(ANKARA) - CHP heyeti, SZC TV, Halk TV, TELE1 ve NOW TV`ye verilen cezaları protesto etmek için RTÜK önüne gitti. Heyetin RTÜK önüne ulaşmasının engellenmeye çalışıldığını belirten CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, "Buraya gelirken parti otobüsümüzü buraya getiremedik. Bir polis kontak anahtarını alarak başkasına verdi. CHP`nin seçim otobüsü kaçırıldı arkadaşlar." açıklamasını yaptı. Başarır, RTÜK önünden yaptığı açıklamada, SZC TV, Halk TV, TELE1 ve NOW TV`ye sonuna kadar destek olacaklarını bildirdi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından, CHP`nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi`ne yönelik soruşturma sürecindeki yayınları gerekçe gösterilerek, SZC TV`ye 10 gün yayın durdurma, Halk TV ve TELE1`e yüzde 5 para cezası ve 5 kez program durdurma uygulandı. Ayrıca yayınlarda eleştiri sınırının aşıldığı gerekçesiyle, NOW TV`ye yüzde 2, SZC TV, Halk TV ve Tele1`e, yüzde 3`er para cezası verildi.
CHP heyeti, kararı protesto etmek için RTÜK önüne gitti. Yurttaşlar RTÜK önündeki protestoya destek vererek, RTÜK`e tepki gösterdi.
"Bir polis kontak anahtarını alarak başkasına verdi"
Heyetin RTÜK önüne gelmesinin engellendiğini belirten CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, partinin otobüsünün kaçırılmaya çalışıldığını söyledi.
Başarır, şu ifadeleri kullandı:
"RTÜK`ün alışkanlık haline getirdiği kara bir gün için buradayız. Dört kanala çok ağır cezalar verdiler. Peki bu kanalları neden cezalandırıyorlar? Çünkü bu kanalları muhalif kanal olarak görüyor. Aslında çok yanlış. Gerçek ve tarafsız haber yapıyorlar. Ben Beyaz TV`ye çıkamıyorum. CNN Türk`e çıkamıyorum ama bir bakan Halk TV`ye çıkmak isterse çok rahat çıkabilir. O yüzden muhalefeti susturmak, özgür yayın yapanları tehdit etmek için çok ağır cezalar verildi. maalesef ki RTÜK bu iktidar sadece kanalları karartmıyor. Üniversiteleri, gençleri ve umutları karartıyor.
Buraya gelirken parti otobüsümüzü buraya getiremedik. Bir polis kontak anahtarını alarak başkasına verdi. CHP`nin seçim otobüsü kaçırıldı arkadaşlar.
İnsanlar artık SZC TV`ye Halk TV`ye çıkarken tedirgin oluyor, rahat konuşamıyor kanal ceza alır diye. Ülkeyi neden bu hale getiriyorsunuz? Biz partililerimiz ve yurttaşlarımızla buraya geldik. RTÜK`ü uyarıyoruz. Eğer bu uygulamalara devam ederseniz yarın buraya en az yüz bin vatandaşımızla geliriz. Bu Anayasal hakkımızdır. Artık ülkeyi karartmayın. Kanalları, gazeteleri rahat bırakın. Çünkü bu kanallar halkın kanalları. Biz Halk TV`nin, SZC TV`nin, TELE1`in ve NOW`ın sonuna kadar arkasındayız."
Murat Emir: Bu kötülüğü bu topraklardan söküp atana kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz
Ellerindeki tüm imkanlarla mücadele etmeye devam edeceklerini belirten CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, şunları kaydetti:
"Türkiye`de maalesef kendisini anayasaya bağlı hissetmeyen, anayasaya uymak zorunda hissetmeyen bir Cumhurbaşkanının yönetimindeyiz. Ağır bir otokratik rejime savruluyoruz. Cumhurbaşkanı yasaları hiçe sayıyor. Talimatlandırdığı hakim, savcılarla ve bürokratlarla Türkiye`yi baskı altında tutabileceğini sanıyor.
