27 Nisan 2025 Pazar

18:43   CHP`NIN "MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR" MITINGI... MERSIN`DE VATANDAŞLAR ALANA SıĞMADı; ARA SOKAKLAR, PENCELER VE ÇATıLARDAN MITINGI IZLEDI   18:18   SIVASSPOR SAHASıNDA ANTALYASPOR`U 2-0 MAĞLUP ETTI   17:43   DERVIŞOĞLU: “TÜRKIYE`NIN IHTIYAÇ DUYDUĞU ŞEY, ADAYLARı TASFIYE ETMEK, ONU BUNU HAPSE ATMAK DEĞILDIR"   17:08   AK PARTI SÖZCÜSÜ ÇELIK`TEN CHP GENEL BAŞKANı ÖZEL`IN AÇıKLAMALARıNA TEPKI...   16:55   İSTANBUL BÜYÜKŞEHIR BELEDIYESI`NE YÖNELIK OPERASYONDA IKINCI DALGA…DEM PARTI: "YENI GÖZALTı DALGASı, GÜNDEME GETIRILEN IDDIALARıN ZAMANLAMASı VE KAPSAMı BU OPERASYONUN SIYASI SAIKLERLE YÜRÜTÜLDÜĞÜNÜ GÖSTERIYOR"   16:52   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI… ALI MAHIR BAŞARıR: "ONURLU SIYASETÇILER MAHKEME SALONLARıNDA KIRLI KARARLARLA HESAPLAŞMAZ; RAKIPLERIYLE SANDıKTA HESAPLAŞıR"   16:49   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI… SEZGIN TANRıKULU: "AK PARTI`NIN DERDI DEPREM DEĞIL RANT"   16:47   VATIKAN`DA BIR DEVIR KAPANDı; PAPA FRANCESCO SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDı   16:46   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI… MÜZEYYEN ŞEVKIN: “HALKıMıZıN ERKEN SEÇIMLE BU IKTIDARıN TÜKENMIŞLIĞINE SON VERMESINI BEKLIYORUZ”   16:43   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI… ERHAN ADEM: "YÜREĞI OLAN, CESARETI OLAN ERKEN SEÇIM SANDıĞıNı BU MILLETIN ÖNÜNE GETIRIR"   16:34   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI... ÖZGÜR ÖZEL: "ANANı DA AL GIT` DIYEN CUMHURBAŞKANı GIBI DEĞIL; `KÖYLÜ MILLETIN EFENDISIDIR` DIYEN ILK CUMHURBAŞKANı GIBI BIRISI, İMAMOĞLU ÇIFTÇIYI YENIDEN MILLETIN EFENDISI YAPACAK"   16:31   GÖZALTıNA ALıNAN İSKİ GENEL MÜDÜRÜ BAŞA`NıN EPIKRIZ RAPORU: HASTAYA OPERASYON GEREKLILIĞI KONUSUNDA BILGI VERILDI   16:31   TARSUS BELEDIYESI EKIPLERI, AŞıRı YAĞıŞ SONRASı SAHAYA INDI   16:03   SAZLıDERE BARAJı HAVZASıNDAKI YAPıLAŞMA... İSKİ: “İSTANBUL`A SU TEMIN EDILEN IÇME SUYU HAVZASı IÇIN ZARARLı YAPı STATÜSÜNDE OLDUĞU, IZIN VERILEBILMESININ MÜMKÜN OLMADıĞı...”   15:50   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI... ÖZGÜR ÖZEL: "HEPIMIZ BILIYORUZ KI MESELE YOLSUZLUK DEĞIL, MESELE KANAL İSTANBUL`SUZLUK. KANAL İSTANBUL YOKSA TAYYIP ERDOĞAN YOK. ONUN IÇIN SALDıRıYOR ARKADAŞLARıMıZA"   15:28   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI... ÖZGÜR ÖZEL: "MILLETTEN KORKANA, SANDıKTAN KAÇANA IKTIDAR DEMEK MÜMKÜN DEĞILDIR"   15:17   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI… ZEYDAN KARALAR: "SUÇ ISNAT ETMEK UĞRUNA INSANLAR IÇERI ALıNıRSA BU HUKUK DEVLETINDE OLMAMASı GEREKEN BIR ŞEY"   15:09   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI… MITINGE KATıLANLAR: "İMAMOĞLU`NU CUMHURBAŞKANı YAPACAĞıZ. DEMOKRASILERDE RAKIPLERI ELERSEN FAŞIZME DOĞRU GIDILIR``   14:49   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI… ASU KAYA: "BURADA ÜRETEN AMA KARŞıLıĞıNı ALAMAYAN KADıNLAR VAR"   14:47   CHP`NIN “MILLET İRADESINE SAHIP ÇıKıYOR” MITINGI... İMAMOĞLU`NUN MESAJı: ``MERSIN`DEN YÜKSELEN BU SES, TÜM TÜRKIYE`NIN GELECEĞINI DEĞIŞTIRECEK"  
 
