(ANKARA) - CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, TBMM Genel Kurulu`nda; "İktidar partisine sormak istiyorum, muhalefetin araştırma önergelerini neden kabul etmiyorsunuz ya da araştırma önergelerinin hiç olmazsa bazılarını neden kabul etmiyorsunuz? Muhalefetle yeni anayasa yazmaya varsınız, ama araştırma önergelerimize `hayır` diyorsunuz" dedi.
CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, TBMM Genel Kurulu`nda muhalefetin verdiği araştırma önergelerinin iktidar partisi tarafından reddedilmesine tepki gösterdi. Konuralp, AKP`nin yeni anayasa çalışmaları için muhalefetle masaya oturma çabası olmasına rağmen önergelerin reddedilmesine sitem etti. Konuralp ayrıca kamuoyunda tartışılan "sahipsiz sokak hayvanlarının uyutulmasını içeren kanun teklifi"ne ilişkin açıklamalarda bulundu.
Konuralp`in yaptığı açıklamalar şöyle:
"Sorunlara muhalefetle birlikte çözüm üretmekten neden bu kadar uzaksınız?"
"İktidar partisine sormak istiyorum, muhalefetin araştırma önergelerini neden kabul etmiyorsunuz ya da araştırma önergelerinin hiç olmazsa bazılarını neden kabul etmiyorsunuz? Denetlenebilir, şeffaflıktan, hesap verilir olmaktan neden bu kadar uzaksınız? Toplumun hiç olmazsa bazı kesimlerin dertlerine muhalefetle birlikte kulak kabartmaktan, sorunlara muhalefetle birlikte çözüm üretmekten neden bu kadar uzaksınız? Muhalefetle yeni anayasa yazmaya varsınız, anayasa masasına oturmamız için neredeyse her türlü daveti yapıyorsunuz ama örneğin bugün motokuryelerin yaşadıkları sorunlara ilişkin araştırma önergemize `hayır` dediniz. Ne kaybederdiniz kabul etseniz? Kabul etseydiniz ve motokuryelerin çığlığına hep birlikte karşılık vermiş olsaydık güzel olmaz mıydı?
"Annelerin gözyaşlarının bulunduğu önergeleri kabul edin, bir şey kaybetmiş olmazsınız"
Sizin için her şey yolunda, her şey harika, her şey müthiş, her şey tıkırında. Gezi sürecinde yaşanan adaletsizliklerin belirlenmesine, siyasi ahlak yasasının çıkarılmamış olmasının sonuçlarına ilişkin araştırma önergelerinden birini bile kabul etmediniz. Toplumun şu kesimlerinin şöyle, şöyle sorunları var. Gelin birlikte araştıralım, gelin birlikte bu sorunları çözelim. Çıkıyorsunuz karşımıza `Sorun yok, her şey tıkırında...` Bakın, bu muhalefetin yararına bir durum aslında. Deriz ki: Biz önerdik, iktidar kabul etmedi. Ama vicdani değil bu arkadaşlar. Bugün motokuryelerin sorunlarının araştırılmasına ilişkin önergemize `hayır` deyince, motokuryelerin sorunları ortadan kalkmış olmuyor ya da katledilen Ata Emre Akman veya Samet Özgül geri dönmüyor. Ancak, önergemizi kabul etmiş olsaydınız hiç olmazsa Emre`nin ve Samet`in annelerinin yüreğindeki acı hafifleyecekti. Sizler bu annelerin yüreğindeki acılara bile kayıtsız kaldınız. Size bir tavsiye, hiç olmazsa içinde annelerin evlat acısının bulunduğu, annelerin gözyaşlarının bulunduğu önergeleri, araştırma önergelerimizi kabul edin, bir şey kaybetmiş olmazsınız.
"Sokak köpekleri sorununu vicdanımızla çözmek zorundayız, öldürerek değil"
Umarım ve umarım `köpeklerin uyutulması` adı altında getirmeye çalıştığınız yasa teklifinden bu hâliyle vazgeçersiniz çünkü köpeklerin uyutulmasından kastınız köpeklerin öldürülmesi. Kendinizce öldürmeyi kibarlaştırıyorsunuz, oysa bu yasa teklifi kabul edilirse güçlü olanın güçsüz olana istediğini yapabileceği bir kanunla bağdaşmış olacaksınız. Bugün `zarar veren bunlar` deyip yok etmeye başlarsanız asmayalım da besleyelim mi kanununa benzer bir kanununu köpekler için yaşama geçirmiş olacaksınız. Bu sorunu, hep birlikte, vicdanımızla çözmek zorundayız, öldürerek değil."