Ebubekir Şahin, Cumhurbaşkanının atadığı kişi. Daha iki gün önce bir bildiri yayınladı. `Benim dediğim gibi yayın yapmazsanız, alanları verirseniz, Özgür Özel`in mitinglerini yayınlarsanız ceza keserim` dedi. Tehdit etti açıkça. Hangi yetkiye yaptı bunu? Böyle bir yetkisi yok. Gücünü cumhurbaşkanından aldı. Vali, milletvekillerini, il örgütümüzü ve vatandaşları 300 metre arkada yolun üstünde yolumuzu kesmiş içeri almıyor. Kim emir verdi, hangi yetkiyle yapıyorsunuz? diye soruyoruz yanıt yok. Buraya gelebilmek için müzakereler yapmamız gerekti. Ankara`nın ortasında milletvekilleri sokakta yürüyecek diye müzakere yapıyoruz. Bu yapılanlar adeta despotik rejimin işaretleridir. Herkes sinsin ve evinde otursun istiyorlar. Bizim isyanımız bunadır. Gerçek haber yapan medyayı böylesine cezalandırırsanız, tehdit eder ve sansür uygularsanız, `kapatırım hepiniz işsiz kalırsınız` derseniz bunun adı faşizimdir. Bunu yapmayın kanunlara uyun. Bir gün gelir RTÜK Başkanı senin de kanunlara ihtiyacın olur.
Sayın Vali telefonlara çıkmıyor. Ben polis memurlarına dedik, `basın açıklaması yapıp ayrılacağız`. Korkuyorlar çünkü ağır suçlar işliyorlar. Bizler alanlarda olmaya devam edeceğiz. Demokrasimize devam edeceğiz. Bizi çekecek bir kanal kalamasa bile bir yolunu bulacağız. Bu kötülüğü bu topraklardan söküp atana kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz."
Emir, İstanbul`da göstericilere yönelik orantısız müdahale olduğunu belirterek şu tepkide bulundu:
"Güvenlik güçlerimizin kanunsuz emirlerle çok yorulduğunu biliyoruz. Onlara kanunsuz emirler verenleri uyarıyoruz, gençlere orantısız müdahale yapılmasına müsaade etmeyin! İstanbul`dan son derece olumsuz haberler geliyor. Cevahir Otel civarında kask numaralarını saklan yüzü maskeli şekilde gençleri sıkıştırdıkları, olmaması gereken müdahalelerde bulunduğu yönünde bilgiler var. Herkesin kanunlara uymasını bekliyoruz. Eğer polisimize saldıran provokatörler varsa onları ayırmak elbette görevleridir. Ama polisin alanda anayasal haklarını kullanarak barışçıl gösteri için gelen gençlere de gerekli özen ve dikkati de göstermelidir. İçişleri Bakanını uyarıyorum, kanunsuz emir vermeyin! Gençlere orantısız güç uygulamayın."
Burhanettin Bulut: Ebubekir Şahin, senin emir alacağın yer millettir
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut ise şu şekilde konuştu:
"Biz sinmeyiz. 15 Temmuz`da sinmedik. O günkü iş birliği yaptıkları terör örgütüne karşı bu halk sinmedi. 12 Eylül`de de sinmedi. Bugün de sinmeyiz. Bunlar kim? Bunlar devletin resmi kurumlarını organize suç örgütüne çevirmiş olanlar. Bunlar bir avuç Saray ahalisi. Biz 19 Mart`tan bu yana meydanlardayız. Biz bu memleketin sevdalısıyız. Son CHP`li kalana kadar bunların yaptıklarını yanlarına bırakmayız.
Hepmizin vergileriyle maaş alıyorlar. Maaşını biz veriyoruz. Bir denetim kurumu olmasına rağmen, Ebubekir Şahin ne diyor? `Erdoğan emir verir ben yerine getiririm` diyor. Senin emir alacağın yer millettir millet Ebubekir Şahin. Bugün diğer darbeciler gibi görevini yerine getirdi. Sesini kesemediği kanallara ceza verdi. Bu basın kanallarında çalışan bütün basın mensuplarının alnından öpüyorum."