     
   

CHP`nin “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingi... Özgür Özel: "Ananı da al git` diyen Cumhurbaşkanı gibi değil; `Köylü milletin efendisidir` diyen ilk Cumhurbaşkanı gibi birisi, İmamoğlu çiftçiyi yeniden milletin efendisi yapacak"


CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Size söz veriyorum, hani Mersin`deki o çiftçi `Anamızı ağlattın` diyen çiftçi, `Ananı da al git` diyen Cumhurbaşkanı gibi değil; `Köylü milletin efendisidir` diyen ilk Cumhurbaşkanı gibi birisi, Ekrem İmamoğlu geliyor. O yapacak çiftçiyi yeniden milletin efendisi. İşte bunun için bizden korkuyorlar" dedi.

 

Tarih : 26 Nisan 2025 Cumartesi 16:34   Okunma : 301

(MERSİN) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Size söz veriyorum, hani Mersin`deki o çiftçi `Anamızı ağlattın` diyen çiftçi, `Ananı da al git` diyen Cumhurbaşkanı gibi değil; `Köylü milletin efendisidir` diyen ilk Cumhurbaşkanı gibi birisi, Ekrem İmamoğlu geliyor. O yapacak çiftçiyi yeniden milletin efendisi. İşte bunun için bizden korkuyorlar" dedi.

CHP`nin Silivri Cezaevi`nde tutuklu bulunan Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu`nun serbest bırakılması ve erken seçim talebiyle  başlattığı ``Millet İradesine Sahip Çıkıyor`` mitinglerinin üçüncü adresi adresi Mersin oldu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, şunları söyledi:

``Biliyorsunuz, bu iktidarın Tayyip Erdoğan`ın kimyasını bozan işlerden bir tanesi de altın hesabı. Yıllardır, AK Parti geldiğinde en düşük emekli maaşı 8 çeyrek altın, şimdi 3 çeyrek altın aldığını; en düşük asgari ücretin, AK Parti geldiğinde, Erdoğan geldiğinde 7 çeyrek altın, şimdi 4 çeyrek altın aldığını ısrarla anlatıyorum. Ben bunu söyledikçe çıldırıyor, deliriyor. Diyor ki, `Altın hesabını bırak.` Bugün buradan bir başka altın hesabını kendisine hatırlatalım. 19 Mart darbesini yaptığın 40 gün önce, sadece 40 gün önce, asgari ücretli 6,5 gram altın alabiliyordu; şimdi 5 gram alıyor. Her asgari ücretlinin cebinden aylık bir buçuk gram altın, 4 bin lira mı, 6 bin lira fakirleştirdin onları. Her emeklinin cebinden 1 gram altın; 4,5 gram alıyordu, 3,5 grama düştü. En düşük memur maaşı 13 gram altın alıyordu, 10 grama düştü. 3 gram çeyrek altın her memurun cebinden çıktı, gitti. Yani yapılan bu darbenin her birimize maliyeti ayrı ayrı oldu.

"Erdoğan, don felaketini küçümsedi, `bazı şehirlerde bazı ürünlerde bir miktar hasar var` dedi"

