(İSTANBUL)- Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Genel Başkanı Kazım Ergün, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 12 bin 500 TL`lik emekli aylığının alım gücünün 10 bin 678 TL`ye gerilediğini belirtti. Emeklilere seyyanen zam konusunun derhal ele alınması gerektiğini belirten Ergün, “Açıklanan kasım ayı enflasyonunun ortaya koyduğu gerçek şudur ki, TÜİK`te mantalite değişmemiştir. Halk deyimiyle ise TÜİK`te hamam da tas da aynıdır. Hatta tellaklar bile değişmemiştir” ifadelerini kullandı.
TÜED Başkanı Kazım Ergün, emeklilerin ekonomik durumuna ilişkin yazılı açıklama yaptı. TÜİK`in dün açıkladığı enflasyon verilerini gerçekçi bulmadıklarına işaret eden Ergün, şunları kaydetti:
“Bütün çağrılarımıza rağmen enflasyon sepetini ve hesaplama yöntemlerini bir türlü açıklamayan ve ekonominin gerçekleriyle bağdaşmayan rakamları yayınlamakta ısrar eden TÜİK, emeklilerin ve çalışanların güvenini tamamen kaybetmiştir. Açıklanan kasım ayı enflasyonunun ortaya koyduğu gerçek şudur ki, TÜİK`te mantalite değişmemiştir. Halk deyimiyle ise TÜİK`te hamam da tas da aynıdır. Hatta tellaklar bile değişmemiştir. Açıklanan ve güven vermeyen TÜİK rakamlarına göre bile temmuzdan bu yana geçen 5 aylık süreçte TÜFE oranı yüzde 14,57 olmuştur. Buna göre de en düşük emekli aylığı olarak kabul edilen, hazine destekli ödeme sayılan 12 bin 500 TL tutarındaki ödemelerin alım gücü 10 bin 678 TL`ye geriledi. Bu şekliyle en düşük emekli aylığındaki 5 aylık kayıp bin 822 TL olmuştur. Bağımsız kuruluşlar ve ticaret odalarının yaptığı hesaplamalar ise bu kaybın çok daha yüksek olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.”
“Emeklilerin yaklaşık yüzde 85`i açlık sınırının altında”
En düşük emekli aylığının 12 bin 500 TL iken asgari ücretin 17 bin TL olduğuna vurgu yapan Ergün, şöyle devam etti:
“Açlık sınırı 20 bin TL`yi aşmış durumdadır. Diğer taraftan ortalama emekli aylıklarının ise 15 bin TL civarında olduğu dikkate alındığında emeklilerin yaklaşık yüzde 85`inin açlık sınırının altında kaldığı ortadadır. Emeklilere seyyanen zam konusu derhal ele alınmalıdır. Bütün ekonomik göstergeler, emeklilerin aleyhine işlemektedir. Bu durumda ise yapılması gereken en acil tedbir, Ocak 2025 zamları beklenmeden emeklileri bir nebze olsun rahatlatacak seyyanen bir zam yapılması olacaktır. Aksi takdirde açlıkla boğuşan 13 milyon 600 bin emekli ve ailesi bu kışı atlatamayacak, gıdaya erişimde yaşayacağı zorluklar nedeniyle çeşitli sağlık sorunlarıyla da baş etmek zorunda kalacaktır. Hastaneler dolup taşacak, zaten çökmüş durumda olan randevu sistemi tamamen işlemez hâle gelecek ve yüzde bini bulması planlanan sağlık katkı paylarındaki artışlar yüzünden emeklinin sağlık hizmet sunucularına erişimleri de neredeyse imkansız hâle gelecektir.”
“Emeklisine saygısı olmayan toplumun çağdaş olma şansı yok”
Türkiye`de yaşayan emeklilerin, dünyanın en sıkıntılı topluluğu hâline geldiğini belirten Ergün, “Türkiye`nin emeklilerini bu ayıptan kurtarıp hak ettiği insanca yaşam seviyesine yükseltmek, bu ülkeyi yönetenlerin ve yönetimine talip olanların başlıca görevidir. Emeklisine saygısı ve sevgisi olmayan bir toplumun çağdaş ve gelişmiş bir ülke olma şansı yoktur” ifadelerini kullandı.