(ANKARA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka; “Sayıştay, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı`ndaki çürümüşlüğü ortaya çıkarmıştır. Sayıştay`ın 2023 yılı denetim raporuna göre; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, mali saydamlıktan, hesap verebilirlikten ve şeffaflıktan uzaktır. 65 yaş üstü vatandaşlarımıza ödenen aylıklar ile doğum yardımlarının ödenmeyen tutarları hatalı muhasebeleştirmiştir. Ayrıca yasal olarak hizmet alımında yapması gereken KDV tevkifatını yapmamış ve kamu zararına yol açmıştır. Bakanlık`taki işçiler için kıdem tazminatı karşılıkları ayrılmamıştır” dedi.
CHP Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Sayıştay`ın Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı`nı inceleyen 2023 denetim raporuna ilişkin yazılı açıklama yayımladı. Nazlıaka, AKP iktidarının Sayıştay üzerinde kurduğu tahakkümü eleştirerek şunları söyledi:
“Kamu idarelerinin mali faaliyet, karar ve işlemlerini denetlemekle yükümlü olan Sayıştay, AKP iktidarının baskısı nedeniyle ‘suya sabuna dokunmayan` bir rapor hazırlamış. Her yıl daha da kısalan raporlar ve zayıflayan içeriklerle, bu yıl faaliyet alanı çok geniş olan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı`nın payına sadece 68 sayfa düşmüştür. Yetkilerini kullanamayan Sayıştay maalesef, koskoca Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı`na ilişkin hatalı muhasebeleştirme kayıtları dışında bir tespite yer verememiştir. Bu tespitleri de üzeri örtülemeyecek kadar ayyuka çıktığı için açıklamak zorunda kalmıştır.
"Devlet ciddiyetinden uzak muhasebeleştirme"
Tespitler, genellikle Bakanlığın muhasebe sistemindeki mevzuata aykırı uygulamalar üzerinedir. Bu tespitler bizlere kamu kurumlarının nasıl devlet ciddiyetinden uzak bir şekilde çalıştığını göstermektedir. Bu bir idari çürümüşlüktür. Denetim alanında bulunan özel sosyal hizmet kuruluşlarına yönelik denetimler yapılmış, tespit edilen eksikliklere ilişkin idari para cezaları uygulanmış ancak bu idari para cezaları muhasebeleştirilmemiştir. Kamu kaynağı olan bu idari para cezalarının kaydının olmaması kamu zararına neden olmuştur.
Bakanlık tarafından kiralanan taşınmazlar için peşin olarak yapılan kira ödemeleri, hatalı bir şekilde muhasebeleştirilmiştir. Bu da yılsonu mali rapor ve tablolarında faaliyet giderlerinin olması gerekenden fazla, bilanço hesaplarının ise daha az görünmesine sebep olmuştur. Yapılan ödemenin muhasebe kaydı nasıl olur da hatalı tutulur?
"Yandaşlara haksız kazanç sağlanmış"
Bakanlığın envanterinde kayıtlı, kullanılma olanağını yitiren ve komisyon kararı ile hurdaya ayrılan bazı taşınır varlıkların muhasebeleştirme işlemlerinde hata yapılmıştır. Bu hatalı işlem nedeniyle, Bakanlığın muhasebe kayıtlarında 1 milyon 789 bin 542 TL 12 kuruş eksik ortaya çıkmıştır. Bakanlık birimleri tarafından ‘fiyat farkı` ödenen işler için düzenlenen hakedişlerden bazılarında kanuna aykırı olarak fiyat farkı teminat kesintileri yapılmamıştır. Bazılarında da yapılan kesintilerin muhasebe kaydı alınmamıştır. Oysa mevzuata göre bu takiplerin yapılması gerekirdi. Takip işlemi yapılmadığı için yandaşlara haksız yere kamu kaynağı aktarılmıştır. Kamu göz göre göre zarara uğratılmıştır.
Bakanlığın bazı birimlerinde istihdam edilen işçiler için kıdem tazminatı karşılıkları ayrılmamıştır. Bazı birimlerde ise ayrılan kıdem tazminatı karşılıklarının hatalı muhasebeleştirildiği görülmüştür. Bu uygulama ile Bakanlık personel giderlerini olduğundan az göstermiştir. Çalışanların en doğal hakkı olan kıdem tazminatı, hakkaniyete uygun olarak kayıt altına almamıştır. Ayrıca Sayıştay bu tespitini 2022 yılında da yapmıştır ancak Bakanlık 2023 yılında da ısrarla bu hatasından dönmemiştir.
Bakanlığın farklı harcama birimlerinin makine, demirbaş ve taşıtların tadili, bakımı ve onarımına yönelik gerçekleştirdikleri hizmet alımları için yapmış oldukları ödemelerde yasal bir zorunluluk olan KDV tevkifatının yapılmadığı görülmüştür. Bakanlık, yine bir AKP klasiği yaparak yandaşlardan aldığı hizmet alım ihalelerinde, ilgili kanunlar gereği yapmak zorunda olduğu KDV tevkifatını yapmayarak hazineyi zarara uğratmıştır. Ayrıca, Bakanlık tarafından ihale edilen bazı hizmet alımlarında sözleşmeye aykırı olarak alt yüklenici çalıştırıldığı görülmüştür. Bu yöntemle Bakanlık kamu ihale mevzuatını alenen ihlal etmiştir. İhaleler, işi asıl yapana değil, kâğıt üstünde şirket kurup ihale alan yandaş firmalara verilmiş, o firmalar da kanuna aykırı olarak alt yüklenici kullanmıştır."