Bu parayı bir gecede, bir haftada çarçur edenler, para Mersin`e lazım olunca, Adana`ya, Osmaniye`ye, Kahramanmaraş`a, Hatay`a lazım olunca, Türkiye`deki çiftçilere lazım olunca susuyorlar, duruyorlar. Çukurova`da, Mersin`de, bütün Türkiye ile birlikte geçtiğimiz hafta büyük bir don felaketi yaşandı. Yüksek girdi maliyetlerinin üstüne, önce kuraklık, geçen hafta da don felaketi geldi. Turunçgilde yüzde 40, çilekte yüzde 50, kayısıda yüzde 70`e varan kayıplar var. Ancak bu iktidar çiftçinin yanında durmadı. Erdoğan don felaketini küçümsedi, `bazı şehirlerde bazı ürünlerde bir miktar hasar var` dedi. Oysa hasar, narenciye üreticisini perişan etti, meyve üreticisini perişan etti. Bunun için bütün Türkiye`de, fındıktan çaya, üzümden narenciyeye kadar, kayısıdan diğer meyvelere kadar tüm üreticinin arkasında durması gerekmektedir. Ancak çiftçiye sahip çıkmak için öncelikle afet yaşanan tüm bölgeler afet bölgesi ilan edilmelidir. Zarara uğrayan çiftçilerin hasarları tamamı devlet tarafından ödenmek üzere harekete geçilmelidir. TARSİM sistemi yenilenmeli, prim yükü çiftçinin sırtından alınmalıdır.

``O tüpçü sizin yerinize krediyi çekti, o tüpçü bu krediyi ödemedi``

Acil olarak, Tarım Kredi Kooperatiflerine ve Ziraat Bankası`na olan çiftçi borçları silinmeli, faizleri affedilmeli, ana para beş yıla bölünmeli ve çiftçinin rahat bir nefes alması sağlanmalıdır. Oysa Ziraat Bankası bırakın faizi silmeyi, faiz üstüne faiz bindirmekte, temerrüt faizleri ile çiftçiye yüklenmekte ve çiftçiye haciz yapmakla meşguldür. Buradan sesleniyorum, bütün çiftçilere şunu hatırlatıyorum: Size ucuz, düşük faizli, faizsiz krediler vermesi gereken banka size bunu yapmazken bankanın suçu yok. Ülkeyi yönetenler bunu yapmazken, bir talimatlarıyla Doğan Medya Grubu`nu, Doğan Haber Ajansı`nı, Demirören Grubu`na Ziraat Bankası`ndan verdikleri 800 milyon dolar kredi ile peşkeş çekti birileri. O tüpçü sizin yerinize krediyi çekti, o tüpçü bu krediyi ödemedi. İki kere faizleri silindi, iki kere yapılandırıldı. Onda birini bile ödemedi. Krediye karşı bir tane golf sahasını gösterdi, oradan ballı kredileri çekti. Bu çiftçiye değil de o tüpçüyü düşünen bu iktidara önümüzdeki sandıkta bu çiftçi, Mersin`in çiftçisi gösterecektir gücünü.

``Türkiye`nin kurtuluşunu birlikteliğimizde gören milyonlarız biz``

Size söz veriyorum, hani Mersin`deki o çiftçi `Anamızı ağlattın` diyen çiftçi, `Ananı da al git` diyen Cumhurbaşkanı gibi değil; `Köylü milletin efendisidir` diyen ilk Cumhurbaşkanı gibi birisi, Ekrem İmamoğlu geliyor. O yapacak çiftçiyi yeniden milletin efendisi. İşte bunun için bizden korkuyorlar. Ben Mersin`de muhteşem bir kalabalığı, çok güzel insanları, Mersin`in bütün renklerini bir arada görüyorum. Ancak burada, seçimlerde de omuz omuza veren Mersin`in bütün demokratları var. Sosyal demokratların yanında, milliyetçi demokratlara, muhafazakar demokratlara, Kürt demokratlara, Mersin`in bütün renklerine, bütün demokratlarına selam olsun. Mersin`de Kürt`ü ile Türk`ü, birlikte yaşama kültürüyle, birlikte kol kola yaşarken, biz bundan sonraya `Otokrasi ya demokrasi` diyenler olarak, siyasi yelpazenin en sağından en soluna kadar, bugün burada olduğu gibi, siyasi partilerden demokrasiye inanmış milyonlarla birlikte bir olacağız, birlikte olacağız. Bizim birlikteliğimizin adı Yenişehir`de Yenişehir İttifakı`dır, Mersin`de Mersin İttifakı`dır, Türkiye`de Türkiye İttifakı`dır. Renklerini ay yıldızlı al bayraktan alan, ancak kimseyi öteki yapmayan, kimseyi küçük görmeyen, önüne geleni terörist ilan etmeyen, Türkiye`yi Kürt`üyle, Türk`üyle, Laz`ıyla, Çerkez`iyle, Alevi`siyle, Sünni`siyle bir gören, birlikte gören, Türkiye`nin kurtuluşunu birlikteliğimizde gören milyonlarız biz. Mersin`de çok sayıda Kürt vatandaşımız da huzur içinde, hep birlikte yaşıyor.

