Muğla’da yapılmak istenen maden için Akbelen Ormanı’ndan ağaç kesilmesine karşı çıkan İkizköylüler kesime karşı kurdukları çadırlarda nöbetlerini sürdürüyor. İkizköy Çevre Komitesinden Necla Işık, tek bir ağacı bile kaybetmemek için gece gündüz nöbet tuttuklarını bildirerek, “Ben ilk defa bugün sabah çok rahat uyandım. Artık biliyorum ki Necla bir tane değil burada" dedi.
Muğla’nın Milas ilçesine Limak Holding’in ortak olduğu K Enerji A.Ş.’nin termik santraline kömür temin etmek için maden yapılmak isteniyor. Maden için Orman Genel Müdürlüğü’nün Akbelen Ormanı’ndaki ağaçların kesimine izin verdiğini söyleyen İkizköylü yurttaşlar ise dün ağaç kesimine karşı çıkarak, kesim çalışmalarını durdurdu. Köylüler dünden bu yana ağaçların olduğu bölgede nöbet tutuyor.
İkizköy Çevre Komitesinden Necla Işık, iki yıldır ormanları için mücadele ettiklerini söyleyerek, “Dün bizim için kırılma noktasıydı. Orman Genel Müdürlüğü yetkililerinin paldır, küldür gelip Akbelen Ormanı’na müdahale etmesinden haberimiz olup, yetişene kadar 20 ağacımızı kurban etmelerinin ardından İkizköylüler olarak burada çadırımızı kurduk” diye konuştu.
“İLK DEFA BUGÜN RAHAT UYANDIM”
Işık, tek bir ağacı bile kaybetmemek için gece gündüz nöbet tuttuklarını bildirerek, “Ben ilk defa bugün sabah çok rahat uyandım. Artık biliyorum ki Necla bir tane değil burada. Onlarca, yüzlerce Necla yetişti. Akbelen Ormanız bizimdir, bizim kalacak. Sonuna kadar direnişteyiz” dedi.
“ORMANI ORMANCILARDAN KORUMAYA ÇALIŞIYORUZ, KOMEDİ GİBİ”
Köylülerin gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, Orman Genel Müdürlüğü yetkilileri aleyhine dava açtıklarını hatırlatarak, “İki bayramdır huzur vermediler. Ormanı ormancılardan korumaya çalışıyoruz. Bu sanki komedi, fıkra gibi. Yurttaşlar ormanı ormancılardan korumaya çalışıyor” dedi.
“KÖMÜRÜ MÜ YİYECEKSİNİZ?”
“Orman Genel Müdürlüğü, devletin ormanını termik santrale satmış, satamaz” diyen Atal, bunu Anayasal suç olduğunu vurgulayarak, iklim krizi nedeniyle Türkiye’de yaşanan kuraklığı anımsattı. Atal, “Çiftçinin feryatları yükseliyor, yarın öbür gün bu kömürü mü yiyeceksiniz? Elektrik enerjisiyle ürettiğini parayı mı yiyeceksiniz?” diye sordu. Atal, köylünün ürettiği ürüne ve suya ihtiyaç olduğunu kaydetti. Atal, Orman Genel Müdürlüğü yetkililerini ağaçların kesilmesine karar vererek suç işlediğini anlattı.
“DOĞA İLE BAŞ BAŞA YAŞAMAK İSTİYORUZ”
Karadam ve Karacahisar Mahalleleri Doğayı ve Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği (KARDOK) Başkanı Hasan Yorulmaz, ormanın kendilerinin hayat, su ve hava kaynağı olduğuna dikkat çekerek, “(Orman her şeyimiz. Bu kadar güzel bir ormanı katletmek akıl kârı değil. O nedenle bu ağaç katliamının sona ermesini istiyoruz” diye konuştu. Yorulmaz, topraklarına sahip çıkmak istediklerini kaydederek, “Ormanı da istiyorlar, yanındaki bağımızı, bahçemizi, her şeyimizi devralmak istiyorlar. 3-5 kuruşa almak istiyorlar. Biz buna razı değiliz. Biz doğa ile baş başa, doğaya zarar vermeden, onunla bütün olarak yaşamak istiyoruz. Derdimiz sadece budur. Bütün ilgililerden destek bekliyoruz, akıl yolunda birleşmek istiyoruz” diye çağrıda bulundu.