASIZ VE KURALSIZ BİR ŞEKİLDE YÜRÜTÜLMEKTE; YAŞAM ALANLARI YOK EDİLMEKTEDİR”
Akbelen`de geleceğimizi ve ormanlarımızı savunan sahip çıkan herkese selam olsun.
Ülkemizde doğa ve kültür değerlerini sermaye birikim aracı olarak gören ve ranta dönüştürmeyi hedefleyen ekonomi politikaları acımasız ve kuralsız bir şekilde yürütülmekte; yaşam alanları yok edilmektedir.
Kaz Dağları ve Cerattepe`de maden işletmelerinin sebep olduğu çevre katliamından, hidroelektrik santral (HES) projeleriyle kurutulan akarsulara; yapılaşmaya açılarak betonlaştırılan yaylalardan, orman alanlarında ağaç kesimlerine pek çok çevre karşıtı yatırım gündemdedir. Günlerdir Akbelen`de ağaçları kestiler, Cudi`de ise yaktılar. Tüm tepkilere rağmen yangına müdahale edilmesine engel oldular.
“AKBELEN ORMANLARININ MADEN SAHASI İLAN EDİLEREK; DOĞANIN, ORMANLIK ALANLARIN VE YABAN HAYATININ KATLEDİLMESİ ÇEVRE VE İNSANLIK SUÇUDUR”
Orman alanları yangınlar nedeniyle yok olurken rant amaçlı katliamlar da devam etmektedir.
Muğla`nın Milas İlçesine bağlı İkizköy`de Akbelen ormanlarının maden sahası ilan edilerek; doğanın, ormanlık alanların ve yaban hayatının katledilmesi çevre ve insanlık suçudur.
Akbelen`de planlanan maden işletmesi ve faaliyetleri sonucunda coğrafya değişecek, biyolojik çeşitlilik ve ormanlık alanlar yok edilecek, su kaynakları tükenecek ve telafisi mümkün olmayan zararlara yol açacaktır.
Günlerdir süren ve Akbelen`de Limak Holding ve IC Holding tarafından yapılan orman katliamı devletin kolluk güçlerinin himayesinde gerçekleştirilmiş ve bütün ağaçlar kesilmiş, bu hukuksuzluk sürerken devletin kurumları, ilgili bakanlık ve idareler bu duruma sessiz kalmış, ormanını, toprağını, yaşamını savunan ve tek bir ağacını kestirmemek için direnen halka, baskı, gözaltı ve şiddetli saldırılar yapılmıştır.
Akbelen ormanlarına ve çevre değerlerine sahip çıkan bölge halkına ve duyarlı kesimlere uygulanan şiddet ve hukuksuz müdahaleler kabul edilemez.
“BU MADENCİLİK ANLAYIŞI, BİR ÜRETİM FAALİYETİ DEĞİL, BİR SÖMÜRÜ FAALİYETİDİR”
Bizler madenlerin, aç gözlü şirketlerin ormanlarımızı, tarlalarımızı, köylerimizi, insanlarımızı yuttuğu, tükettiği bir ülke istemiyoruz. Ne yazık ki ülkemizde egemen olan madencilik anlayışı, madenin bulunduğu tüm arazinin harap edildiği, geride ise tümüyle verimsizleştirilmiş ve kirletilmiş bir toprağın bırakıldığı bir anlayışla sürdürülmektedir. Bu anlayış nedeniyle Cerrattepe`den Fatsa`ya, Kaz Dağlarından Akbelen`e kadar her yerde verimli ormanlık alanlarımız, tabiat zenginliklerimiz yok edilmektedir. Bu anlayış, sadece madenciliği değil, yaşamı da sürdürülemez hale getirmektedir. Bu madencilik anlayışı, bir üretim faaliyeti değil, bir sömürü faaliyetidir. Madenleri olduğu gibi, doğayı ve halkı da sömürmektedir.
Buradan bir kez daha sesleniyoruz: Akbelen`den elinizi çekin, Akbelen`e dokunmayın! İnsana ve doğaya zarar veren tüm projeleri iptal edin.”
“AKBELEN`İ, İKİZKÖY`Ü MADENE TESLİM ETMEYECEĞİZ”
İkizköy`den Ankara`ya gelen Necla Işık ise şunları söyledi:
“15 gündür ormanlar kesilmesin diye bağırmaktan bu kadar çıkıyor sesimiz kısıldı çünkü. İkizköy`den Akbelen`den kucak dolusu sevgi getirdik. Marjinal gruplar burada, toprağını, ormanını, suyunu 4 senedir savunan İkizköylüler artık marjinal olmuş durumda, vatan haini olmuş durumda eğer bu vatan hainliğiyle biz sonuna marjinaliz. 90 senedir İkizköy topraklarında doğmuş büyümüş Zehra ninemiz ve burada topraklarla haşır neşir olan şu köylü kadınlar eğer marjinalse sonuna kadar marjinaliz ve Akbelen`i, İkizköy`ü madene teslim etmeyeceğiz.”
TBMM Genel Kurulu, bugün saat 15.00`te Muğla`nın Milas ilçesi sınırları içindeki Akbelen Ormanı`ndaki çevre talanını görüşmek için CHP ve diğer muhalefet milletvekillerinin çağrısıyla olağanüstü toplanacak. Genel Kurul`da, muhalefet tarafından toplantı yeter sayısı olan 200 milletvekili bulunursa gündeme geçilecek ve CHP`nin, Akbelen`de yaşananlara ilişkin önerileri görüşülecek. İkizköylüler, Dikmeceliler ve çevreciler, TBMM Genel Kurulu`ndaki Akbelen gündemli olağanüstü toplantıya izleyici olarak katılacak.