"Gizli pazarlıkların olmayacağı, anlaşmaların değil, şeffaflığın, samimiyetin, toplumsal mutabakatın sonuna kadar arkasındayız"

Bir süredir Kürt meselesinde yeni bir süreç yürütülüyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak en başından beri, insanlar `Sorunumuz var` diyorsa, bu sorunun çözümünden yanayız. Tüm sorunların çözümünün demokrasiden geçtiğinin farkındayız, bilincindeyiz. Bunun için meclisten başka zemin, Meclis`te çalışmaktan başka çare bilmeyiz. Gizli pazarlıkların olmayacağı, anlaşmaların değil, şeffaflığın, samimiyetin, toplumsal mutabakatın sonuna kadar arkasındayız. Bu konuda tarihsel tutarlılığa sahip bir parti olarak, sorunun çözümü için kendi komisyonumuz, hukukçularımız, siyaset bilimcilerimiz uzun süredir çalışıyorlar. Meclis Başkanı`na sorumluluk alması için çağrıda bulunduk. Ne yapılacaksa milletin gözünde, milletin vekilleriyle, milletin gözünün içine bakarak, şehit ailelerinin ve gazilerin gözünün içine bakamayacak bir şey yapmadan... Ama birileri gibi `Böyle bir sorun yoktur` diyerek öyle gözünü kulağını da kapatmadan, insanı insan olarak severek, Türk ile Kürdün kardeşliğini bilerek, bundan sonraki barışın Türkiye`yi güçlendireceğini bilerek, Mersin`den Türkiye`deki herkesi, bütün demokratları büyük bir inanç ve kararlılıkla selamlıyorum.

"Ahmet Özer`in, Mersin`in evladı Ahmet Özer`in sonuna kadar arkasındayız"

Biraz önce bir hemşerimizin, size emeği olan Toros Üniversitesi`nin kurucularından, Esenyurt`un seçilmiş Belediye Başkanı Ahmet Özer`in mektubu okundu, dinlediniz, alkışladınız, dayanışmanızı gösterdiniz. Yıllarca Mersin`de görev yapan bir evladınız elbette şu anda bulunduğu hücresinden bizi izliyor. Onu, Esenyurt`u, bizim 100 bin nüfusu varken AK Parti`ye verip geçen dönem bir milyonun üstündeki nüfustan aldığımız Esenyurt`u kazandığı için onu terörist olmakla suçluyorlar. Suçu Kürt olmak, suçu Kürtlerle Türklerin kardeşliğini savunmak, bu konuda makaleler yazmış olmak, kitaplar yazmış olmak, hatta bugünkü iktidardan övgüler almış olmak. Ahmet Özer`i terörizmle suçlama gerekçeleri ne biliyor musunuz? O gerekçenin iki tanesi var; biri, Kent Uzlaşısı dedikleri, Esenyurt İttifakı dediğimiz, Kürtlerin de listede kendilerinden birini görünce oy verebildikleri bir listeye, Esenyurt İttifakı`na terörist damgası vuruyorlar. Ama esas suçlama, Ahmet Özer telefon açmış, demiş ki bir babaya, vefat eden anası için `Anneniz sizin gibi çok kıymetli evlatlar yetiştirdi.` Konuştuğu kişi herhangi birisi; bir kardeşinin varmış, terör örgütü ile bir bağlantısı... `Anneniz sizin gibi kıymetli evlatlar yetiştirdi` deyince, güya teröriste övgü yapmış. Esenyurt`u kazanmaktan başka suçu olmayan Ahmet Özer`in, Mersin`in evladı Ahmet Özer`in sonuna kadar arkasındayız.

"Başörtüsü kaygısıyla haksızlıkların, adaletsizliklerin üstünü örtemezsiniz"

Bu iktidar yürüyüşünü görenler, her türlü saldırıyı, her türlü iftirayı yaparken, dün Milli Eğitim Bakanı olacak o meczup çıkmış diyor ki: `Efendim, iktidar değişirse okullara başörtülü kızların, evlatların girmesi tehlikeye girer.` Bu, hayatımda duyduğum en büyük yalandır. Partime atılmış en büyük iftiradır. Ben bundan 30 yıl önce Ege Üniversitesi`nde birileri başörtülü arkadaşlarımızı derse sokmamaya çalışırken, onlar için eylem yapan, onlarla birlikte eylem yapan, `Onlar sınıfa girmeden biz de girmeyiz` diyen bir Genel Başkan olarak, bu iftiranın karşısında bütün başörtülü kardeşlerime diyorum ki; Sizi sömüren, sizi kandıran ve sizin tüm özgürlüklerinizi gençlerle birlikte elinizden alan bu iftiracılara karşı sizin; örtünen, örtünmeyen herkesin eğitim güvencesi de, iyi bir gelecek güvencesi de, daha zengin, daha özgür bir Türkiye`de yaşama güvencesi de Gazi Mustafa Kemal Atatürk`ün Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi`nin iktidarıdır. Başörtüsü kaygısını yoksulluğun üstüne örtemezsiniz. Başörtüsü kaygısıyla haksızlıkların, adaletsizliklerin üstünü örtemezsiniz. Bu ülkede tüm özgürlüklerin teminatı, geleceğin iktidarı Cumhuriyet Halk Partisi`dir. Geleceğin Cumhurbaşkanı Ekrem İmamoğlu`dur.

"Eninde sonunda o sandığı getireceğiz, bu tek adamı yollayacağız"

Değerli Mersinliler, `Hak, hukuk, adalet` diyor buradakiler. Duyuyor mu Ankara`dakiler? Hakka sahip duymayan, hukuku çiğneyen, adaleti ayaklar altına alan Erdoğan, duyuyor musun Mersin nasıl sesleniyor? `Hak, hukuk, adalet` diye... Bugün buradaki bu birlikteliği görenler, geçen hafta Yozgat`ı görenler, Samsun`u görenler, Ankara`yı, Maltepe`yi görenler, Saraçhane`yi görenler, artık bir tek adama karşı hep birlikte nasıl ayağa kalktığımızın, nasıl demokrasi istediğimizin, nasıl adım adım iktidara yürüdüğümüzün farkındalar. Bizim adayımız Silivri`de zindanda, onların adayı sarayda, bütün yetkiler elinde. Ama bizimki küçücük hücrede, sanki göğün yedi kat üstünde, büyük bir umut, büyük bir kararlılık, büyük bir özgüvenle bakıyor bu meydana. Çünkü kazanmak için lazım olan üç şey: ahlaki üstünlük bu meydanda, psikolojik üstünlük bu meydanda, çoğunluk enerjisi bu meydanda. Oysa o, bütün etkileri elinde bulunduranlar, bıçakları, kılıçları, çift taraflı kesenler saraydalar; ama psikolojik olarak yerin 7 kat dibindeler, bunalımdalar. Çünkü kaybedeceklerini biliyorlar. Biz adayımızın arkasındayız, zindanda olsalar da onu çıkarmaya kararlıyız. Mücadeleyi sonuna kadar da sürdüreceğiz. Eninde sonunda o sandığı getireceğiz, bu tek adamı yollayacağız, demokrasiyi kuracağız.

"Türkiye`nin tüm cezaevlerindeki siyasi tutsakları selamlıyoruz"

Şöyle bir bakınca, Mersin`de apartmanlara, balkonlara asılmış bayrakları görüyorum. Ekrem Başkan 23 Nisan`da `Bayrak asalım, 19 Mayıs`a kadar bayraklar balkonlarda kalsın` demişti. Mersin`de bayrakları görüyorum. Ekrem Başkan`ın 19 Mayıs`a kadar bayrak asma çağrısını hep birlikte tekrar ediyoruz. Türkiye`yi bayraklarını 19 Mayıs`a kadar balkonlarında tutmaya davet ediyoruz. Mersin bugün, gözün alabildiği, televizyonun çekebildiği yerin ötesine kadar dolu ve ay yıldızlı al bayraklarla. Görüyor mudur olanları? Hep birlikte bayrakları sallayalım. Türkiye`nin beraberliğinin, birliğinin, bütünlüğünün garantisi, ay yıldızlı al bayraklarımızla Silivri`yi selamlıyoruz. Türkiye`nin tüm cezaevlerindeki siyasi tutsakları selamlıyoruz ve inanıyoruz ki kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz."

(SON)

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

  GÜNCEL HABERLER

 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA